Arama Sonuçları Ya Hasan

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/42921-Ya-Hasan

NoHadis MetniKaynak
8935 Her Peygambere eşraf ve kerimden yedi kimse verildi. Bana ise on dört tane: Hz. Ali, Hasan, Hüseyin, Cafer-i TayYar, Hamza, Ebu Bekir, Ömer, Mus'ab bin Umeyr, Bilal, Selman, Ammar, Abdullah İbni Mes'ud, Mikdat ve Huzeyfe İbni Yemani (r.anhüm)Ramuz el e-hadis, 128. sayfa, 1. hadis
9089 Benden evvelki Peygamberlerden hiç bir Peygamber yoktur ki, arkasına yedi kişi verilmiş olmasın. Bunlar necib ve Yardımcı kimselerdir. Bana ise on dört kişi verildi. Bunlar Hz. Hamza, Cafer, Ali, Hasan, Hüseyin, Ebu Bekir, Ömer, İbni Mes'ud, Ebu Zer, Mikdat, Huzeyfe, Ammar, Bilal ve Suheyb (r.anhüm)dür.Ramuz el e-hadis, 142. sayfa, 6. hadis
9446 Yarabbi, bunları (hz. Hasan ve Hüseyin) Ben seviyorum. Sen de sev, Ve buğz edene sen de buğz et.Ramuz el e-hadis, 186. sayfa, 2. hadis
9585 Gazinin, gazadaki tesbihi yetmiş bin hasenedir. Hasanesi ise on katıyladır. (Gazada olmıYan tesbihin yetmiş bin misli)Ramuz el e-hadis, 198. sayfa, 3. hadis
12763 Getirin oğullarımın ikisini de (Hasan ve Hüseyin radiYallahu anhüma) Onları İbrahim (a.s.)'in iki oğlu İsmail ve İshak'ı (Allah'a) sığındırdığı şeyle sığındırayım. "U'îzükümâ bi kelimâtillâhit tâmmeti min külli şeytânin ve hâmmetin ve min külli aynin lâmmetin." (İkinizi her şeytandan ve zarar veren her şeyden ve isabet eden her gözden Allah'ın tam kelimelerine sığındırırım.)Ramuz el e-hadis, 453. sayfa, 12. hadis
13205 Sizlerden biri meclislerinde Kureyşe aYağa kalmasın. Ancak Hasan (r.a) Hüseyin (r.a) ve onların sülalesi müstesna.Ramuz el e-hadis, 490. sayfa, 4. hadis
13275 Ya Hasan, müşrikleri hicvet, Cebrail (a.s) seninle beraberdir. Ashabım silahla harb ederken sende dilinle harb et.Ramuz el e-hadis, 496. sayfa, 7. hadis
14273

Ebû Muhammed Hasan İbni Ali İbni Ebû Tâlib radıYallahu anhümâ şöyle dedi:

Ben Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’den:

“Şüpheliyi bırak, şüphe vermeyene bak. Zira gönül, (sözde ve işde) doğrudan huzur, Yalandan kuşku duYar” buyurduğunu belledim.

Tirmizî, Kıyâmet 60