Arama Sonuçları nun

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/30000-nun/1240

NoHadis MetniKaynak
13495 Kahinlerin birinden bir adam gelecek de, Kur'an'ı Kerim'i bir okutma okutacak ki, ondan sonra onun kadar okutan olmayacak.Ramuz el e-hadis, 518. sayfa, 1. hadis
13496 Ümmetimde iki adam olacak. Birisi "Vehb"dir ki, Allah ona bahşedecektir. Diğeri ise "ğaylan"dır. Onun bu ümmet üzerine olan fitnesi şeytanın fitnesinden eşed olacaktır.Ramuz el e-hadis, 518. sayfa, 2. hadis
13527 Mübarek ağızları geniş, gözünün beyazı hafif kırmızımsı idi ve ökçeleri de kaba etli değildi.Ramuz el e-hadis, 520. sayfa, 6. hadis
13529 Efendimiz (s.a.v.) iri yapılı, azametli idi ve yüzü ayın ondördü gibi parlardı. Ortadan uzun, başı büyücek, saçı mutedil kıvırcık idi. Saçı bazen kulak yumuşağını geçer, rengi parlak, alnı geniş, kaşları ince ve gür idi. İki kaşı arasında bir damar gazab halinde kabarırdı. Burnu ince, hafif mukavves, sakalı sık, yanakları hafif, ağzı geniş, dişleri seyrek ve latif idi. Boynundan göbeğine hafif kıllı, boynu gümüş parlaklığında yapma bebek gibi, yapısı bedenlice ve endamlı idi. Göğsü karnı birdi. Göğsü geniş, omuzları açık, mafsalları ince, soyunduğunda bedeni nur gibi idi. Göğüs kemiğinden göbeğine kadar, tüyden ince bir hat bulunurdu. Meme ve karnında tüy yoktu. Kolları, omuzları ve göğsünün yukarı kısmı kıllı idi. Bilekleri uzun, avucu geniş, uzun saçları lüle gibi idi. El ve ayak parmakları etli, parmakları uzun, ayağının çukuru mutedil, üstü üzerinde su durmayacak derecede düzdü. Yürürken öne meyilli düz yürür, yürüyüşü mütevazı ve seri ve de yüksek bir yerden dökülen su gibi idi. Döndüğünde bütün vücudu ile dönerdi. Sükut halinde yere bakışı semaya nazarından fazla olurdu ve ekser bakışı mülahazalı idi. Yürürken ashabını önüne katardı. Karşılaşmada selamı ilk önce kendileri verirdi.Ramuz el e-hadis, 520. sayfa, 8. hadis
13540 Koyunun en ziyade ön kısmını severlerdi.Ramuz el e-hadis, 521. sayfa, 10. hadis
13541 Koyunun kol kısmının etini ısırıp yemesini severlerdi.Ramuz el e-hadis, 521. sayfa, 11. hadis
13560 Kendisine ganimet geldiğinde, gününde taksim eder, bekara bir, evliye iki pay verirlerdi.Ramuz el e-hadis, 522. sayfa, 6. hadis
13564 Kendilerini mesrur edecek bir işle karşılaştıklarında şöyle buyururlardı: "Elhamdülillâhillezî bi ni'metihî tetümmüs salihâti": (Hamd o Allah'a mahsustur ki, iyilikler ancak onun nimeti ile tamam olur) Kendileri hoşlanmadığı bir şeyle karşılaştıklarında ise şöyle buyururlardı: "Elhamdülillâhi ala külli halin." (Her durumda Hamd Allah'a mahsustur.)Ramuz el e-hadis, 522. sayfa, 10. hadis
13568 Bir yemek getirildiğinde önünden yer. Hurma getirildiğinde veya (meyvada) eli cevelan ederdi.Ramuz el e-hadis, 522. sayfa, 14. hadis
13569 Turfanda hurma (meyva) getirildiğinde gözlerine ve dudaklarına kor ve: "Yarabbi bize evvelini gösterdiğin gibi onun sonunu da göster" buyurur, sonra onu yanlarında bulunan çocuklara verirlerdi.Ramuz el e-hadis, 522. sayfa, 15. hadis