Arama Sonuçları hal zahir

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/46776-hal-zahir

NoHadis MetniKaynak
7321 Kıyamet gününde Allah'ın mahlukatı içinden en çok buğz ettiği kimseler şunlardır: Yalancılar, kibirliler ve din kardeşlerine karşı kalblerinde (gizli) kin besledikleri halde, onlarla buluştuklarında kendilerine (zahiren) iyi muamele yapanlar. Bir de Allah ve Resulüne çağrıldıklarında yavaş davranan, fakat şeytan ve onun emrine çağrıldıklarında ise süratle hareket edenlerdir.Ramuz el e-hadis, 8. sayfa, 7. hadis
7426 Evet, Ben Kur'an'ı fehm ile okuyorum. Siz ise zahiri ile okuyorsunuz . Dediler ki: "Ya Resulallah, zahir ile batın (fehm)'in farkı nedir?" Buyurdu ki: "Ben Kur'an'ı okuyorum ve tefekkür ediyorum. Ve ahkamı ile amel ediyorum. halbuki siz şöyle okuyorsunuz, buyurdu ve elini süratle geçirerek işaret etti. (Bu hadis-i şerif Ashabın peygamber Efendimize şöyle demeleri üzerine varid olmuştur: "Ya Rasülallah! Siz Kur'an-ı Kerim'i okuduğunuz zaman öyle bir manevi haz duyuyoruz ki, kendi kendimize okuduğumuzda bu halaveti duyamıyoruz.")Ramuz el e-hadis, 16. sayfa, 9. hadis
8405 (Abdullah İbni Selâm, müslüman olmadan huzura geldi. Üç şey soracağım dedi: 1. İlk kıyamet alâmeti, 2. İlk cennet yiyeceği, 3. Çocuğun ana, babaya benzemesi.) İlk Kıyamet alâmeti, şarktan zahir olup, halkı garba toplıyan ateş, İlk Cennet yiyeceği büyük balıkların karaciğerindeki fazlalık, Çocuğun ana babaya benzemesinde âmil olan şudur: Babanın suyu önden yürürse babaya, ananınki önden yürürse anaya benzer.Ramuz el e-hadis, 82. sayfa, 9. hadis
8448 Allah (z.c.hz.) bir ümmete gadab edip azab vermemiş ise, zahireleri pahalanır, ömürleri kısalır, tüccarları ticaret edemez, yağmurları azalır ve başlarına da şerirleri musallat olur.Ramuz el e-hadis, 85. sayfa, 13. hadis
10288 Ehli Cennet, nimetlerine dalmış halde iken kendilerine bir nur zahir olur. Başlarını kaldırınca görürler ki, Rab, üstlerinden kendilerini şereflendiriyor. Ve "Esselamü aleyküm ya ehli Cennet" diye buyuruyor. İşte bu, Allah Tealanın Kur'andaki "Selamün kavlen mirrabbirrahim" ayetindeki buyurmasıdır. Ondan sonra Allah onlara nazar eder, onlar da Allah'a nazar ederler. Ve Rablarına nazar ettikleri müddetçe, başka hiçbir nimete iltifat etmezler. Ta ki, Allah Tealanın temâşâsı kalkıp, nuru ve bereketi kalıncaya kadar.Ramuz el e-hadis, 247. sayfa, 1. hadis
11487 İbrahim halilullah (a.s.) "Menâsike" (Hacda) gelince şeytan ona Cemre-i Akabe yanında zahir oldu. O da ona yedi tane taş attı. Şeytan orada battı gibi oldu. Sonra ikinci cemre yanında göründü. O da ona yedi taş daha attı. Öyle ki o, yere battı gibi oldu. Sonra üçüncü cemre yanında ona gene göründü. Ona yedi taş daha attı. O da yine battı gibi oldu. (Ve bu, hac menasikinden oldu.)Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 1. hadis
11506 Bu din aziz ve sarp bir halde ve dine kastedenlere zahir olarak devam eder. Hepsi Kureyş'ten on iki halife hükümran oluncaya kadar.Ramuz el e-hadis, 354. sayfa, 12. hadis
12644 Bir kimse Lut kavminin amelini yapar halde (tevbe etmeden) vefat ederse, kabri onu onların arasında oluncaya kadar yanlarına götürür. (Veya onların amellerinin asarı kabrinde zahir olur.) Ve kıyamette de onlarla beraber baas olunur.Ramuz el e-hadis, 444. sayfa, 2. hadis
12830 Mü'mine üçyüz almış melek verilmiştir. Bunlar, kendisinin gücü yetmediği belaları, zararları def ederler. Bunlardan dokuzu göze aittir ki, ondan, yaz gününde sizin bal tabağından sinekleri kovaladığınız gibi, zararları def ederler. Eğer onlar zahir olsalardı derelerde, bayırlarda, ellerini uzatmış ağızlarını açmış vaziyette görürdünüz onları. Eğer kul bir lahza kendi haline bırakılsaydı, şeytanlar onu çarpar yok ederlerdi.Ramuz el e-hadis, 460. sayfa, 5. hadis
12981 Ümmet şeriatı hasene üzerine devam eder, aralarında şu üç hal zahir olmadıkça; İlim kendilerniden alınmadıkça, aralarında habis veled çoğalmadıkça, "Sakkarun" aralarında zahir olmadıkça, Dediler ki: "Sakkarun nedir?" Buyurdu ki, bunlar içmeden sarhoş olanlardır. Ahir zamanda gelirler, birbirlerile karşılaştıklarında aralarındaki selamları lanetleşmektir.Ramuz el e-hadis, 472. sayfa, 7. hadis