No | Hadis Metni | Kaynak |
13790 | Yemek bittikten sonra şu duayı ederlerdi: "Allahım Hamd Sana mahsustur. Yedirdin içirdin, doyurdun, suYa kandırdın. Nimetine nankörlük edilmeksizin ve nimetin terkedilmeksizin ve Senin nimetinden müstağni kılınmaksızın Hamd ancak Sana mahsustur. | Ramuz el e-hadis, 538. sayfa, 3. hadis |
13802 | Kendilerine bir heyet geldiğinde, güzel esvablarını giyerler ve ashabına da böyle Yapmalarını söylerlerdi. | Ramuz el e-hadis, 538. sayfa, 15. hadis |
13803 | Seferden geldiklerinde, evvela mescide gelir iki rikat namaz kılarlar, sonra Fatıma (r.a)'Ya uğrarlar ve sonra hanımlarına giderlerdi. | Ramuz el e-hadis, 538. sayfa, 16. hadis |
13809 | Gaza, umre veYa hacdan geldiklerinde, yüksek bir yerde üç defa tekbir alırlar ve sonra, "Lâ ilâhe illallahu vahdehû lâ şerike leh, lehül mülkü ve lehül hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr" derler ve şu mealdeki duayı okurlardı. "Biz vazifeden dönüyoruz, Allah'a tövbe ediyoruz. Rabbımıza ibadet edip secde ediyor ve ona hamd ediyoruz. Allah vaadinde sadıktır. Kuluna Yardım edip fırkaları hezimete uğratmıştır." | Ramuz el e-hadis, 539. sayfa, 6. hadis |
13815 | Rükua veYa secdeye vardıklarında şöyle derlerdi: "Subhâneke ve bi hamdike estağfiruke ve etûbu ileyke." | Ramuz el e-hadis, 539. sayfa, 12. hadis |
13818 | Bir şeye canları sıkıldığında şöyle derlerdi: "Ya hayyu Ya kayyum, bi Rahmetike estağîsu." (Ey hay ve kayyum olan Allah, Rahmetinden istimdad ederim.) | Ramuz el e-hadis, 540. sayfa, 2. hadis |
13821 | Ashabından bir kimse ile karşılaştığında o kalkınca kendileri de kalkardı. ve o şahıs gidinceye kadar kendileri ayrılmazlardı. Ashabından biri ile karşılaştığında elini eline alır, o şahıs bırakmadıkça kendileri elini bırakmazlardı. Ashabından biri ile karşılaştığında kulağına bir şey söylemek isterse ona Yaklaşır, o kişi ayrılmadıkça kendileri ondan ayrılmazlardı. | Ramuz el e-hadis, 540. sayfa, 5. hadis |
13826 | Cehennemin zikredildiği ayet geçince: "Yazık Cehennem ehline" der ve Cehennemden Allah'a sığınırdı. | Ramuz el e-hadis, 540. sayfa, 10. hadis |
13827 | Kabristana gidince şöyle selam verirlerdi: "Esselamü aleyküm ehled diyâr. Minel mü'minîne vel mü'minât vessâlihîne vessalihât ve innâ inşâallahü bikum lâhikûn." | Ramuz el e-hadis, 540. sayfa, 11. hadis |
13834 | Ya hastalık veYa bir sebeble gece teheccüd kılamayınca, gündüz on iki rek'at namaz kılarlardı. | Ramuz el e-hadis, 541. sayfa, 4. hadis |