Arama Sonuçları onlar sevab

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/16272-onlar-sevab

NoHadis MetniKaynak
8989 Cin taifesinin mü'minlerine de sevap vardır. Denildi ki: "sevabları nedir?" Buyurdu ki: onlar Â'rafta olurlar Cennette olmıyacaklar, "Â'raf nedir?" diye soruldu. Buyurdu ki, Cennet duvarıdır. Orada nehirler akar, ağaç ve meyvalar biter.Ramuz el e-hadis, 132. sayfa, 10. hadis
11628 Amelinin sevabını almayan kimse yoktur, alanlar aldığı ile kaldı. Ensar müstesna. Zira onların ki Aziz ve Celil olan Allah'a aittir.Ramuz el e-hadis, 365. sayfa, 8. hadis
11875 Oruçlu olarak sabahlayan bir kul yoktur ki, kendisine gök kapıları açılmasın, azaları tesbih etmesin, dünya göğünün ehli ona mağfiret istemesin. Akşama kadar eğer bir de namaz kılarsa, o gökleri nurlandırır ve Cennetteki hurilerden zevceleri "onu görmeye iştiyakımız arttı, tez kavuştur" derler. Eğer tehlil, tesbih veya tekbir getirirse onu yetmiş bin melek karşılar ve onların sevabı gün hitama erinceye kadar yazılır.Ramuz el e-hadis, 386. sayfa, 3. hadis
11903 Müslüman iki kişi yoktur ki aralarında buluğa ermemiş iki veya üç çocuk ölsünde onlar da sevab umsunlar ve sabretsinler de, ebeden Cehennemi görsünler, bu olmaz.Ramuz el e-hadis, 388. sayfa, 8. hadis
12287 Bir kimse anası babası vefat ettikten sonra onlar namına hac ederse, Allah ona Cehennemden azadlık yazar ve ana babasının ecrinden bir noksanlık olmadan kendisine tam bir hac sevabı verilir. Ölümünden sonra, kabrinde akrabasını ziyaret hususunda hacdan daha efdal birşey yoktur. Bir kimse yolun müşkülatlı yerini binekten inip de yayan giderse, bir köle azad etmiş gibi olur.Ramuz el e-hadis, 417. sayfa, 2. hadis
14214

Mü’minlerin emîri Ebû Hafs Ömer ibni Hattâb radıyallahu anh, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken dinledim, dedi:

“Yapılan işler niyetlere göre değerlenir. Herkes yaptığı işin karşılığını niyetine göre alır. Kimin niyeti Allah’a ve Resûlü’ne varmak, onlara hicret etmekse, eline geçecek sevap da Allah’a ve Resûlü’ne hicret sevabıdır. Kim de elde edeceği bir dünyalığa veya evleneceği bir kadına kavuşmak için yola çıkmışsa, onun hicreti de hicret ettiği şeye göre değerlenir.”

Buhârî, Bed’ü’l-vahy 1, Îmân 41, Nikâh 5, Menâk bu’l-ensâr 45, tk 6, Eymân ı İ 23, Hiyel 1; Müslim, mâret 155. Ayr ca bk. Ebû Dâvûd, Talâk 11; Tirmizî, İ ı Fezâilü’l-cihâd 16; Nesâî, Tahâret 60; Talâk 24, Eymân 19; bni Mâce, Zühd 26
14221

Ebû Yezîd Ma`n İbni Yezîd İbni Ahnes radıyallahu anhüm -Ma`n de, babası Yezîd de, dedesi Ahnes de sahâbîdir- şöyle dedi:

Babam Yezîd sadaka vermek üzere yanına birkaç dinar aldı ve onları Mescid-i Nebevî de oturan birinin yanına koydu. Ben Mescid’e uğrayarak paraları aldım ve babama götürdüm.

Babam:

Vallâhi ben onları sen alasın diye bırakmamıştım deyince, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in yanına giderek durumu arzettim.

Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle buyurdu:

“Yezîd! Sen niyet ettiğin sadaka sevabını kazandın. Ma`n! Aldığın para da senindir.”
Buhârî, Zekât 15. Ayrıca bk. Dârîmî, Zekât 14; Ahmed İbni Hanbel, Müsned, III, 470
14355

Câbir İbni Abdullah radıyallahu anh şöyle dedi:

Selime oğulları oymağı Mescid-i Nebevî’nin yakınına taşınmak istediler. Durum, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e ulaşınca onlara:

“Duyduğuma göre mescidin yakınına göçetmek istiyormuşsunuz, (öyle mi?)” diye sordu. onlar: Evet, ey Allah’ın Resûlü, buna gerçekten niyet ettik, dediler.

Bunun üzerine Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem:

Ey Selime oğulları! Yerinizde kalın ki, adımlarınız(ın sevabı) yazılsın.

Yerinizde kalın ki, adımlarınız(ın sevabı) yazılsın!” buyurdu. Müslim,

Mesâcid 280. Ayrıca bk. Tirmizî, Tefsîru sûre (36), 1

Bir başka rivayette (Müslim, Mesâcid 279) Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem “Her adım karşılığında size bir derece vardır” buyurmuştur.

Buhârî bu hadisi Enes İbni Mâlik’ten bu mânaya gelecek şekilde rivâyet etmiştir (bk. Ezân 33; Medîne 11).

Müslim, Mesâcid 280. Ayrıca bk. Tirmizî, Tefsîru sûre (36), 1
14416

Câbir ibn Abdullah (R) şöyle demiştir: Biz (bir defa) Peygamber (S) ile birlikte cuma namazı kılarken Şam'dan yiyecek yüklü bir kervan geldi. Cemâat birer birer kervan kafilesine doğru yönelip oniki kişi kalıncaya kadar hep dağıldılar. İşte bu­nun üzerine şu âyet indi:

"onlar bir ticâret yâhut bir oyun, bir eğlence gördükleri zaman ona yönelip dağıldılar, seni ayakta bıraktılar. Deki: Allah nezdindeki (sevâb mü'minler için) eğlenceden de, ticâretten de hayırlıdır. Allah rızk verenlerin en hayırlısıdır" (ei-cumua: ıi)

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 12