Arama Sonuçları yap ey

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/27164-yap-ey/310

NoHadis MetniKaynak
13462 Allah (z.c.hz.) şöyle buyurur: "Günah yapılıp da, onu affımın yanında büyük görene, gazablandığım gibi hiç kimseye gazablanmam. Eğer cezayı acele verici olsaydım veya acele etmek Benim şanımdan olsaydı, Rahmetimden ümit kesenlere cezayı acele verirdim. Eğer kullarıma merhamet etmeseydim bile, Benim huzurumda durmak kendilerini korkutanlara bundan dolayı Rahmet ederdim. Sevaplarını verirdim. Korktuklarından da emin ederdim."Ramuz el e-hadis, 513. sayfa, 11. hadis
13529 Efendimiz (s.a.v.) iri yapılı, azametli idi ve yüzü ayın ondördü gibi parlardı. Ortadan uzun, başı büyücek, saçı mutedil kıvırcık idi. Saçı bazen kulak yumuşağını geçer, rengi parlak, alnı geniş, kaşları ince ve gür idi. İki kaşı arasında bir damar gazab halinde kabarırdı. Burnu ince, hafif mukavves, sakalı sık, yanakları hafif, ağzı geniş, dişleri seyrek ve latif idi. Boynundan göbeğine hafif kıllı, boynu gümüş parlaklığında yapma bebek gibi, yapısı bedenlice ve endamlı idi. Göğsü karnı birdi. Göğsü geniş, omuzları açık, mafsalları ince, soyunduğunda bedeni nur gibi idi. Göğüs kemiğinden göbeğine kadar, tüyden ince bir hat bulunurdu. Meme ve karnında tüy yoktu. Kolları, omuzları ve göğsünün yukarı kısmı kıllı idi. Bilekleri uzun, avucu geniş, uzun saçları lüle gibi idi. El ve ayak parmakları etli, parmakları uzun, ayağının çukuru mutedil, üstü üzerinde su durmayacak derecede düzdü. Yürürken öne meyilli düz yürür, yürüyüşü mütevazı ve seri ve de yüksek bir yerden dökülen su gibi idi. Döndüğünde bütün vücudu ile dönerdi. Sükut halinde yere bakışı semaya nazarından fazla olurdu ve ekser bakışı mülahazalı idi. Yürürken ashabını önüne katardı. Karşılaşmada selamı ilk önce kendileri verirdi.Ramuz el e-hadis, 520. sayfa, 8. hadis
13551 Yemeklerin içinde ekmek tiridi ile, hurma, tereyağı ve keşten yapılmış tiridi severdi.Ramuz el e-hadis, 521. sayfa, 21. hadis
13589 Bir kimsenin leh veya aleyhinde dua yapmak istediklerinde (namazda) rükudan kalkınca dua ederlerdi.Ramuz el e-hadis, 524. sayfa, 8. hadis
13596 Yeni bir elbise giydiğinde onu gömlek, imame yahud rida diye adıyla anar sonra şöyle derlerdi: "Allahümme lekel hamdü, ente kesevtenîhi, es'elüke min hayrihî ve hayri mâ suni'a lehû, ve eûzubike min şerrihi ve şerri mâ suni'a lehû": (Allahım Hamd sana mahsustur. Bunu bana Sen giydirdin. Onun hayrını ve onunla yapılanın hayrını Senden niyaz ederim. Onun şerrinden ve onunla yapılan şeyin şerrinden de Sana sığınırım)Ramuz el e-hadis, 524. sayfa, 15. hadis
13628 Sürmeyi tek olarak çeker, tütsüyü de tek yapardı. (İstincayı da tek yapardı)Ramuz el e-hadis, 527. sayfa, 4. hadis
13689 Evden çıktıklarında şöyle dua ederlerdi: "Bismillahi tevekkeltü alellah, La havle vela kuvvete illa billah, Allahümme innî eûzubike en edılle ev udalle ev ezille ev üzelle ev azlime ev uzleme ev echele ev üchele aleyye ev ebğî ev yubğâ aleyye." (Bismillah, tevekkeltü alellah La havle vela kuvvete illa billah, dalalete düşmekten veya düşürülmekten, kaymaktan veya kaydırılmaktan, zulüm yapmaktan veya zulme uğramaktan cahillik etmekten veya edilmekten, taşkınlık etmekten veya edilmekten sana sığınırım.)Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 1. hadis
13802 Kendilerine bir heyet geldiğinde, güzel esvablarını giyerler ve ashabına da böyle yapmalarını söylerlerdi.Ramuz el e-hadis, 538. sayfa, 15. hadis
13854 En çok yaptıkları duaları şöyle idi: "Ya mukallibel kulûb, sebbit kalbî alâ dînike.": (ey kalbleri çeviren Rabbım, kalbimi dinine sabit kıl) Bu husus sorulduğunda şöyle demişlerdi: "Hiç bir kimse yoktur ki, kalbi Allahın parmaklarından iki parmak arasında olmasın. Allah kimi dilerse onu doğrultur, kimi de dilerse onu kaydırır.Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 8. hadis
13901 Zan ile iş yapmaz, bir kimsenin diğer bir kimse aleyhine lafını kabul etmezdi.Ramuz el e-hadis, 545. sayfa, 9. hadis