Arama Sonuçları senin üzerine

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/27191-senin-uzerine/20

NoHadis MetniKaynak
11407 Allah (zc.hz)'nin senin elinde bir adama hidayet vermesi, senin için güneşin üzerine doğup battığı her şeyden daha hayırlıdır.Ramuz el e-hadis, 344. sayfa, 12. hadis
11539 Eğer sana İsrafil (a.s.), Cebrail (a.s.), Mikail (a.s.) ve Hamele-i Arş, aralarında Ben de olduğum halde dua etseydik, sen ancak senin için yazılan kadınla evlenirdin. (Ashabdan bir zatın Peygamberimize bir kadını almak istiyorum "dua et" demesi üzerine bu hadis varid olmuştur.)Ramuz el e-hadis, 357. sayfa, 9. hadis
11606 Adem oğlunun üzerine gelen hiçbir gün yoktur ki, o günde bir münadi şöyle seslenmesin: "Ey Adem oğlu! Ben yeni bir mahlukum. Yarın ben senin üzerine şahidim. Bende hayır işle ki yarın lehine şehadet edeyim. Eğer ben geçersem beni artık göremeyeceksin." Gece de bunun gibi söyler. (Lisanı hal ile ihtarda bulunuyor)Ramuz el e-hadis, 363. sayfa, 9. hadis
12844 Yazık zenginlere fakirlerden dolayı. Kıyamet gününde o fakirler derler ki: "Ya Rabbi senin bizim için onların mallarında kendilerine farz kıldığın haklarımızda cimrilik ettiler, esirgediler." Bunun üzerine Allah Teala şöyle buyurur: "İzzetim ve Celalim Hakkı için sizi yaklaştıracağım onları ise uzaklaştıracağım."Ramuz el e-hadis, 461. sayfa, 9. hadis
12862 Bir adam dedi ki: "Ya Resulallah ben edeb yerime elledim ve de namaz kıldım." Bunun üzerine Resulullah; zararı yok o senin bir azandır buyurdu.Ramuz el e-hadis, 463. sayfa, 6. hadis
13236 Ya Ebu Zer Ben seni zayıf görüyorum. Halbuki Ben kendim için sevdiğimi senin içinde severim. Sakın iki kişiye emir olma ve yetim malını üzerine alma.Ramuz el e-hadis, 492. sayfa, 11. hadis
13570 Bedir ve Rıdvan bi'atında bulunan bir kimsenin cenazesi getirildiğinde, onun üzerine dokuz tekbir alırdı. Fakat Bedir'de bulunup da Rıdvan biatında bulunmamış, yahut da biatı Rıdvan'da bulunup da Bedir'de bulunmamış bir kimse getirildiğinde, onun üzerine yedi tekbir alırdı. Ne Bedir, ne de Bi'atı Rıdvan'da bulunmayan kimsenin cenazesi getirildiğinde ise onun üzerine dört tekbir alırlardı.Ramuz el e-hadis, 523. sayfa, 1. hadis
13594 Sefer murad ettiklerinde: "Allahümme bike asûlü ve bike ehûlü ve bike esîru": (Allahım ancak seninle galebe ederim, seninle korunurum ve senin yardımınla düşman üzerine yürürüm) buyururlardı.Ramuz el e-hadis, 524. sayfa, 13. hadis
14221

Ebû Yezîd Ma`n İbni Yezîd İbni Ahnes radıyallahu anhüm -Ma`n de, babası Yezîd de, dedesi Ahnes de sahâbîdir- şöyle dedi:

Babam Yezîd sadaka vermek üzere yanına birkaç dinar aldı ve onları Mescid-i Nebevî de oturan birinin yanına koydu. Ben Mescid’e uğrayarak paraları aldım ve babama götürdüm.

Babam:

Vallâhi ben onları sen alasın diye bırakmamıştım deyince, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in yanına giderek durumu arzettim.

Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle buyurdu:

“Yezîd! Sen niyet ettiğin sadaka sevabını kazandın. Ma`n! Aldığın para da senindir.”
Buhârî, Zekât 15. Ayrıca bk. Dârîmî, Zekât 14; Ahmed İbni Hanbel, Müsned, III, 470
14228

Ebû Abdurrahman Abdullah İbni Ömer İbni’l-Hattâb radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken dinlediğini söylemiştir:

“Sizden önce yaşayanlardan üç kişi bir yolculuğa çıktılar. Akşam olunca, yatıp uyumak üzere bir mağaraya girdiler. Fakat dağdan kopan bir kaya mağaranın ağzını kapattı. Bunun üzerine birbirlerine:

— Yaptığınız iyilikleri anlatarak Allah’a dua etmekten başka sizi bu kayadan

hiçbir şey kurtaramaz, dediler.

İçlerinden biri söze başlayarak:

—Allahım! Benim çok yaşlı bir annemle babam vardı. Onlar yemeklerini yemeden çoluk çocuğuma ve hizmetçilerime bir şey yedirip içirmezdim. Birgün hayvanlara yem bulmak üzere evden ayrıldım; onlar uyumadan önce de dönemedim. Eve gelir gelmez hayvanları sağıp sütlerini annemle babama götürdüğümde, baktım ki ikisi de uyumuş. Onları uyandırmak istemediğim gibi, onlardan önce ev halkının ve hizmetkârların bir şey yiyip içmesini de uygun görmedim. Süt kabı elimde şafak atana kadar uyanmalarını bekledim. Çocuklar etrafımda açlıktan sızlanıp duruyorlardı. Nihayet uyanıp sütlerini içtiler.

Rabbim! Şayet ben bunu senin rızânı kazanmak için yapmışsam, şu kaya sıkıntısını başımızdan al! diye yalvardı. Kaya biraz aralandı; fakat çıkılacak gibi değildi.

Bir diğeri söze başladı:

—Allahım! Amcamın bir kızı vardı. Onu herkesten çok seviyordum. (Bir başka rivayete göre: Bir erkek bir kadını ne kadar severse, ben de onu o kadar seviyordum). Ona sahip olmak istedim. Fakat o arzu etmedi. Bir yıl kıtlık olmuştu. Amcamın kızı çıkıp geldi. Kendisini bana teslim etmek şartıyla ona 120 altın verdim. Kabul etti. Ona sahip olacağım zaman (bir başka rivâyete göre: Cinsî münasebete başlayacağım zaman) dedi ki: Allah’tan kork! Dinin uygun görmediği bir yolla beni elde etme! En çok sevip arzu ettiğim o olduğu halde kendisinden uzaklaştım, verdiğim altınları da geri almadım.

Allahım! Eğer ben bu işi senin rızânı kazanmak için yapmışsam, başımızdaki sıkıntıyı uzaklaştır, diye yalvardı. Kaya biraz daha açıldı; fakat yine çıkılacak gibi değildi.

Üçüncü adam da:

—Allahım! Vaktiyle ben birçok işçi tuttum. Parasını almadan giden biri dışında hepsinin ücretini verdim. Ücretini almadan giden adamın parasını çalıştırdım. Bu paradan büyük bir servet türedi. Birgün bu adam çıkageldi. Bana: —Ey Allah kulu! Ücretimi ver, dedi. Ben de ona:

—Şu gördüğün develer, sığırlar, koyunlar ve köleler senin ücretinden türedi, dedim. Adamcağız:

—Ey Allah kulu! Benimle alay etme, deyince, seninle alay etmiyorum, diye cevap verdim. Bunun üzerine o, geride bir tek şey bırakmadan hepsini önüne katıp götürdü.

Rabbim! Eğer bu işi sırf senin rızânı kazanmak için yapmışsam, içinde bulunduğumuz sıkıntıdan bizi kurtar, diye yalvardı. Mağaranın ağzını tıkayan kaya iyice açıldı; onlar da çıkıp gittiler.

Buhârî, Büyû` 98, İcâre 12, Hars ve’l-müzârea 13, Enbiyâ’ 53, Edeb 5; Müslim, Zikir 100