Arama Sonuçları eder Safları

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/51523-eder-Saflari

NoHadis MetniKaynak
8517 Allah (z.c.hz.) ve melekleri, Saflarının aralarını vasledene salât eder. (Allah rahmet, melekler istiğfar eder.) Bir boşluğu doldunanın ise bu sebeble derecesini bir derece yükseltir.Ramuz el e-hadis, 91. sayfa, 3. hadis
8518 Allah (z.c.hz.) ve melekleri ilk saffa salât eder. Safları düzeltin, omuzları birleştirin ve kardeşinize mülâyim bulunun. Boşlukları doldurun. Zira şeytan aranıza -Hicaz koyunu gibi- girer. (Bu koyun kavruk olur)Ramuz el e-hadis, 91. sayfa, 4. hadis
12948 Saflarınızda ileri geri durmayın. Öyle durursanız kalbleriniz de öyle aykırı olur. Allah (z.c.hz.) ve melekleri ön saftakilere selat ederler.Ramuz el e-hadis, 470. sayfa, 2. hadis
14327

Enes radıyallahu anh şöyle dedi:

Amcam Enes İbni Nadr radıyallahu anh Bedir Savaşı’na katılmamıştı. Bu ona çok ağır geldi. Bu sebeple:

“Ey Allah’ın Resûlü! Müşriklerle yaptığın ilk savaşta bulunamadım. Eğer Allah Teâlâ müşriklerle yapılacak bir savaşta beni bulundurursa, neler yapacağımı elbette Allah Teâlâ görecektir” dedi.

Sonra Uhud Savaşı’nda müslüman Safları dağılınca, -arkadaşlarını kastederek- “Rabbim, bunların yaptıklarından dolayı özür beyan ederim” dedi. Müşrikleri kastederek de “Bunların yaptıklarından da uzak olduğumu sana arzederim” deyip ilerledi. Sa’d İbni Muâz ile karşılaştı ve:

Ey Sa’d! istediğim cennettir. Kâbe’nin Rabbine yemin ederim ki, Uhud’un eteklerinden beri hep o cennetin kokusunu alıyorum, dedi. Sa’d (olayı anlatırken) “Ben onun yaptığını yapamadım, ya Resûlallah” dedi.

Enes radıyallahu anh devamla şöyle dedi:

Amcamı şehid edilmiş olarak bulduk. Vücudunda seksenden fazla kılıç, süngü ve ok yarası vardı. Müşrikler müsle yapmış, uzuvlarını kesmişlerdi. Bu sebeple onu kimse tanıyamadı. Sadece kızkardeşi parmak uçlarından tanıdı.

Enes dedi ki, biz şu âyetin amcam ve amcam gibiler hakkında inmiş olduğunu düşünmekteyiz:

“Mü’minler içinde öyle yiğit erkekler vardır ki, Allah’a verdikleri sözlerinde durdular. Onlardan kimi ahdini yerine getirdi (çarpıştı, şehid düştü), kimi de sırasını bekliyor. Bunlar aslâ sözlerini değiştirmemişlerdir” [Ahzâb sûresi (33), 23]

Buhârî, Cihâd 12; Müslim, İmâre 148