Arama Sonuçları daha günahı

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/33492-daha-gunahi

NoHadis MetniKaynak
9597 Tövbe, günahtan sonra o günahı bir daha yapmamaktır.Ramuz el e-hadis, 198. sayfa, 15. hadis
9598 Tövbeyi Nasuh, günaha nedametinle Allah'dan mağfiret dilemen ve ifrat suretile bir günah yaptıktan ve tövbe ettikten sonra bir daha o günahı yapmamandır.Ramuz el e-hadis, 198. sayfa, 16. hadis
10057 Mümin iki korku arasında bulunan bir kuldur. Geçmiş günahını anar ve bundan dolayı Allah ona ne yapacak, bilmez, korkar. Yaşadığı kadar daha nelere uğrayacak onu da bilmez ve korkar.Ramuz el e-hadis, 230. sayfa, 15. hadis
11694 Allah (z.c.hz.) bir kula bir musibet veya daha fazlasını vermişse, ancak bu musibet sebebiyle affedeceği günahı veya yine bu musibet sebebiyle ulaştıracağı bir dereceyi vermek gibi iki haslet için vermiştir.Ramuz el e-hadis, 370. sayfa, 12. hadis
11796 Hiç bir kimse yoktur ki, on kişiye veya daha yukarısına amir olsun da, kıyamete eli boynuna bağlı gelmesin. O bağı adaleti çözer, günahı da sıkılaştırır.Ramuz el e-hadis, 378. sayfa, 7. hadis
12501 Birkimse günde yüz kere: "Lâ ilâhe illallâhu vahdehû Lâ şerîke leh, Lehül mülkü ve Lehül hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr" derse, bu onun için on köle azadına bedeldir. Ve ayrıca kendisine yüz hasene yazılır, yüz günahı silinir ve bu sözler kendisi için o gün akşama kadar şeytandan korunmaya vesile olur. Hiç bir kimse o gün ondan daha efdal bir amelle gelemez, meğer ki onun yaptığından daha fazlasını yapmış bir kimse ola.Ramuz el e-hadis, 432. sayfa, 7. hadis
13191 Bir Adem oğluna isabet eden ağaç sıyrıntısı, ayak kayması veya damar sıyrıntısı ancak bir günahı sebebiledir. Allah'ın affettiği ise daha çoktur. (Yani musibetler günahsız olmaz)Ramuz el e-hadis, 489. sayfa, 3. hadis
13469 Allah (z.c.hz.) buyuruyor: "Ey Adem oğlu, benim iznimle sen kendi nefsinin dilediğini isteyen kimsesin. Benim irademle nefsin için irade ettiğini irade ettiğim kimsesin. Sana olan nimetimin fazlı ile masiyet işlemeye kuvvet buldun. Benim ismetimle tevfikimle, yardımımla ve afiyetimle Benim farzlarımı eda etmiş oldun. Şu halde Ben senin ihsanına senden daha evlayım. Sen de günahına Benden daha layıksın. Hayır sana Benden izhar oldu. Benden sana ceza, cinayetine karşılık oldu. Sen nefsin için Benden neye razı oldunsa, Ben de sana onu layık gördüm.Ramuz el e-hadis, 514. sayfa, 7. hadis
14226

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Bir kimsenin câmide cemaatle kıldığı namaz, işyerinde ve evinde kıldığı namazdan yirmi küsur derece daha sevaptır. Şöyleki bir kişi güzelce abdest alır, sonra başka hiçbir maksatla değil, sadece namaz kılmak üzere câmiye gelirse, câmiye girinceye kadar attığı her adım sebebiyle bir derece yükseltilir ve bir günahı bağışlanır. Câmiye girince de, namaz kılmak için orada durduğu sürece, tıpkı namaz kılıyormuş gibi sevap kazanır. Biriniz namaz kıldığı yerden ayrılmadığı, kimseye eziyet etmediği ve abdestini bozmadığı müddetçe melekler:

Allahım! Ona merhamet et!

Allahım! Onu bağışla!

Allahım! Onun tövbesini kabul et! diye ona dua ederler.”

Buhârî, Salât 87, Ezân 30, Büyû` 49; Müslim, Tahâret 12, Mesâcid 272. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 48; İbni Mâce, Tahâret 6, Mesâcid 14