| No | Hadis Metni | Kaynak |
| 9099 | Ben size öfkelenirim, sonra da üzüntü izhar ederim Sonra da şöyle dua ederim: Ben onlara nasıl öfkelendim ise, Sen onu onlar için rahmet bereket ve yakınlık et. Zira bunlar Benim ehlimdir. Ben onların nâsıhıyım. (Fenalıklarını istemem Yarabbi) | Ramuz el e-hadis, 144. sayfa, 1. hadis |
| 9105 | Şüphesiz ben bir kelime biliyorum ki, (Şu öfkeli adam) bunu söyleseydi elbette öfkeden ona gelen hal kendisinden giderdi. "Eûzübillâhimineşşeytânirracîm" ve ondan o hiddet gitti. (İki kişi birbirlerine kötü sözler söylemişler, birinin yüzü kızarmış damarları kabarmış idi) | Ramuz el e-hadis, 144. sayfa, 7. hadis |
| 9106 | Ben bir kelime biliyorum ki, bu kızgın kimse onu söylese idi gazabını giderirdi; "Allahümme innî eûzu bike mineşşeytanir racim." | Ramuz el e-hadis, 144. sayfa, 8. hadis |
| 9115 | Ben bir kelime biliyorum ki, kim onu hakkı ile söylerse Cehennem ona haram olur. O da, "Lâ ilâhe illallah" dır.(Hakkı meselesi haramdan kendisini koruması demektir.) | Ramuz el e-hadis, 145. sayfa, 9. hadis |
| 9125 | Ben öyle bir kelime bilirim ki, musibete uğrıyan adam söylerse, Allah ondan o musibeti kaldırır. Bu kardeşim (Yunus (a.s.)'ın sözüdür ki, (Balığın içinde) karanlıklarda şöyle nida etmişti: "Lâ ilâhe illâ ente, sübhâneke innî küntü minezzâlimîn." (Çok kimse selamete çıkmış. Ayeti kerimenin sonunda da "Böylece mü'minleri kurtarırız" buruyuruluyor.) | Ramuz el e-hadis, 147. sayfa, 2. hadis |
| 9130 | Bir kelime biliyorum. Bir mü'minin onu yürekten söylerse ona Cehennem haram olur. (Bu kelime-i şehadettir.) | Ramuz el e-hadis, 147. sayfa, 7. hadis |
| 9164 | Ben, Cennet bahçelerinde, Cennetin üstünde ve Cennetin alt tarafında birer köşke şu kimse için kefilim ki o: Haklı olduğu halde mücadeleyi terkeder, şaka için de olsa, yalanı söylemez ve insanlar için ahlakını güzelleştirir. | Ramuz el e-hadis, 152. sayfa, 6. hadis |
| 9190 | Allah Teaal Davud (a.s.)'a şöyle vahyetti: "Ey Davud, Dünyanın misali, köpeklerin üzerine toplanıp da sürüdükleri bir leşe benzer. Sen onlar gibi olup, onlarla beraber onu sürüklemeyi arzu eder misin? Ey Davud, güzel yemek, yumuşak elbise ve batıl şöhret, hem insanlar arasında (bu dünyada) ve hem de ahirette elde edilsin, bu asla olmaz." | Ramuz el e-hadis, 156. sayfa, 3. hadis |
| 9191 | Allah Teala İmran oğlu Musa (a.s.)'a şöyle vahyetti: "Ümmeti Muhammed (s.av) içinde öyle kimseler vardır ki; onlar her yüksek yerde veya bir vadide durduklarında "Lâ ilahe İllallah" diye şehadet getirirler. İşte onların mükafatları, Peygamberlerin mükafatları gibidir." | Ramuz el e-hadis, 156. sayfa, 4. hadis |
| 9192 | Allah teala Davud (a.s.)'a şöyle vahyetti: "Zalimlere söyle, Beni anmasınlar. Çünkü Ben, Beni zikredeni anarım, O zalimleri anmam ise kendilerini Rahmetimden uzaklaştırmam olur." | Ramuz el e-hadis, 156. sayfa, 5. hadis |