No | Hadis Metni | Kaynak |
11486 | Cebrail (a.s.) Bana gözükmeye başladıktan sonra hiç bir taş veYa ağaç geçmezdim ki, Bana "Esselâmü Aleyke Yâ Resulallah." demiş olmasın. | Ramuz el e-hadis, 352. sayfa, 8. hadis |
11487 | İbrahim Halilullah (a.s.) "Menâsike" (Hacda) gelince şeytan ona Cemre-i Akabe Yanında zahir oldu. O da ona yedi tane taş attı. Şeytan orada battı gibi oldu. Sonra ikinci cemre Yanında göründü. O da ona yedi taş daha attı. Öyle ki o, yere battı gibi oldu. Sonra üçüncü cemre Yanında ona gene göründü. Ona yedi taş daha attı. O da yine battı gibi oldu. (ve bu, hac menasikinden oldu.) | Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 1. hadis |
11488 | Nuh (a.s.)'ı Allah kavmine Peygamber olarak gönderdiğinde o, iki yüz elli Yaşında idi. Dokuzyüz elli sene kavmi arasında Yaşadı. ve tufandan sonra da ikiyüz elli sene daha Yaşadı. Melekül Mevt ona geldiğinde dedi ki: "Ey Nuh (a.s.) ey Peygamberlerin en büyüğü, ey uzun ömürlü ve ey duası kabul olan! DünYayı nasıl gördün?" Buyurdu ki: "Şu adam gibi ki, kendisine iki kapısı olan bir ev Yapılmışta, birinden girmiş diğerinden çıkmıştır." | Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 2. hadis |
11489 | Allah, aklı Yarattığında ona şöyle buyurdu: "Gel", o da geldi. Sonra ona buyurdu: "Git", o da gitti. Sonra ona buyurdu. "Otur", o da oturdu. Sonra ona buyurdu: "Konuş", o da konuştu. Sonra ona buyurdu: "Sus", o da sustu. Sonra buyurdu ki: "Bana senden sevgili ve daha kerim olan bir mahluk Yaratmadım. Seninle tanınırım, seninle Hamd edilirim, seninle itaat olunurum, Seninle alırım, seninle veririm. Seni hesaba çeker, muhatab ederim. Sevab sana, ceza da sana. Sana en büyük ikram da "Sabır" dır." | Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 3. hadis |
11497 | Sakınmak, kaderden kurtulmaYa fayda vermez. Lakin dua fayda eder. Başa gelene de henüz gelmiyene de. Şu halde ey Allah'ın kulları, duaYa sarılın. | Ramuz el e-hadis, 354. sayfa, 3. hadis |
11499 | Zaman, şiddetten başka bir şeyi artırmaz. İnsanlarda da hasislik artar ve kıYamet de şerirlerden başkası üzerine kopmaz. | Ramuz el e-hadis, 354. sayfa, 5. hadis |
11500 | (İmamları) hidayette ve hidayete götürücü olduğu müddetçe, kendileri sapık ve saptırıcı olsa da, ümmet asla helak olmaYacaktır. Bu ümmet imamları hidayette ve hidayete götürücü olduğu sürece, kendileri sapık ve kötülük Yapıcı olsa da asla helak olmaYacaktır. | Ramuz el e-hadis, 354. sayfa, 6. hadis |
11502 | Birbirinizi sevmedikçe hiç bir vakit iman etmiş olmazsınız. Size birbirinizi seveceğiniz bir yol göstereyim. Aranızda selamı ifşa ediniz. Nefsim yed-i kudretinde olana yemin ederim ki, birbirinize merhamet etmedikçe Cennete giremezsiniz. Dediler ki; "Ya Resulallah, hepimiz merhametliyiz." Buyurdu ki: "Bu hasseten birinizin Rahmetiyle olmaz. Lakin umumi rahmet, umumi rahmet. | Ramuz el e-hadis, 354. sayfa, 8. hadis |
11503 | İçki içmedikçe, kul, dininde genişlik görmekte devam eder. İçki içerse, Allah ondan perdesini yırtar ve şeytan onun velisi, kulağı, gözü ve her şerre sevkeden ve her hayırdan geri bırakan aYağı olur. | Ramuz el e-hadis, 354. sayfa, 9. hadis |
11504 | Arz, Halilurrahman İbrahim (a.s.) sıfatında kırk kişiden hâli kalmaz. Bunların hürmetine sulanırsınız ve bunların hürmetine Yardım görürsünüz. Bunlardan biri öldümü, yerine Allah bir bedel gönderir. | Ramuz el e-hadis, 354. sayfa, 10. hadis |