Arama Sonuçları seni bana

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/15373-seni-bana/30

NoHadis MetniKaynak
11917 Maîşeti müşkilleşmiş bir kimsenin evinden çıktığında şunu demesine ne mani var?: "Bismillâhi alâ nefsî ve mâlî ve dînî Allahümme raddinî, bi kadâike ve bâriklî fîmâ kuddiralî hattâ lâ uhibbe ta'cîle mâ ahharte ve te'hîra mâ acelte." (Allah adı ile başlar, nefsimi, malımı ve dinimi korumasını ondan dilerim. Allahım ilahi kazana beni razı kıl ve benim için takdir olunanı bana mübarek eyle, Ta ki senin te'hir ettiğin şeyin acilen olmasını ve acilen verdiğin şeyin de sonraya kalmasını istemiş olmayayım.Ramuz el e-hadis, 389. sayfa, 10. hadis
12338 Bir kimse, belaya mübtela olan bir kimseyi görse ve: "Çok şükür Allah'a seni mübtela ettiğinden beni muaf tuttu, ve bir çoklarına vermediğini bana verdi" derse, sağ oldukça o beladan muaf yaşar.Ramuz el e-hadis, 420. sayfa, 13. hadis
12343 Ebubekir (r.a.) ve Ömer (r.a.)'ı fena zikreden bir kimseyi görürseniz onu derhal öldürünüz. Zira (onlara dokunan) bana ve İslamiyete kast ediyordur.Ramuz el e-hadis, 421. sayfa, 5. hadis
12732 Cebrail (a.s.) Arşı Rahman canibinden bana nida etti ve dedi ki: "Kim senin zikrolunduğun yerde Sana selam getirmezse azabı hak eder, Cehenneme girer."Ramuz el e-hadis, 450. sayfa, 11. hadis
13269 Ey Busre her hatanda Allah (z.chz)ni zirket ki, Allah seni hatanın yanında mağfiretle zikretsin. Kocana itaat et, bu sana dünya ve ahiret hayrı olarak kafidir. Ana-babana iyilik et ki evinin hayrı çok olsun.Ramuz el e-hadis, 496. sayfa, 1. hadis
13466 Allah (z.c.hz.) buyurur: "Ey Adem oğlu Beni kendi kendine zikredersen Ben de seni kendi yanımda zikrederim. Sen Beni topluluk arasında zikredersen, Ben de seni topluluk arasında onlardan daha efdal ve ekrem olarak zikrederim. Eğer bana bir karış yaklaşırsan Ben de sana bir arşın yaklaşırım. Eğer bana bir arşın yaklaşırsan Ben sana bir kulaç yaklaşırım, eğer bana yürüyerek gelirsen Ben sana koşarak gelirim."Ramuz el e-hadis, 514. sayfa, 4. hadis
13477 Allah (z.c.hz.) buyurur: "İzzetim, Celalim, cömertliğim ve halkımın bana ihtiyacı makamının izzinde yükseltmem hakkı için, Ben muhakkak ki islamda ihtiyarlayan erkek ve kadın kuluma azab etmekten haya ederim." Sonra Resûlallah ağladı. Denildi ki: "Ya Resûlallah seni ağlatan nedir?" Buyurdu ki: Allah'ın kendisinden haya ettiği halde, Allah'tan haya etmeyen kimseye ağlıyorum.Ramuz el e-hadis, 515. sayfa, 7. hadis
13479 Allah (z.c.hz.) buyurur: "Ey Adem oğlu, ne ile insafa geleceksin? Ben sana nimetlerimle sevgimi izhar ediyorum. Sen ise isyanlarınla Beni gazablandırıyorsun. Benim hayrım sana iniyor, senin şerrin ise bana yükseliyor. Bir kerim melek her gün ve her gece bana senden çirkin bir amel getiriyor. Ey Adem oğlu, biri senin vasfını, senin olduğunu bildirmeyerek saysa ilk kızan sen olursun.Ramuz el e-hadis, 515. sayfa, 9. hadis
13491 Allah (z.c.hz.) buyurur: "Kulumun defterine bakın. Kimi ki Cenneti Benden istemiş görürseniz onu kendisine veririm. Kim de Cehennemden bana sığınmışsa onu ondan korurum.Ramuz el e-hadis, 517. sayfa, 4. hadis
14228

Ebû Abdurrahman Abdullah İbni Ömer İbni’l-Hattâb radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken dinlediğini söylemiştir:

“Sizden önce yaşayanlardan üç kişi bir yolculuğa çıktılar. Akşam olunca, yatıp uyumak üzere bir mağaraya girdiler. Fakat dağdan kopan bir kaya mağaranın ağzını kapattı. Bunun üzerine birbirlerine:

— Yaptığınız iyilikleri anlatarak Allah’a dua etmekten başka sizi bu kayadan

hiçbir şey kurtaramaz, dediler.

İçlerinden biri söze başlayarak:

—Allahım! Benim çok yaşlı bir annemle babam vardı. Onlar yemeklerini yemeden çoluk çocuğuma ve hizmetçilerime bir şey yedirip içirmezdim. Birgün hayvanlara yem bulmak üzere evden ayrıldım; onlar uyumadan önce de dönemedim. Eve gelir gelmez hayvanları sağıp sütlerini annemle babama götürdüğümde, baktım ki ikisi de uyumuş. Onları uyandırmak istemediğim gibi, onlardan önce ev halkının ve hizmetkârların bir şey yiyip içmesini de uygun görmedim. Süt kabı elimde şafak atana kadar uyanmalarını bekledim. Çocuklar etrafımda açlıktan sızlanıp duruyorlardı. Nihayet uyanıp sütlerini içtiler.

Rabbim! Şayet ben bunu senin rızânı kazanmak için yapmışsam, şu kaya sıkıntısını başımızdan al! diye yalvardı. Kaya biraz aralandı; fakat çıkılacak gibi değildi.

Bir diğeri söze başladı:

—Allahım! Amcamın bir kızı vardı. Onu herkesten çok seviyordum. (Bir başka rivayete göre: Bir erkek bir kadını ne kadar severse, ben de onu o kadar seviyordum). Ona sahip olmak istedim. Fakat o arzu etmedi. Bir yıl kıtlık olmuştu. Amcamın kızı çıkıp geldi. Kendisini bana teslim etmek şartıyla ona 120 altın verdim. Kabul etti. Ona sahip olacağım zaman (bir başka rivâyete göre: Cinsî münasebete başlayacağım zaman) dedi ki: Allah’tan kork! Dinin uygun görmediği bir yolla beni elde etme! En çok sevip arzu ettiğim o olduğu halde kendisinden uzaklaştım, verdiğim altınları da geri almadım.

Allahım! Eğer ben bu işi senin rızânı kazanmak için yapmışsam, başımızdaki sıkıntıyı uzaklaştır, diye yalvardı. Kaya biraz daha açıldı; fakat yine çıkılacak gibi değildi.

Üçüncü adam da:

—Allahım! Vaktiyle ben birçok işçi tuttum. Parasını almadan giden biri dışında hepsinin ücretini verdim. Ücretini almadan giden adamın parasını çalıştırdım. Bu paradan büyük bir servet türedi. Birgün bu adam çıkageldi. bana: —Ey Allah kulu! Ücretimi ver, dedi. Ben de ona:

—Şu gördüğün develer, sığırlar, koyunlar ve köleler senin ücretinden türedi, dedim. Adamcağız:

—Ey Allah kulu! Benimle alay etme, deyince, seninle alay etmiyorum, diye cevap verdim. Bunun üzerine o, geride bir tek şey bırakmadan hepsini önüne katıp götürdü.

Rabbim! Eğer bu işi sırf senin rızânı kazanmak için yapmışsam, içinde bulunduğumuz sıkıntıdan bizi kurtar, diye yalvardı. Mağaranın ağzını tıkayan kaya iyice açıldı; onlar da çıkıp gittiler.

Buhârî, Büyû` 98, İcâre 12, Hars ve’l-müzârea 13, Enbiyâ’ 53, Edeb 5; Müslim, Zikir 100