No | Hadis Metni | Kaynak |
13821 | Ashabından bir kimse ile karşılaştığında o kalkınca kendileri de kalkardı. Ve o şahıs gidinceye kadar kendileri ayrılmazlardı. Ashabından biri ile karşılaştığında elini eline alır, o şahıs bırakmadıkça kendileri elini bırakmazlardı. Ashabından biri ile karşılaştığında kulağına bir şey söylemek isterse ona yaklaşır, o kişi ayrılmadıkça kendileri ondan ayrılmazlardı. | Ramuz el e-hadis, 540. sayfa, 5. hadis |
13825 | Bir korku ayeti geldiğinde allah'a sığınır, bir rahmet ayeti geçince de rahmet isterlerdi. allah'ı tenzih eden bir ayet geçtiğinde de O'nu tesbih ederlerdi. | Ramuz el e-hadis, 540. sayfa, 9. hadis |
13826 | Cehennemin zikredildiği ayet geçince: "Yazık Cehennem ehline" der ve Cehennemden allah'a sığınırdı. | Ramuz el e-hadis, 540. sayfa, 10. hadis |
13835 | Uykuya yatınca sağ elini yanağı altına koyar ve: "allahümme gınî azâbeke yevme teb'asu ibâdeke" (allahım kıyamet günü kullarını dirilttiğinde beni azabından koru) buyururlardı. | Ramuz el e-hadis, 541. sayfa, 5. hadis |
13846 | yeni aya baktıklarında şöyle dua ederlerdi: "allahım bu hilali mübarek ve iyilik ayı kıl. Ey hilal, seni yaratan ve güzelleştiren allah'a iman ettim. Ne yücedir o allah ki, yaratanların en güzelidir." | Ramuz el e-hadis, 541. sayfa, 16. hadis |
13853 | yeminleri çok kere "Hayır, kalblere tasarruf eden hakkı için" şeklinde olurdu. | Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 7. hadis |
13855 | Arefe gününde ekser duası şöyle idi: "Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerîkeleh, lehül mülkü ve lehülhamdü, biyedihil hayr ve hüve alâ külli şey'in kadîr." | Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 9. hadis |
13872 | Döşekleri, insanın kabirde altına konan şeye yakın bir şeydi (çok hafifti) ve mescid baş taraflarında kalırdı. | Ramuz el e-hadis, 543. sayfa, 15. hadis |
13893 | Ferace gibi bir şeyi vardı ki, evde, ailesi ile otururken giyerdi. Vers ile boyalı olanını giyince su serperdi.(Ya kokulu su veya serinlik için sudur.) | Ramuz el e-hadis, 545. sayfa, 1. hadis |
13944 | Abdest alma ve sadaka verme işlerini kimseye bırakmazlar, bizzat kendileri yaparlardı. | Ramuz el e-hadis, 547. sayfa, 14. hadis |