Arama Sonuçları bir damar

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/15255-bir-damar

NoHadis MetniKaynak
7472 Sekerat (ölüme yaklaşma) halindekilerin yanında hazır olun. Ve onlara "Lâ ilahe İllallah'ı" telkin edin. Ve onları Cennetle de müjdeleyin. Zira erkeklerden ve kadınlardan halim olanlar bile böyle bir durumda şaşkınlık içinde kalır. Ve şeytanın da, Adem oğluna en yakın olduğu zaman bu vakittir. Nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, ölüm meleğinin görülmesi bin kılıç darbesinden daha müthiştir. Gene nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, mü'min bir kulun, her bir damarının dolaştığı yerde acı duymadıkça, nefesi çıkmaz.Ramuz el e-hadis, 19. sayfa, 6. hadis
7588 Allah teala bir insanı yaratmak dilediğinde, erkek hanımına yakın olur. Ve onun suyu kadının her damar ve sinirinde cereyan eder. Yedinci gün olunca Allah o cenini birleştirir. Sonra onu hazırlayıp insan biçiminde terkib eder. Dedi ve şu mealdeki ayeti okudu: "Rabbın seni dilediği şekilde terkib etti".Ramuz el e-hadis, 27. sayfa, 8. hadis
7904 Sizden biri rükua vardığında ellerini dizleri üzerine koysun. Sonra mafsallarındaki bütün kemikler sükunet buluncaya kadar beklesin. Ve üç defa tesbih getirsin. Esasen insanın bedeninde üçyüz otuz üç kemik ve üçyüz otuz üç damar Allah'ı tesbih ederler. Secdeye vardığında da üç defa tesbih etsin. Zira o kimsenin bedenindeki bütün kemik ve damarlar yine aynı şekilde tesbih eder.Ramuz el e-hadis, 48. sayfa, 11. hadis
8085 Hayz kanı gördüğünde -ki o bilinen siyah bir kandır- namaz kılma. Eğer başka bir şey olursa, abdest al ve namazını kıl. Zira o bir damar kanıdır.Ramuz el e-hadis, 60. sayfa, 9. hadis
8690 Gazab, Cehennem ateşinden bir alâmettir. (Dağlama ile yapılan işaret gibi.) Allah, gazab edenlerin kalb damarları üzerine bu ateşten yapılmış damgayı vurmuştur. Görmüyor musun ki, gazaba gelince, insanın gözleri kanlanır, suratları kızarır ve damarları şişer.Ramuz el e-hadis, 105. sayfa, 5. hadis
9105 Şüphesiz ben bir kelime biliyorum ki, (Şu öfkeli adam) bunu söyleseydi elbette öfkeden ona gelen hal kendisinden giderdi. "Eûzübillâhimineşşeytânirracîm" ve ondan o hiddet gitti. (İki kişi birbirlerine kötü sözler söylemişler, birinin yüzü kızarmış damarları kabarmış idi)Ramuz el e-hadis, 144. sayfa, 7. hadis
11965 Azrail (a.s.)'ın adamın canını alma çaresine girişmesi bin kılıç darbesinden şiddetlidir. Ölen bir mü'minin bütün damarları ölüm acısını öyle duyar ve Allah'ın düşmanı da (şeytan da) her zamandan daha yakındır insana.Ramuz el e-hadis, 393. sayfa, 9. hadis
12394 bir kimse sabah içki içerse akşama kadar Allah'a şirk koşmuş gibi olur. Eğer içkiyi gece içerse sabah oluncaya kadar Allah'a şirk koşmuş gibi olur. Kim onu sarhoş oluncaya kadar içerse, Allah onun kırk gün namazını kabul etmez. Kim damarlarında içkiden bir şey varken ölürse, cahiliyye ölümü ile ölmüş olur.Ramuz el e-hadis, 424. sayfa, 14. hadis
13191 bir Adem oğluna isabet eden ağaç sıyrıntısı, ayak kayması veya damar sıyrıntısı ancak bir günahı sebebiledir. Allah'ın affettiği ise daha çoktur. (Yani musibetler günahsız olmaz)Ramuz el e-hadis, 489. sayfa, 3. hadis
13529 Efendimiz (s.a.v.) iri yapılı, azametli idi ve yüzü ayın ondördü gibi parlardı. Ortadan uzun, başı büyücek, saçı mutedil kıvırcık idi. Saçı bazen kulak yumuşağını geçer, rengi parlak, alnı geniş, kaşları ince ve gür idi. İki kaşı arasında bir damar gazab halinde kabarırdı. Burnu ince, hafif mukavves, sakalı sık, yanakları hafif, ağzı geniş, dişleri seyrek ve latif idi. Boynundan göbeğine hafif kıllı, boynu gümüş parlaklığında yapma bebek gibi, yapısı bedenlice ve endamlı idi. Göğsü karnı birdi. Göğsü geniş, omuzları açık, mafsalları ince, soyunduğunda bedeni nur gibi idi. Göğüs kemiğinden göbeğine kadar, tüyden ince bir hat bulunurdu. Meme ve karnında tüy yoktu. Kolları, omuzları ve göğsünün yukarı kısmı kıllı idi. Bilekleri uzun, avucu geniş, uzun saçları lüle gibi idi. El ve ayak parmakları etli, parmakları uzun, ayağının çukuru mutedil, üstü üzerinde su durmayacak derecede düzdü. Yürürken öne meyilli düz yürür, yürüyüşü mütevazı ve seri ve de yüksek bir yerden dökülen su gibi idi. Döndüğünde bütün vücudu ile dönerdi. Sükut halinde yere bakışı semaya nazarından fazla olurdu ve ekser bakışı mülahazalı idi. Yürürken ashabını önüne katardı. Karşılaşmada selamı ilk önce kendileri verirdi.Ramuz el e-hadis, 520. sayfa, 8. hadis