No | Hadis Metni | Kaynak |
11345 | İnSana vâiz olarak ölüm, zenginlik olarak da yakîn (kuvvetli iman) kafidir. | Ramuz el e-hadis, 340. sayfa, 6. hadis |
11348 | İnSana ilim cihetinden Allah korkusu yeter. kişiye cahillik bakımından da kendini beğenmesi yeter. | Ramuz el e-hadis, 340. sayfa, 9. hadis |
11455 | Cin gecesinde Sure-i Rahman'ı cinlere okudum. Sizden iyi karşıladılar ve her "Febi eyyi âlâi Rabbi kümâ tükezzibân" kavline geldiğimde dediler ki: "Haşa! Senin nimetlerinden hiç bir şeyi tekzib etmiyoruz. Hamd olsun Sana ey Rabbimiz." | Ramuz el e-hadis, 348. sayfa, 8. hadis |
11489 | Allah, aklı yarattığında ona şöyle buyurdu: "Gel", o da geldi. Sonra ona buyurdu: "Git", o da gitti. Sonra ona buyurdu. "Otur", o da oturdu. Sonra ona buyurdu: "Konuş", o da konuştu. Sonra ona buyurdu: "Sus", o da sustu. Sonra buyurdu ki: "Bana senden sevgili ve daha kerim olan bir mahluk yaratmadım. Seninle tanınırım, seninle Hamd edilirim, seninle itaat olunurum, Seninle alırım, seninle veririm. Seni hesaba çeker, muhatab ederim. Sevab Sana, ceza da Sana. Sana en büyük ikram da "Sabır" dır." | Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 3. hadis |
11617 | Esas düşmanın, seni öldürünce seni Cennete sokan veya onu öldürdüğünde Sana nur kazandıran kimse değildir. Lakin asıl düşmanın iki yanın arasındaki kendi nefsin, yatağında seninle yatan ailen, sulbünden olan evladındır. İşte bunlar senin düşmanlarının en büyüğüdür. | Ramuz el e-hadis, 364. sayfa, 9. hadis |
11853 | Hiç bir kul yoktur ki, din kardeşini Allah için ziyarete gelsin de, semadan bir melek: "Hoş ettin ve Cennet Sana helal oldu" demesin. Aziz ve Celil olan Allah arşının melekutunda şöyle buyurur: "Kulum Beni ziyarete geldi. Bana onu ağırlamak düşer ve onun mükafatı da Cennetten başka ziyafetlik olamaz." | Ramuz el e-hadis, 384. sayfa, 3. hadis |
11855 | Bir müslüman yoktur ki, bir mü'min kardeşine gıyaben dua etsin de, bir melek, Sana da bir o kadar" demesin. | Ramuz el e-hadis, 384. sayfa, 5. hadis |
11885 | Bir mü'minin kalbine sürur vermiş bir mü'min yoktur ki, o sürurdan Allah, Allah'a ibadet eden, Onu temcid eden, Onu tevhid eden bir melek yaratmasın. Bu mü'min kabrine girince o, mü'mine verdiği sürur gelir ve "beni tanıdın mı?" der o da: "Sen kimsin?" der. O da şöyle cevap verir: "Ben filana verdiğin sürurum. Ben bugün senin yanlızlığında enîsin olacağım, suallerine yardım edeceğim ve Sana o sabit sözü unutturmayacağım, mahşerde seninle beraber olacağım. Rabbına senin için şefaatta bulunacağım ve Cennette de yerini Sana göstereceğim." | Ramuz el e-hadis, 387. sayfa, 2. hadis |
11916 | Seni Beni dinlemene, Sana sabaha çıktığında ve akşama ulaştığında şöyle söylemeni tavsiye etmeme ne mani oluyor? "Ya hayyu ya kayyum, birahmetike esteğîsu aslih lî ve şe'nî küllihî ve lâ tekilnî ilâ nefsî tarfete aynin" (Ya Hayyu ya Kayyum Rahmetinden istimdad ederim. Bütün işimi islah et ve beni göz açıp kapayacak kadar bir zaman bile nefsime bırakma) | Ramuz el e-hadis, 389. sayfa, 9. hadis |
11955 | Merhaba Sana ey Beytullah. Ne büyüksün ve hürmetin ne büyüktür. Lakin hiç şüphe yok ki, mü'min, Allah indinde senden daha muhteremdir. | Ramuz el e-hadis, 392. sayfa, 12. hadis |