Arama Sonuçları çağırdı ona

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/19038-cagirdi-ona

NoHadis MetniKaynak
7851 Bir kimse haceti için zevcesini çağırdığında, tandır üzerinde de olsa ona gelsin.Ramuz el e-hadis, 45. sayfa, 10. hadis
7853 Bir kimse zevcesini yatağına çağırdığında gelmez, yüz çevirir de kocası ona öfkeli olarak gecelerse, sabah oluncaya kadar melekler o kadına lanet eder.Ramuz el e-hadis, 45. sayfa, 12. hadis
9371 Hangi bir davetçi ki, bir dalalete çağırıb da peşine de adam düştü ise, peşine düşenlerin her birinin günahı kadar günah da ona yazılır. Ve bu, diğerlerinin günahından bir şey eksiltmez. Herhangi bir davetçi de hidayete çağırdı da ona uyuldu ise, uyanların sevabı kadar da ona yazılır ki, bu da diğerlerinin ecrinden hiç bir şey eksiltmez.Ramuz el e-hadis, 178. sayfa, 3. hadis
12828 Allah'ın misafirleri üçtür: Hacı, umre yapan ve gaziler. Allah onları çağırdı da ona icabet ettiler. Allah'dan istediler de onlara verdi.Ramuz el e-hadis, 460. sayfa, 3. hadis
14312

Yine Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hayber Savaşı’nda şöyle buyurdu:

“Bu sancağı, Allah’ı ve Resûlünü seven, Allah’ın fethi kendisine nasip edeceği bir yiğide vereceğim.”

Ömer radıyallahu anh demiştir ki, “Emirliği o günkü kadar hiçbir zaman arzu etmedim. Beni çağırır ümidiyle Resûlullah’a kendimi göstermeye çalıştım durdum. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Ali İbni Ebû Tâlib’i çağırdı, sancağı ona teslim etti ve şöyle buyurdu:

“Yürü, Allah fethi müyesser kılıncaya kadar sağa-sola bakınma!”

Ali derhal hareket etti, sonra durdu ve arkasına dönmeden (gözlerini hedeften ayırmadan) seslendi:

Ey Allah’ın elçisi, onlarla ne (yapmaları) için savaşayım?

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Onlarla, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Resûlü olduğuna şehâdet getirmelerine kadar savaş. Bunu yaptıkları an, -dinin yasaklarını çiğnemedikçe- kanlarını ve mallarını senden korumuş olurlar. Asıl hesapları(nı görmek ise) Allah’a aittir.”
Müslim, Fezâilü’s-sahâbe 33. Ayrıca bk. Buharî, Fezâilü’l-ashâb 9