No | Hadis Metni | Kaynak |
8433 | Şeytan kaçtı mı? Şeytan kaçtı mı? Şeytan kaçtı mı? Ya Ömer (r.a.). Kur'an'ın hepsi (haktır, kâfidir ve şafidir) gerçektir. mağfiret azaba dönüştürülmedikçe, helâli haram, haramı da helâl kılmadıkça. | Ramuz el e-hadis, 84. sayfa, 13. hadis |
8497 | Allah (z.c.hz) Şabanın onbeşinci gecesinde (Berat gecesi) bütün halkı mağfiret eder. Müşrik ile Müşahin (Din kardeşine karşı bozuk yürek taşıyan)'ı etmez. | Ramuz el e-hadis, 90. sayfa, 2. hadis |
8516 | Allah (z.c.hz.) ve melekleri ön safa salât eder. Ve müezzin sesinin uzandığı saha kadar mağfirete mazhar edilir. Ve onu canlı, cansız bütün mahlûkat tasdik eder. Ve namaz kılanlarınızın ecri kadar ona da (müezzin) ayrıca mükâfat verilir. | Ramuz el e-hadis, 91. sayfa, 2. hadis |
8579 | Ameller Perşembe ve Cuma günleri Allah'a arzolunur. Herkes mağfiret olunur. Şirk edenler kalır. Aralarında geçimsiz olanlar da, barışıncaya kadar, bırakılır. (ondan sonra mağfiret ederim buyuruyor Cenabı Hak.) | Ramuz el e-hadis, 96. sayfa, 1. hadis |
8673 | Kul bir günah yapar, sonra bunu hatırladıkça üzülür. onun bu üzüntüsü üzerine Allah, namaz ve oruç gibi, ona kefaret olacak bir amel yapmadan kendisini mağfiret eder. | Ramuz el e-hadis, 103. sayfa, 14. hadis |
8681 | Kul hasta olur, kalbi rikkat kesbeder. Günahlarını hatırlar, sinek kadar yaş döker. Bunun yüzü suyu hürmetine kendisine mağfiret olunur. Eğer kalkarsa günahlarından sıyrılıp kalkar. Ölürse mağfiret olunur. | Ramuz el e-hadis, 104. sayfa, 7. hadis |
8736 | Melekler, sizlerden birine namaz kıldığı yerden ayrılıncaya kadar istiğfar eder; bir uygunsuzluk yapmadıkça. Ve "Allah'ım ona mağfiret et, rahmet et." diye dua ederler. | Ramuz el e-hadis, 108. sayfa, 8. hadis |
8846 | Ümmetim, ümmeti merhumedir. mağfiret olunmuştur. Allah Tealâ dünyadaki sıkıntıları onlara kefaret kılmıştır. Kıyamet günü gelince müslümanlardan her bir kimseye yahudi veya nasraniden bir fidye verilir. Ve kendine denir ki: "Bu ateşten senin fidyendir." | Ramuz el e-hadis, 117. sayfa, 9. hadis |
8856 | Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. o esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. o zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." o zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz." | Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis |
8866 | Mü'mine ilk hediye, cenazesine iştirak edenlerin mağfireti olur. | Ramuz el e-hadis, 120. sayfa, 7. hadis |