No | Hadis Metni | Kaynak |
11480 | Allah Teala Cenneti yarattığında Cebrail (a.s.)'a şöyle buyurdu: "Git ona bak." O da gitti, baktı, sonra geldi, dedi ki: "Ya Rabbi! İzzetin hakkı için bunu duyup da girmiyen kalmaz." Sonra Allah Teala onun etrafını hoşa gitmeyen şeylerle çevirdi. Sonra buyurdu: "Ya Cebrail (a.s.) git ona bak." O da gitti, baktı, sonra geldi ve dedi ki: "Ya Rabbi! İzzetin hakkı için muhakkak ki ben ona kimsenin girememesinden korkarım." Vaktaki Allah Cehennemi yarattı, şöyle buyurdu: "Ey Cebrail (a.s.) git ona bak." O da gitti, baktı, sonra geldi, şöyle dedi: "İzzetin hakkı için onu duyup da giren hiç bir kimse olmaz." O zaman Allah, Cehennemin etrafını hoşa giden şeylerle çevirdi. Sonra buyurdu ki; "Ya Cebrail (a.s.) git ona bak." O da ona baktı ve şöyle dedi: "Ya Rabbi! İzzetin hakkı için muhakkak ki ona girmiyen hiç kimsenin kalmıyacağından korkarım." | Ramuz el e-hadis, 352. sayfa, 2. hadis |
11481 | Allah, Adem (a.s.)'ın bedenini yaratıp bıraktıktan sonra iblis dolaşıp ona bakmaya başladı. Vaktaki onu içi boş gördü, "Bu kendine sahip olamaz, benim için kolay ele geçirilebilir bir yaratık" dedi. | Ramuz el e-hadis, 352. sayfa, 3. hadis |
11484 | Allah (z.c.hz.) And Cennetini yarattığında -ki o eliyle yarattıklarındandır- şöyle buyurdu: "Konuş." O da: "Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resulallah. Mü'minler felah buldu. Bana girenler de felah buldu. Cehenneme girenler de bedbaht oldu." dedi. | Ramuz el e-hadis, 352. sayfa, 6. hadis |
11489 | Allah, aklı yarattığında ona şöyle buyurdu: "Gel", o da geldi. Sonra ona buyurdu: "Git", o da gitti. Sonra ona buyurdu. "Otur", o da oturdu. Sonra ona buyurdu: "Konuş", o da konuştu. Sonra ona buyurdu: "Sus", o da sustu. Sonra buyurdu ki: "Bana senden sevgili ve daha kerim olan bir mahluk yaratmadım. Seninle tanınırım, seninle Hamd edilirim, seninle itaat olunurum, Seninle alırım, seninle veririm. Seni hesaba çeker, muhatab ederim. Sevab sana, ceza da sana. Sana en büyük ikram da "Sabır" dır." | Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 3. hadis |
11493 | Allah (z.c.hz.) Musa (a.s.) ile konuştuktan sonra O, on fersah mesafeden, karanlık, gecede kaya üzerindeki karıncanın yürüyüşünü görür oldu. | Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 7. hadis |
11503 | İçki içmedikçe, kul, dininde genişlik görmekte devam eder. İçki içerse, Allah ondan perdesini yırtar ve şeytan onun velisi, kulağı, gözü ve her şerre sevkeden ve her hayırdan geri bırakan ayağı olur. | Ramuz el e-hadis, 354. sayfa, 9. hadis |
11505 | Hilafet, amcam Abbas'ın neslinden gitmez. onu deccala teslim etmedikçe, (Vaktini bulasıya kadar) | Ramuz el e-hadis, 354. sayfa, 11. hadis |
11529 | Bir adam gündüz oruç tutsa ve gece ibadet etse, Allah onu, yine niyetine göre haşreder. Ya Cennete, ya Cehenneme. | Ramuz el e-hadis, 356. sayfa, 10. hadis |
11530 | Bir sadaka yetmiş bin kişinin elinden geçse, en sonu ile en evvelinin sevabı aynı olur. | Ramuz el e-hadis, 356. sayfa, 11. hadis |
11538 | Eğer Allah (z.c.hz)'ni hakkıyla tanısaydınız denizler üzerinde yürür ve duanızla dağlar oynardı. Allah'dan hakkıyla korksaydınız cehilsiz ilme nail olurdunuz. Lakin bu hadde kimse erişmemiştir. denildi ki: "Ya Resulallah sen de mi?" Buyurdu ki: "Bende; Allah azze ve celle bütün işlerinin bir kimsenin anlayabilmesinden daha büyük değil midir? (onun zatının ve işlerinin künhüne erişilemez.) | Ramuz el e-hadis, 357. sayfa, 8. hadis |