No | Hadis Metni | Kaynak |
8678 | Kul bir çok zamanlar, bir çok zamanlar, bir çok zamanlar müslüman yaşar. Fakat sonunda Allah'ın gazabına uğrayabilir. Yine, ömrünü hep küfürle geçirir. Fakat sonunda Allah'ın Rahmetine uğrayabilir. Kim ki herkese gıybet ederek ve fena lâkap takarak ölürse, kıyamette, burnu ile iki dudağı arasına damga vurulur. | Ramuz el e-hadis, 104. sayfa, 4. hadis |
8680 | Kulun, eğer azmi, meramı (tasası) dünya olursa, Allah onun meşgalesini, ihtiyacını açar, yayar. Ve ihtiyacını iki gözü arasına koyar. Akşam yatar fakir, sabah kalkar fakir. Eğer, azmi ve meramı ahiret olursa, Allah onun meşgalesini toplar. İhtiyacını kaldırır. Zenginliği kalbine verir. Zengin yatar zengin kalkar. | Ramuz el e-hadis, 104. sayfa, 6. hadis |
8686 | Mü'min kul Allah'a dua eder, Allah (z.c.hz.) Cibril (a.s.)'a der ki: "İstediğini yapma. Ben onun sesini seviyorum." Facir dua ettiğinde ise: "Ya Cibril (a.s.)! Hacetini yap. Çünkü ben onun sesini sevmiyorum" buyurur. | Ramuz el e-hadis, 105. sayfa, 1. hadis |
8703 | Kafir, bir iş hususunda Allah'a dua eder, hemen yerine getirilir. Mü'min dua eder, hemen yerine getirilmez. Melâike bundan endişeye düşer. Allah buyurur ki: "Ben kâfire icabet ettim. Şunun için ki, Ben kâfire ve sesine gazab ederim. Benden duasını kessin ve Beni anmasın diye veririm. Mü'mine gelince, ağır davranırım. Benden ve Beni zikretmesinden kesilmesin diye. Çünkü Ben onu ve onun tazarruunu severim." | Ramuz el e-hadis, 105. sayfa, 18. hadis |
8707 | Hiç şüphe yok ki, Kerim oğlu, Kerim oğlu, Kerim oğlu Kerim, İbrahim (a.s.) oğlu, İshak (a.s.) Yakup (a.s.) oğlu, Yusuf (a.s.) dır. Eğer Ben onun kadar hapiste olsaydım, son davete icabet ederdim. Rahmet Lut (a.s.) üzerine olsun ki, "Kuvvetli bir duvar (sığınak) bulsaydım ona sığınırdım" dedi. Ondan sonra Allah, Nebilerini bu hale düşürmedi, kavimlerine hâkim gönderdi. | Ramuz el e-hadis, 106. sayfa, 3. hadis |
8718 | Mü'mine hastalık gelip, Allah onu iyi ettiğinde, bu müminin günahlarına kefaret ve ilerisi için ders olur. Münafık ise, hasta olup iyi olduğunda, bağlanıp salıverilen deva gibi kalkar. O niçin bağlandığını ve niçin salıverildiğini bilmez. | Ramuz el e-hadis, 107. sayfa, 2. hadis |
8720 | Allah uğrunda birbirlerini sevenler, Arşı Alânın gölgesinden başka gölge olmayan bir zamanda (kıyamette) onun altında gölgelenir. Diğer insanlar korkar, onlar korkmazlar. Diğer insanlar dehşette kalır, onlar kalmazlar. | Ramuz el e-hadis, 107. sayfa, 4. hadis |
8724 | Cennetlik bir kadının baldırının beyazlığı, yetmiş kat elbise altından bile görünür. Hatta içindeki iliği dahi görülür. Allah (z.c.hz.) bunu "yakutla" teşbih etti, oradan anlayın. Yakut öyle bir taştır ki, içinden bir iplik geçirsen onu görürsün. | Ramuz el e-hadis, 107. sayfa, 8. hadis |
8754 | Nezir iki türlüdür: Allah için olanın kefareti, onu ödemektir. Şeytan için olanın ise, vefası yoktur. Bunun için yemin etmiş olsa bile kefaret vermez. (tevbe gerekir) | Ramuz el e-hadis, 109. sayfa, 11. hadis |
8771 | İblis, Âdem (a.s.)'ı içi boş görünce yemin etti ki: "Yaşadığı müddetçe onun içinden çıkmam." Allah da yemin etti ki: "Ben de onunla tevbe arasına hâil koymam." | Ramuz el e-hadis, 111. sayfa, 2. hadis |