Arama Sonuçları amel etmeyin

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/8208-amel-etmeyin

NoHadis MetniKaynak
7981 Bir zanda bulunmuşsanız onu tahkike kalkışmayın, hased ettiğinizde aşırı gitmeyin (ona uyup amel etmeyin.) Uğursuzluk zannettiğinizde (üzerinde durmayıp geçin ve ancak Allah'a tevekkül edin. Ve bir şey tarttığınızda da ağdırın.Ramuz el e-hadis, 53. sayfa, 16. hadis
8349 Kur'an okuyun onunla amel edin. Ondan uzaklaşmayın. Haddi aşmayın. Onunla yemeyin ve dünyalığa alet etmeyin.Ramuz el e-hadis, 79. sayfa, 1. hadis
8383 Hameleyi Kur'an'a (Kur'an'a sahip olanlara) ikram ediniz. Kim ki onlara ikram ederse, Allah'a ikram etmiş olur. Onlara hürmette de kusur etmeyin. Çünkü onlar Allah indinde Peygamberler gibidir. Yalnız kendilerine vahiy olunmaz.Ramuz el e-hadis, 81. sayfa, 2. hadis
10354 Fakihlerinize ve abidlerinize danışın. Şahsi fikir ile amel etmeyiniz. (Hz. Ali r.a sormuş: Hakkında açık bir emir veya yasak bulamadığımız bir iş gelip çattığında ne yapalım.?)Ramuz el e-hadis, 251. sayfa, 14. hadis
13478 Allah (z.c.hz.) buyurur: "Ey Adem oğlu, Cenneti Cehennem üzerine tercih edin. Ve amellerinizi iptal etmeyin. Yoksa ebedi olarak tepesi aşağı Cehenneme atılırsınız."Ramuz el e-hadis, 515. sayfa, 8. hadis
14329

Saîd İbni Abdülazîz’in Rebîa İbni Yezîd’den; Rebîa’nın Ebû İdrîs elHavlânî’den, onun Ebû Zer Cündeb İbni Cünâde radıyallahu anh’den; Ebû Zer’in Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’den; onun da Allah Tebâreke ve Teâlâ hazretlerinden rivayet ettiğine göre Allah Teâlâ şöyle buyurdu:

“Kullarım! Ben zulmetmeyi kendime haram kıldım. Onu sizin aranızda da haram kıldım. Artık birbirinize zulmetmeyiniz.

Kullarım! Benim hidâyet ettiklerim dışında hepiniz sapıtmışsınız. O halde benden hidâyet dileyin ki sizi doğruya ileteyim.

Kullarım! Benim doyurduklarım hariç, hepiniz açsınız. Benden yiyecek isteyin ki sizi doyurayım.

Kullarım! Benim giydirdiklerim hariç, hepiniz çıplaksınız. Benden giyecek isteyin ki sizi giydireyim.

Kullarım! Siz gece-gündüz günah işlemektesiniz, bütün günahları afveden de yalnızca benim. Benden af dileyin ki sizi bağışlayayım.

Kullarım! Bana zarar vermek elinizden gelmez ki, zarar verebilesiniz. Bana fayda vermeye gücünüz yetmez ki, fayda veresiniz.

Kullarım! Evveliniz ahiriniz, insanınız cinleriniz, en müttaki bir kişinin kalbi ve duygusuna sahip olsalar, bu benim mülkümde herhangi bir şey arttırmaz.

Kullarım! Evveliniz âhiriniz, insanınız cinleriniz, en günahkâr bir kişinin kalbi ve duygusuna sahip olsalar, bu benim mülkümden en küçük bir şey eksiltmez.

Kullarım! Evveliniz âhiriniz, insanınız cinleriniz bir yerde toplanıp benden istekte bulunacak olsalar, ben de her birine istediğini versem, bu benim mülkümden ancak, iğne denize daldırılıp çıkarıldığında denizden ne kadar eksiltebilirse işte o kadar azaltır. (Yani hiç bir şey eksiltmez.)

Kullarım! İşte sizin amelleriniz. Onları sizin için saklar, sonra onları size iâde ederim. Artık kim bir hayır bulursa Allah’a hamd etsin. Kim de hayırdan başka bir şey bulursa öz nefsinden başka kimseyi ayıplamasın.”

Saîd İbni Abdülaziz dedi ki, Ebû İdris el-Havlânî bu hadisi rivâyet ettiği zaman dizleri üzerine çöküverdi.

Müslim, Birr 55