Arama Sonuçları Senin verdiğin

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/53122-Senin-verdigin

NoHadis MetniKaynak
8470 Allah (z.c.hz.) güzeldir, güzelleri sever. Bir kula nimet verdiğinde eserinin üzerinde görülmesinden hoşlanır. Fakirken veya fakir değilken bir kimSenin fakirliğini ortaya çıkarmasını sevmez. Kibir, Halıkı üzer ve mahlûkatı kızdırır.Ramuz el e-hadis, 87. sayfa, 11. hadis
9604 (Vasiyet) üçte birdir. Üçte bir (bile) çoktur. Senin vârislerini zengin bırakmadığın, onları başkalarına muhtaç bırakmaktan daha hayırlıdır. Ve sen Allah rızası için verdiğin nafakadan dolayı mükafatlandırılırsın. Hatta hanımının ağzına koyduğun lokmadan bile.Ramuz el e-hadis, 199. sayfa, 5. hadis
10512 Üç kimseye Allah kıyamette, Rahmet nazarı ile bakmaz; verdiğini başa kakan, izarını (elbiSenin alt kısmı) kibirle uzatan, içkiye devam eden.Ramuz el e-hadis, 266. sayfa, 5. hadis
11284 De ki: "Ey Allahım Senden, Sana kavuşacağına inanmış, kaderine razı ve verdiğine kanaat eden, Seninle mutmain olan nefsi isterim."Ramuz el e-hadis, 335. sayfa, 11. hadis
11885 Bir mü'minin kalbine sürur vermiş bir mü'min yoktur ki, o sürurdan Allah, Allah'a ibadet eden, Onu temcid eden, Onu tevhid eden bir melek yaratmasın. Bu mü'min kabrine girince o, mü'mine verdiği sürur gelir ve "beni tanıdın mı?" der o da: "Sen kimsin?" der. O da şöyle cevap verir: "Ben filana verdiğin sürurum. Ben bugün Senin yanlızlığında enîsin olacağım, suallerine yardım edeceğim ve sana o sabit sözü unutturmayacağım, mahşerde Seninle beraber olacağım. Rabbına Senin için şefaatta bulunacağım ve Cennette de yerini sana göstereceğim."Ramuz el e-hadis, 387. sayfa, 2. hadis
11917 Maîşeti müşkilleşmiş bir kimSenin evinden çıktığında şunu demesine ne mani var?: "Bismillâhi alâ nefsî ve mâlî ve dînî Allahümme raddinî, bi kadâike ve bâriklî fîmâ kuddiralî hattâ lâ uhibbe ta'cîle mâ ahharte ve te'hîra mâ acelte." (Allah adı ile başlar, nefsimi, malımı ve dinimi korumasını ondan dilerim. Allahım ilahi kazana beni razı kıl ve benim için takdir olunanı bana mübarek eyle, Ta ki Senin te'hir ettiğin şeyin acilen olmasını ve acilen verdiğin şeyin de sonraya kalmasını istemiş olmayayım.Ramuz el e-hadis, 389. sayfa, 10. hadis
13621 İftar ettiklerinde şöyle buyururlardı: "Allahümme leke sumtü ve ala rızkike eftartü" (Allahım ancak Senin için oruç tuttum ve Senin verdiğin rızıkla iftar ettim.)Ramuz el e-hadis, 526. sayfa, 9. hadis
14470

eş-Şa'bî şöyle demiştir: Ben Adiyy ibn Hâtim'den sor­dum. O da: Ben Rasûlullah(S)'tan mi'râdla avlanmanın hükmünü sor­dum:

—  "Mi'râdın keskin tarafını isabet ettirdiğin zaman onu ye! Mi'râdın enli tarafını isabet ettirdiğinde bununla avı öldürdüysen, işte bu vekîzdir, artık onu yeme!" buyurdu.

(Adiyy dedi ki:)

—  Ben köpeğimi av üzerine salarım, dedim. Rasûlullah:

—  "Av köpeğini Besmele çekerek salıverdiğin zaman o avın eti­ni ye!" buyurdu.

Ben:

— Bu av köpeği avı tuttuktan sonra yerse? diye sordum. Rasûlullah:

—  "Bu hâlde yeme! Çünkü köpek avı Senin için tutmamıştır, ancak kendi nefsi için tutmuştur" buyurdu.

Ben:

— Ben köpeğimi av yüzerine gönderiyorum da onun yanında başka bir köpek buluyorum? dedim.

Rasûlullah:

—  "O zaman o avdan yeme. Çünkü sen ancak kendi köpeğin üzerine Besmele çektin, diğer köpek üzerine Besmele çekmedin!" bu­yurdu

Buhari - KITABU'Z-ZEBAIH VE'Ş-SAYD - 2