No | Hadis Metni | Kaynak |
13579 | Defi hacette yere yaklaşmadan elbiselerini kaldırmazlardı. | Ramuz el e-hadis, 523. sayfa, 10. hadis |
13580 | Defi hacette en uzak bir yere giderlerdi. | Ramuz el e-hadis, 523. sayfa, 11. hadis |
13602 | hacer-i esvedi istilam ettiklerinde, onu öper ve sağ yanağını üzerlerine koyarlardı. | Ramuz el e-hadis, 525. sayfa, 6. hadis |
13611 | Bir haceti unutmaktan korktuklarında, parmak veya yüzüğüne ip bağlarlardı. | Ramuz el e-hadis, 525. sayfa, 15. hadis |
13684 | Defi hacetten çıktıklarında: "Elhamdülillahillezi ahsene ileyye fi evvelihî ve ahirihî": (Evvelinde ve sonunda bana ihsan eden Allah'a hamd olsun) buyururlardı. | Ramuz el e-hadis, 530. sayfa, 9. hadis |
13699 | Büyük hacet için çıktıklarında: "Ya Rabbi, her türlü kir ve murdarlıktan ve kovulmuş şeytanlıktan Sana sığınırım" derlerdi. | Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 11. hadis |
13724 | Def-i hacete çıktıklarında, en uzak mahalle giderlerdi. | Ramuz el e-hadis, 533. sayfa, 11. hadis |
13791 | hacda "telbiyeyi" bitirdiği zaman, Allah'dan rızasını ve mağfiretini diler ve Rahmeti ile kendisini ateşten koruması için O'na sığınırdı. | Ramuz el e-hadis, 538. sayfa, 4. hadis |
13809 | Gaza, umre veya hacdan geldiklerinde, yüksek bir yerde üç defa tekbir alırlar ve sonra, "Lâ ilâhe illallahu vahdehû lâ şerike leh, lehül mülkü ve lehül hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr" derler ve şu mealdeki duayı okurlardı. "Biz vazifeden dönüyoruz, Allah'a tövbe ediyoruz. Rabbımıza ibadet edip secde ediyor ve ona hamd ediyoruz. Allah vaadinde sadıktır. Kuluna yardım edip fırkaları hezimete uğratmıştır." | Ramuz el e-hadis, 539. sayfa, 6. hadis |
13995 | Menzilini (defi hacet yerini) temiz seçtiği gibi idrarda da dikkatliydiler. | Ramuz el e-hadis, 550. sayfa, 10. hadis |