Arama Sonuçları Ey şerri

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/1534-Ey-serri/30

NoHadis MetniKaynak
12524 Bir kimse sabah kalkınca, "Euzu bi kelimatillahi tammati elleti la yücavizühünne berrün vela facirün min şerri ma haleka ve berac ve şera'e derse akşama kadar ins ve cinin şerrinden muhafaza olunur. Sokulsa ona bir şEy zarar vermez. Eğer bu sözü akşamlEyin söylerse bu husus sabaha kadar devam eder.Ramuz el e-hadis, 434. sayfa, 8. hadis
12529 Bir kimse sabah ve akşam, "Allahümme ente Rabbî lâ ilahe illâ ente halaktenî ve ene abduke ve ene alâ ahdike ve vaadike mesteta'tü euzü bike min şerri mâ sana'tü ebuu leke bi niğmetike alEyye ve ebuu bizenbî fağfirlî fe innehu la yağfiruz zünûbe illâ ente" derse ve o günü vEya gecesi ölürse Cennete girer.Ramuz el e-hadis, 435. sayfa, 1. hadis
12540 Bir kimse sabahlEyin, "Maşaallahu ha havle velâ kuvvete illa billah, Eşhedü ennallahe alâ külli şEy'in kadir" derse o günü hayrından nasibdar olur ve şerrinden kurtulur. Bunu akşemlEyin söylerse o gecenin hayrından merzuk olur, şerrinden kurtulur.Ramuz el e-hadis, 436. sayfa, 2. hadis
12990 Rüzgara sövmEyin. Hoşunuza gitmiyen bir şEy görürseniz şöyle dEyin: "Biz Senden bu rüzgarın hayrını, ondaki hayrı ve onunla emrolunanın hayrını dileriz ve bu rüzgarın şerrinden, onda olanın şerrinden ve onunla emrolunanın şerrinden Sana sığınırız."Ramuz el e-hadis, 473. sayfa, 6. hadis
13479 Allah (z.c.hz.) buyurur: "Ey Adem oğlu, ne ile insafa geleceksin? Ben sana nimetlerimle sevgimi izhar ediyorum. Sen ise isyanlarınla Beni gazablandırıyorsun. Benim hayrım sana iniyor, senin şerrin ise Bana yükseliyor. Bir kerim melek her gün ve her gece Bana senden çirkin bir amel getiriyor. Ey Adem oğlu, biri senin vasfını, senin olduğunu bildirmEyerek saysa ilk kızan sen olursun.Ramuz el e-hadis, 515. sayfa, 9. hadis
13596 Yeni bir elbise giydiğinde onu gömlek, imame yahud rida diye adıyla anar sonra şöyle derlerdi: "Allahümme lekel hamdü, ente kesevtenîhi, es'elüke min hayrihî ve hayri mâ suni'a lehû, ve eûzubike min şerrihi ve şerri mâ suni'a lehû": (Allahım Hamd sana mahsustur. Bunu bana Sen giydirdin. Onun hayrını ve onunla yapılanın hayrını Senden niyaz ederim. Onun şerrinden ve onunla yapılan şEyin şerrinden de Sana sığınırım)Ramuz el e-hadis, 524. sayfa, 15. hadis
13615 Sabahladıklarında ve akşamladıklarında şu duayı okurlardı: "Allahım ansızın gelecek şEyin hayrını ister ve ansızın gelecek şEyin şerrinden sana sığınırım. Muhakkak ki kul sabahladığında ve akşamladığında kendisine ansızın ne geleceğini bilemez."Ramuz el e-hadis, 526. sayfa, 3. hadis
13847 Fırtına şiddetlendiğinde, rüzgara karşı dururlar ve iki dizleri üzerine kalkıp ellerini uzatarak şöyle dua ederlerdi: "Yarabbi, bu rüzgarın hayrını ve onunla gönderilenin iyiliğini Senden isterim. Onun şerrinden ve onunla gönderilenin zararından Sana sığınırım. Allahım onu bir Rahmet kıl ve azab vesilesi Eyleme. Ya Rabbi onu rahatlık vesilesi kıl ve onu faydasız kılma."Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 1. hadis
14278

Ömer İbnü’l-Hattâb radıyallahu anh şöyle dedi:

Bir gün Resûlullah sallallahu alEyhi ve sellem’in huzurunda bulunduğumuz sırada, elbisesi bEyaz mı bEyaz, saçları siyah mı siyah, yoldan gelmiş bir hali olmayan ve içimizden kimsenin tanımadığı bir adam çıkageldi. PEygamber’in yanına sokuldu, önüne oturdu, dizlerini PEygamber’in dizlerine dayadı, ellerini (kendi) dizlerinin üstüne koydu ve:

Ey Muhammed, bana İslâm’ı anlat! dedi.

Resûlullah sallallahu alEyhi ve sellem:

“İslâm, Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın resûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı (tastamam) vermen, ramazan orucunu (eksiksiz) tutman, yoluna güç yetirebilirsen Kâbe’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdu. Adam: Doğru söyledin dedi. Onun hem sorup hem de tasdik etmesi tuhafımıza gitti. Adam: Şimdi de imanı anlat bana, dedi. Resûlullah sallallahu alEyhi ve sellem: “Allah’a, meleklerine, kitaplarına, pEygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine iman etmendir” buyurdu.

Adam tekrar:

Doğru söyledin, diye tasdik etti ve: Peki ihsan nedir, onu da anlat, dedi. Resûlullah sallallahu alEyhi ve sellem: “İhsan, Allah’a onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdu.

Adam yine:

Doğru söyledin dedi, sonra da: Kıyâmet ne zaman kopacak? diye sordu.

PEygamber sallallahu alEyhi ve sellem:

“Kendisine soru yöneltilen, bu konuda sorandan daha bilgili değildir” cevabını verdi.

Adam:

O halde alâmetlerini söyle, dedi.

Resûlullah sallallahu alEyhi ve sellem:

“Annelerin, kendilerine câriye muamelesi yapacak çocuklar doğurması, yalın ayak, başı kabak, çıplak koyun çobanlarının, yüksek ve mükemmel binalarda birbirleriyle yarışmalarıdır ” buyurdu.

Adam, (sessizce) çekip gitti. Ben bir süre öylece kalakaldım. Daha sonra PEygamber sallallahu alEyhi ve sellem:

Ey Ömer, soru soran kişi kimdi, biliyor musun?” buyurdu. Ben: Allah ve Resûlü bilir, dedim.

Resûlullah sallallahu alEyhi ve sellem:

“O Cebrâil’di, size dininizi öğretmEye geldi” buyurdu.
Müslim, Îmân 1, 5. Ayrıca bk. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16; Nesâi, Mevâkît 6; İbni Mâce, Mukaddime, 9