Arama Sonuçları Erkek Erkekle

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/17977-Erkek-Erkekle/40

NoHadis MetniKaynak
12813 Beni Hak ile gönderene kasem ederim ki; Bu dünya tükenmez, ehline yere batmak, suret değiştirmek ve taş yağmadıkça, "Bu ne vakit olacak ya Rasulallah" dediler. Buyurdu ki; ne vakit kadınlar eğer üstüne oturacak, çengiler artacak, yalan şehadetler yapılacak. İçki aşikare olacak, namaz kılanlar ehli şirkin kabları olan altın ve gümüşten kaplarla su içecekler, ve Erkekler Erkeklerle, kadınlar kadınlarla iktifa edecekler. Bu günlerde siz kendinizi çekin ve başınıza taş yağmasına hazırlıklı olun ve korkun.Ramuz el e-hadis, 458. sayfa, 7. hadis
12877 Gerek yere batmak, suret değiştirmek ve gerekse taş yağmak zaruridir. Dediler ki; "Ya Resulallah bu ümmete mi?" Buyurdu ki evet, onlar şarkıcı cariyeler edindiklerinde, zinayı helal saydıklarında, riba yediklerinde, Harem (Mekke)de avlanmayı ve ipek giymeyi helal saydıklarında ve Erkekler Erkeklerle, kadınlar kadınlarla yetindiklerinde.Ramuz el e-hadis, 464. sayfa, 10. hadis
12934 Ey kadınlar ancak mahreminiz olan Erkeklerle konuşun. Olmıyanlarla konuşmayın.Ramuz el e-hadis, 469. sayfa, 1. hadis
12968 Dünya gitmez, kadınlar kadınlarla, Erkekler Erkeklerle iktifa etmeyince. Bu "sihah" kadınlar için de zina mahiyetindedir.Ramuz el e-hadis, 471. sayfa, 6. hadis
13113 Erkek Erkekle, kadın kadınla beraber bulunamaz.(Bir örtü altında) Ve bir erkeğin diğer bir erkeğin avretine ve bir kadının da diğer kadının avretine bakması helal olmaz.Ramuz el e-hadis, 482. sayfa, 13. hadis
14200 Namazda kendisinin arkasında önce Erkekler, sonra Erkek çocuklar, sonra da kadınlar saf tutarlardı.Ramuz el e-hadis, 562. sayfa, 5. hadis
14327

Enes radıyallahu anh şöyle dedi:

Amcam Enes İbni Nadr radıyallahu anh Bedir Savaşı’na katılmamıştı. Bu ona çok ağır geldi. Bu sebeple:

“Ey Allah’ın Resûlü! Müşriklerle yaptığın ilk savaşta bulunamadım. Eğer Allah Teâlâ müşriklerle yapılacak bir savaşta beni bulundurursa, neler yapacağımı elbette Allah Teâlâ görecektir” dedi.

Sonra Uhud Savaşı’nda müslüman safları dağılınca, -arkadaşlarını kastederek- “Rabbim, bunların yaptıklarından dolayı özür beyan ederim” dedi. Müşrikleri kastederek de “Bunların yaptıklarından da uzak olduğumu sana arzederim” deyip ilerledi. Sa’d İbni Muâz ile karşılaştı ve:

Ey Sa’d! istediğim cennettir. Kâbe’nin Rabbine yemin ederim ki, Uhud’un eteklerinden beri hep o cennetin kokusunu alıyorum, dedi. Sa’d (olayı anlatırken) “Ben onun yaptığını yapamadım, ya Resûlallah” dedi.

Enes radıyallahu anh devamla şöyle dedi:

Amcamı şehid edilmiş olarak bulduk. Vücudunda seksenden fazla kılıç, süngü ve ok yarası vardı. Müşrikler müsle yapmış, uzuvlarını kesmişlerdi. Bu sebeple onu kimse tanıyamadı. Sadece kızkardeşi parmak uçlarından tanıdı.

Enes dedi ki, biz şu âyetin amcam ve amcam gibiler hakkında inmiş olduğunu düşünmekteyiz:

“Mü’minler içinde öyle yiğit Erkekler vardır ki, Allah’a verdikleri sözlerinde durdular. Onlardan kimi ahdini yerine getirdi (çarpıştı, şehid düştü), kimi de sırasını bekliyor. Bunlar aslâ sözlerini değiştirmemişlerdir” [Ahzâb sûresi (33), 23]

Buhârî, Cihâd 12; Müslim, İmâre 148