No | Hadis Metni | Kaynak |
9127 | Rabbimi çok Kerim ve Mâcid (azamet ve şeref sahibi) buldum. Bana Cennete hesapsız girmeyi vaad ettiği yetmiş bin kişinin her birine de ayrıca yetmişer bin kişi bağışladı. Dedim ki, "Ümmetim o kadarı bulmaz." Buyurdu ki: "Ben onu ağreb (müminlerin cahilleri) den tamamlarım" | Ramuz el e-hadis, 147. sayfa, 4. hadis |
9150 | Hiç bir şeye lanet etmemeye gücün yetiyorsa bunu yap. Zira lanet ettiğin kimse ona ehilse onda kalır. Değilse sana geri döner. Sen de değilsen, o lanete müstehak bir Yahudi, nasrani veya mecusiye gider. Gücün yeterse ebedi olarak kimseye lanet etmemeye bak. | Ramuz el e-hadis, 150. sayfa, 8. hadis |
9156 | Ben kıyamet gününde, Rabbimin huzurunda O'nun dilediği kadar dururum. Sonra Cenab-ı Hak Beni mağfiret ettiği halde huzurdan ayrılırım. Sonra Ebu Bekir (r.a) durur. Benim durduğumun ikisi gibi (birisi hesab, diğeri varidad için). Ve sonra mağfiret olduğu halde ayrılır. Sonra aynı şekilde Ömer (r.a) durur ve o da mağfiret olduğu halde ayrılır. "Osman (r.a) da duracak mı?" diye soruldu. Buyurdu ki, Osman (r.a) haya sahibi bir kişidir, Aziz ve Celil olan Rabbimden hesab için huzurda durmaması için şefaat ettim. (Bu isteğim kabul edildi.) | Ramuz el e-hadis, 151. sayfa, 4. hadis |
9158 | Ben Allah üzerine şehaded ederim ki, hiç bir akıllı kimse yoktur ki, ayağı sürçsün de (bir günah işlesinde) tövbe ettiğinde Allah onu afvetmesin. Tekrar işler, tekrar afvolunur. Tekrar işler tekrar afv olunur. Taki Cennete gidene kadar. (Akıldır insanı günahtan kurtaran. Akıldır insanı tövbe ettiren, Akılsız ise yaptığına hiç aldırış etmez. ) | Ramuz el e-hadis, 151. sayfa, 6. hadis |
9238 | İkinizin benden istediğinizin daha hayırlısını size haber vereyim mi? Onlar Cibril (a.s)'ın Bana öğrettiği kelimelerdir. Siz, her namazın arkasında on kere "Tesbih" edersiniz. On kere "Tahmid" edersiniz ve on kere de "Tekbir" edersiniz. Yatağınıza yattığınızda da otuz üç "Tesbih" edin, otuz üç "Tahmid" edin. Ve otuz dört "Tekbir" getirin. | Ramuz el e-hadis, 162. sayfa, 7. hadis |
9247 | Azameti gökle yer arasını dolduran ve yetmiş bin meleğin tazim ve teşyi ettiği bir sureyi size haber vereyim mi? O "El Kehf" suresidir. Her kim Cuma günü onu okursa, Allah Teala bu sebeble o kimsenin diğer cumaya kadar ki ondan sonra da üç gün ilavesi içindeki günahlarını mağfiret eder. Ayrıca kendisine semaya kadar erişen bir nur verilir. Ve deccal fitnesinden korunmuş olur. Her kim yatacağı zaman bu surenin sonundan beş ayet okursa, korunur ve gecenin istediği vaktinde de uyandırılır. | Ramuz el e-hadis, 164. sayfa, 2. hadis |
9254 | Size hayırlılarınızı haber vereyim mi? O, öyle bir kimsedir ki; omuzu yumuşak, ahlakı güzel ve gücü yettiğince ailesine ikram edicidir. | Ramuz el e-hadis, 164. sayfa, 9. hadis |
9266 | Bu işin esası hakkında sana yol göstereyim mi ki, o sayede dünya ve ahiret hayırlarına erişirsin. Zikir ehliyle düşüp kalkmanı sana tavsiye ederim. Ve yalnız ve boş kaldığın zamanda da gücün yettiğince lisanını Allah'ı zikirle meşgul et. Allah için sev ve Allah için buğz et. Ey Ebu Rezin! Biliyormusun ki insan bir mümin kardeşini ziyaret kasdiyle evinden çıktığı zaman onu yetmiş melek teşyi eder ve hepsi de onun için şöyle dua ederler: "Ey Rabbimiz bu kişi senin için ziyarette bulunuyor. Sen de rahmetini ona eriştir." İşte sende gücün yeterse bu işi yap. | Ramuz el e-hadis, 166. sayfa, 4. hadis |
9272 | Cebrail (a.s)'ın Bana öğrettiklerinen bir şeyi sana öğreteyim mi? "Allahümmağfirli hataî ve amdî ve hezlî ve ciddî. Ve lâ tahrimnî berekete ma ağteytenî ve lâ tüftinnî fî mâ haramtenî." (Allahım, benim hata ile veya bilerek, şaka veya ciddi olarak yaptığım günahlarını bağışla, Bana ikram ettiğinin bereketinden beni mahrum etme. Bana vermediğin şeyde de beni fitneye düşürme.) | Ramuz el e-hadis, 167. sayfa, 2. hadis |
9274 | Sana bir dua öğreteyim mi ki, öyle dua ettiğinde üzerine dağ gibi borcun da olsa, Allah sana onu ödettirir. Ey Muaz! De ki: "Allahümme mâlikel mülki tü'til mülke men teşâ-ü ve tenzi'ul mülke minmen teşâü ve tu'izzu men teşâü ve tüzillü men teşâ-ü biyedikel hayr. İnneke ala külli şey'in kadir. Rahmâned dünya vel ahireti. Tü'tihâ menteşâ-ü ve temne'uhâ menteşâ-ü, irhamnî rahmeten tağninî bihâ an rahmetin min sivâk." (Ey mülkün sahibi olan Allahım. Sen mülkü dilediğine verirsin. Sen mülkü dilediğinin elinden çeker alırsın. Sen dilediğini aziz edersin. Dilediğini ise zelil edersin. Hayır yalnız senin elindedir. Şüphesiz Sen her şeye kadirsin. Dünya ve ahiretin Rahmanı olan Allahım! Sen onları dilediğine verirsin, dilediğinden men edersin. Bana öyle bir rahmet ihsan eyle ki, o Rahmetin, beni Senden başkasının merhametinden müstağni kılsın) | Ramuz el e-hadis, 167. sayfa, 4. hadis |