Arama Sonuçları yok derler

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/1636-yok-derler

NoHadis MetniKaynak
8012 Bir adam müslüman kardeşine "Sana merhaba" derse, melekler de ona "Sana da merhaba" derler. Eğer kardeşine "Sana merhaba yok" derse, melekler de kendisine "Sana da merhaba yok" derler. Hiç şüphe yok ki, kul, mü'min kardeşinin yüzüne karşı abûs bir çehre takınırsa melekler ona lanet ederler.Ramuz el e-hadis, 56. sayfa, 2. hadis
8856 Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz."Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis
9320 Günahların küçük görünenlerinden sakınınız. Zira küçük görünen günahların misali, bir vadiye inen kavmin şu işi gibidir; Onlardan biri bir odun getirdi. Öbürü bir odun getirdi. Derken, kendi ekmeklerini pişirecek şeyi taşımış oldular. Şüphe yoktur ki, küçük görünen günahlar sebebile sahibi muahaze edildiği zaman bunlar onu helak ederler.Ramuz el e-hadis, 173. sayfa, 9. hadis
11631 Gün içinde yapılan hiçbir amel yoktur ki, günün sonunda onun üzerine mühür vurulmasın. Bir mü'min hasta olunca melekler derler ki: "Ey Rabbımız! Kulun falancayı hapsettin." Rab şöyle buyurur: "İyileşinceye veya ölünceye kadar evvelce her gün yaptığının misli ile onunkini mühürleyin."Ramuz el e-hadis, 365. sayfa, 11. hadis
11875 Oruçlu olarak sabahlayan bir kul yoktur ki, kendisine gök kapıları açılmasın, azaları tesbih etmesin, dünya göğünün ehli ona mağfiret istemesin. Akşama kadar eğer bir de namaz kılarsa, o gökleri nurlandırır ve Cennetteki hurilerden zevceleri "onu görmeye iştiyakımız arttı, tez kavuştur" derler. Eğer tehlil, tesbih veya tekbir getirirse onu yetmiş bin melek karşılar ve onların sevabı gün hitama erinceye kadar yazılır.Ramuz el e-hadis, 386. sayfa, 3. hadis
11891 Hiç bir müslüman yoktur ki, ölür ve yakın komşularından dört ev halkı "hayrından başka bir şey bilmiyoruz" derlerse, Allah (z.c.hz.): "Ben de onun hakkındaki bildiğinizi kabul ettim ve bilmediklerinizi de mağfiret ettim" demesin, olmaz.Ramuz el e-hadis, 387. sayfa, 8. hadis
12830 Mü'mine üçyüz almış melek verilmiştir. Bunlar, kendisinin gücü yetmediği belaları, zararları def ederler. Bunlardan dokuzu göze aittir ki, ondan, yaz gününde sizin bal tabağından sinekleri kovaladığınız gibi, zararları def ederler. Eğer onlar zahir olsalardı derelerde, bayırlarda, ellerini uzatmış ağızlarını açmış vaziyette görürdünüz onları. Eğer kul bir lahza kendi haline bırakılsaydı, şeytanlar onu çarpar yok ederlerdi.Ramuz el e-hadis, 460. sayfa, 5. hadis
13238 Ey Ebu Rezin, muhakkak ki bir müslüman bir din kardeşini ziyaret ettiğinde onun yetmiş bi melek teşyi eder ve istiğfarda bulunarak "Ya Rabbi, O senin rızan uğurunda yokladığı gibi, Sen de onu yokla" derler.Ramuz el e-hadis, 493. sayfa, 1. hadis
13642 Yatağına girdiklerinde şöyle dua ederlerdi: "Hamd olsun o Allah'a ki, bizi yedirdi, içirdi ve bize kafi geldi ve bizi barındırdı. Nice kimseler vardır ki, onlara kifayet eden ve onları barındıran yoktur."Ramuz el e-hadis, 528. sayfa, 1. hadis
13710 Hasta ziyaretine gittiği zaman şöyle derlerdi: "Senin için (zararlı) bir durum yoktur. İnşallah bu, günahlardan temizlenmektir."Ramuz el e-hadis, 532. sayfa, 9. hadis