No | Hadis Metni | Kaynak |
9616 | Cuma, bir evvelki ile bir sonraki Cumaya kadar olan (günahlara) ve üç gün fazlasına kefarettir. Bu, Cenab-ı Hakk'ın böyle buyurması sebebiyledir: "Kim ki bir hasene ile gelir, onun için on katı vardır." Ve namazlar da aradakilere kefarettir. Yine Allah Teala buyurdu ki: "İyilikler, kötülükleri giderir. | Ramuz el e-hadis, 199. sayfa, 17. hadis |
9625 | Bir Cuma diğerine kadar, beş vakit namaz da araları için kefarettir. (Kebairden sakınıldıkça) Cuma guslü de öyledir. Cumaya gitmek için atılan her adım, yirmi senelik amele bedeldir. Ve Cumadan çıkınca da iki yüz senelik amel mükafatı verilir. | Ramuz el e-hadis, 200. sayfa, 8. hadis |
9887 | Farz namaz, bir evvelkinden bir sonraki namaza kadar ki hatalara, Cuma, evvelkinden önündeki Cumaya kadar kefaret olur. Ramazan ayı evvelkinden önündeki Ramazana kadar kefaret olur. Hac da evvelkinden gelecek hacca kadar kefaret olur. Zevci veya mahremi olmıyan müslüman bir kadının hac etmesi helal olmaz. | Ramuz el e-hadis, 218. sayfa, 4. hadis |
9899 | Beş vakit namaz ve diğer cumaya kadar Cuma namazı, büyük günahlardan sakınılmak şartıyle, aralarındakilere kefarettir. | Ramuz el e-hadis, 219. sayfa, 2. hadis |
10036 | Müzzine sesinin gittiği kadar mağfiret olunur. Ve ona o mesafedeki yaş ve kuru herşey şehadet eder. Namaza gelen adama da yirmibeş namaz sevabı yazılır. Ve onun iki namazı arasındakilere kefaret olur. | Ramuz el e-hadis, 229. sayfa, 9. hadis |
11767 | Yeryüzünde hiçbir kimse yoktur ki, "Lâ ilâhe İllallâhu vallâhu ekber velâ havle velâ kuvvete illâ billah" desin de, denizin köpükleri kadar günahı olsa da, bu ona kefaret olmasın. | Ramuz el e-hadis, 376. sayfa, 5. hadis |
12273 | Bir kimse birisi tarafından yaralansa ve o kimse de onun diyetini tasadduk etse, bu onun o miktar kadar günahına kefaret olur. | Ramuz el e-hadis, 416. sayfa, 1. hadis |
12441 | Bir kimse kölesini, haddin gayrisinde kanı akıncaya kadar döverse, onun kefareti o köleyi azad etmektir. | Ramuz el e-hadis, 428. sayfa, 6. hadis |
13677 | kefarete izin oluncaya kadar yeminlerinde hânis (yemin bozma) olmamışlardı. | Ramuz el e-hadis, 530. sayfa, 2. hadis |