Arama Sonuçları Zan iş

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/24894-Zan-is/180

NoHadis MetniKaynak
14408

İbn Abbâs (R) şöyle demtir: Ukâz, Mecenne ve Zu'l- Mecâz, Câhiliyet devrinde bir takım büyük çarşılar (yânî panayırlar) idi. İslâm devri olunca müslümânlar bu panayırlarda ticâret etmeyi günâh sayıp çekindiler. Bunun üzerine: (Hacc mevsimlerinde ticâretle) Rabbinizden ka­Zanç istemenizde üzerinize bir günâh yoktur" (ei-Bakara: 198) âyeti in­di. Bu âyetin sonundaki " Hacc mevsimlerinde" ziyâdesini İbn Abbâs, Kur'ân'dan olmak üzere okumuştur

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 4
14417

Ebû Hureyre(R)'den (şöyle demtir): Peygamber (S):

"İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelecek ki, o devirde ki ele geçir­diği malı halâldan mı, yoksa haramdan mı kaZandığına hiç aldırmaz" buyurmuştur

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 13
14421

Âe (R) şöyle demtir: Peygamber (S) şöyle buyurdu:

"Kadın, evinin yiyeceğinden, evinin geçimini bozucu olmayarak ik­ram ve infâk yaptığında, bu ikram ve infâkı sebebiyle kadın için bir ecr vardır. Bu malı kaZanması sebebiyle kocasına, (bunu muhafaza etmesi sebebiyle) bekçisine de bir o kadar sevâb vardır. Bunların bâ­zısının sevabı, öbürlerinin sevabından hiçbirşey eksiltmez

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 17
14422

Ebû Hureyre (R) şöyle demtir: Peygamber (S): "Ka­dın, kocasının kaZancından, kocasının emri olmaksızın infâk ettiği za­man, kocası için de yarı ücret vardır" buyurdu

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 18
14426

Âe (R) şöyle demtir: Ebû Bekr es-Sıddîk halîfe ya­pıldığı zaman şöyle dedi: Muhakkak ki benim kavmim, benim ka­Zanç cihetimin kendi ailemi geçindirmekten âciz olmadığım kat'îyetle bilmtir. Şimdi ise ben müslümânların iyle meşgul kılındım. Onun için bundan sonra Ebû Bekr ailesi şu Beytü'l-mâl'den yiyecek ve Ebû Bekr de müslümânların Beytü'1-mâli hesabına kaZanacaktır

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 22
14439

Ebû Hureyre(R)'den: Peygamber (S) şöyle buyurdu: "Muhakkak insanlara Öyle bir zaman gelecek ki, o vakit ki eline geçirdiği malı halâldan mı, yoksa haramdan mı kaZandığını düşünmeye­cektir"

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 35
14467

Ebû Mes'ûd, Ukbe ibnu Amr(R)'den (şöyle dem­tir): Rasûlullah (S) köpek bahâsından, zina kaZancından, kâhinlik üc­retinden nehyetti 

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 179
14468

Ebû Cuhayfe'nin oğlu Avn haber verip şöyle dem­tir: Ben babam Ebû Cuhayfe'nin kan alma tedavisi yapan bir köle satın aldığını gördüm. (Ebû Cuhayfe emretti de bunun âletleri kırıl­dı.) Ben babama bu kan alma âletlerinin kırılma sebebini sordum. Babam: Rasûlullah (S) kan alma bedelinden, köpek bedelinden, ka­dın kölenin (haram olan) kaZancından nehyetti. Ve yine Rasûlullah döğme yaptırana, ribâ yiyiciye, ribâ kaZancı yedincisine la'net etti; suret yapan musavvir kiye de la'net etti, dedi

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 180
14478

Ebû Yezîd Ma’n (ra) anlatıyor: Babam Yezîd, sadaka olarak dağıtmak için birkaç dinar ayırmış ve onları camide birinin yanına koymuştu. Ben de gelip onları aldım ve babamın yanına gittim. Bunun üzerine babam, “Vallahi (ben o paraları) sana vermek istememtim.” dedi. Babamın da bulunduğu bir ortamda durumu Resûlullah’a arz ettim. Resûlullah : Yezîd, sen niyetinle sevap kaZandın; Ma’n, sen de aldığın malı kaZandın, buyurdu.

B1422 Buhârî, Zekât, 15
14479

Cennetle müjdelenen on sahâbîden biri olan
Ebû İshâk Sa’d b. Vakkâs (ra) anlatıyor:
Veda Haccı senesinde Resûlullah, ağır hastalığım sebebiyle beni ziyarete
geldi. Ben:
–Yâ Resûlallah, hastalığımın ne kadar ilerlediğini görüyorsun. Ben zengin
biriyim ve bir kızımdan başka da mirasçım yok. Malımın üçte ikisini sadaka
olarak dağıtayım mı, dedim.
–Hayır, öyle yapma, buyurdu.
–Yarısını vasiyet edeyim, dedim. Peygamber yine:
–Hayır, dedi.
–Yâ Resûlallah, malımın üçte birini vasiyet edeyim mi, dedim.
–Evet, üçte biri yeterlidir, hatta üçte biri bile çoktur; zira mirasçılarını zengin
olarak bırakman, onları halka el açacak bir hâlde fakir bırakmandan daha
hayırlıdır. Allah rızasını gözeterek eşinin ağzına koyduğun lokmaya varıncaya
kadar, onlar için yaptığın her türlü harcamadan dolayı sevap kaZanırsın,
buyurdu. Bunun üzerine:
–Yâ Resûlallah, ashâb seninle Medine’ye dönerken ben Mekke’de kalacak
mıyım, diye sordum. Resûl-i Ekrem:
–Mekke’de kalmayacaksın, daha yaşayacak ve Allah rızası için iyi şeyler
yapmaya muvaffak olacak ve yükseleceksin. Allah’ın seni uzun ömürlü
kılmasını dilerim. (Senin fetihlerinle) Müslümanlar fayda görsün ve inkârcılar
zarara uğrasın. Yâ Rabbi, ashâbımın hicretlerini tamamla ve onları geriye
çevirme. Asıl zavallı olan Sa’d b. Havle’dir, buyurdu.
Mekke’de öldüğü için Resûlullah ona hep acırdı.
(

B1295 Buhârî, Cenâiz, 36; M4209 Müslim, Vasiyye, 5