No | Hadis Metni | Kaynak |
7447 | Fakirleri sevin ve onlarla oturup kalkın. Arabı kalbden sev. Kendi nefsin hakkında bildiğin şeyler, seni diğer insanlardan men etsin. (Kendi kusurları ile meşgul olup diğer insanların ayıbları ile uğraşmamalı) | Ramuz el e-hadis, 17. sayfa, 13. hadis |
7552 | Allah Teala bir kulu sevdiğinde, onu kendisini ittihaz eder (Kulu kendisi ile meşgul eder.), zevce ve çocukları ile meşgul etmez. | Ramuz el e-hadis, 25. sayfa, 1. hadis |
7869 | İnsanların akidlerini bozduklarını, emanetleri hafife aldıklarını, ve -parmaklarını birbirine geçirip- böyle olduklarını gördüğün zaman evini tercih et, lisanına sahip ol, maruf olanı al, münkeri bırak, kendi işinle meşgul ol ve ammenin işlerini kendilerine bırak. | Ramuz el e-hadis, 46. sayfa, 7. hadis |
8444 | Allah, bir kula hayır murad ettiğinde, onu müptelâ eder. Ve ona meşgul olacak mal ve evlâd bırakmaz. (Kendisi ile meşgul eder.) | Ramuz el e-hadis, 85. sayfa, 9. hadis |
8929 | Âli Davud'a nazil olan hikmette ibret vardır. Akıllı olan insan şu dört vakitten başka şeyle nefsini meşgul etmemelidir: Rabbine dua (ve ibadet) edeceği vakit, Nefsini muhasebe edeceği vakit, Kendisi hakkında, kardeşlerini nasihat etmesine ve ayıblarını kendisine haber vermelerine kafi gelecek bir vakit. Kendi nefsinin helal ve temiz ihtiyaçlarına ayıracağı bir vakit. Bu vakitte diğer zamanlar içinde bir yardım vardır ve kalbin istirahatı kafi miktarda varlık iledir. Sonra da akıllı kimse için, diline sahip olması, zamanını bilmesi, işine yönelmesi ve en sağlam dostuna karşı bile ihtiyatlı olması icap eder. | Ramuz el e-hadis, 127. sayfa, 5. hadis |
9180 | Dünyada Alah (azze ve celle) ile (onun taatı ile) meşgul olanlar, ahirette de Allah'la meşgul olanlardır. Dünyada kendi nefisleri ile meşgul olanlar, ahirette de kendi nefisleriyle meşgul olanladır. | Ramuz el e-hadis, 155. sayfa, 1. hadis |
9302 | Evet, nefsim Yed-i kudretinde Olana yemin ederim ki, şüphesiz Allah Teala Cennette bir ağaca şöyle buyurur: "Dünyada Bana ibadetle ve benim zikrimle meşgul olup da kendilerini eğlencelerden ve çalgılardan uzak tutan kullarıma sesini duyur." Bunun üzerine Rabbı Tesbih ve Takdis eden öyle bir ses yükselir ki, mahlukatı onun benzerini o ana kadar duymamıştır. | Ramuz el e-hadis, 171. sayfa, 5. hadis |
9422 | Ey insanlar! Sanki bu dünyada ölüm bizim için değil de bizden başkasına yazılmış. Hak da sanki başkasına vacib gibi imiş. Bize göre -az miktardaki- ölüleri götürüyoruz. Komşuya götürüyormuş gibi. (Evleri kabirleri imiş gibi) Miraslarını yiyoruz. Sanki biz ölmiyecekmişiz gibi. Ne mutlu o kimseye ki, kendi ayıbı onu meşgul eder de, başkasının ayıbını görmez. Ne mutlu o kimseye ki, kendi nazarında kendini hor görür de başkasına noksanlık atfetmez. Meskenete düşmeden Allah için tevazu eder ve helalinden kazandığı malı infak eder. Düşkün ve miskin kimseleri hoş tutar. Fıkıh ve Hikmet ehli ile düşüp kalkar. Ne mutlu o kimseye ki, kendini hor görür. Kazancı helal gidişi salih olur ve kimseye bir zararı dokunmasın diye dikkat eder ve insanlardan uzlet eder. Ne mutlu o kimseye ki, ilmi ile amel eder. Malının fazlasını infak eder, sözünün fazlasını ise tutar. | Ramuz el e-hadis, 183. sayfa, 5. hadis |
10840 | Altı şey amelleri mahveder: Halkın ayıbı ile meşgul olmak, kalb katılığı, dünya sevgisi, haya azlığı, uzun emel, zalimin zulmüne devam etmesi. | Ramuz el e-hadis, 297. sayfa, 3. hadis |
11092 | Kur'an'ı öğrenmeğe, çok tilavete ve onun acayıbatı ile çok meşgul olmaya mülazemet ediniz. Onunla Cennette derecelere nail olursunuz. | Ramuz el e-hadis, 319. sayfa, 1. hadis |