No | Hadis Metni | Kaynak |
10435 | Deccalin önü sıra hud'alı seneler olur ki; yağmur çok yağar, fakat nebat az our. Sadıkler tekzib olunur, yalancılar ise tasdik olunur. Haine itimad edilir, emin ise hain addedilir. Ve "Rüveybiza" söz sahibi olur. Denildi ki: "Ya Resulallah, Rüveybiza nedir?" Buyurdu ki, kendisine itimad olunmayan ve kıymet verilmeyen kimselerdir. | Ramuz el e-hadis, 258. sayfa, 5. hadis |
10450 | Şu üç şey bir adamda olursa, onların sebebiyle o kimse, imanın tatlılığını bulur: Allah ve Resulünü herşeyden ziyade seviyor olmak. Bir adamı Allah rızası için sevmek. Allah kendisini küfürden kurtardıktan sonra, küfre dönmekten, ateşe düşmek kadar korkmak. İşte bu kimse imanın tatlılığının farkına varır. | Ramuz el e-hadis, 259. sayfa, 8. hadis |
10455 | Üç şey vardır ki, onları yapmak, kimseye helal olmaz: Bir kimsenin, bir kavme imam olduğu halde duayı kendisine tahsis etmesi. Bunu yaparsa hiyanet etmiş olur. Bir evin içerisine müsaadesiz bakmak. Destursuz eve girmek gibi olur. İdrar sıkıştırırken, hafiflemedikçe namaz kılmak. | Ramuz el e-hadis, 259. sayfa, 13. hadis |
10471 | Bir üç, bir üç daha, bir üç daha. Birinci üçe gelince: Üç zümreye yemin olmaz. Üç zümre melundur, Üç zümre de vardır ki, onlar hususunda şüphe ederim. kendilerinde yemin olmıyan üçe gelince; Evladın babasına yemini, kadının kocasına yemini, kölenin efendisine yemini olmaz. Mel'unlara geince: Ana-Babaya lanet eden melundur. Allah'tan gayrisi için kurban kesen melundur. Arazinin hudud işaretlerini değiştiren de melundur. Hakkında şüphe ettiklerime gelince: Uzeyr (a.s) bilmem Peygamberdir, bilmem değil. Tubba mel'un oldu mu olmadı mı bilmem. (Sonradan müslüman olmuş) "Had"ler, sahibine kefaret olur mu olmaz mı bilmem. (Sonradan kefaret olmuş) | Ramuz el e-hadis, 261. sayfa, 5. hadis |
10472 | Üç şey kardeşinin muhabbetini celbeder: Mülaki olduğunda ona selam vermen, meclislerde ona yer açman, kendisini en çok hoşlandığı ismi ile çağırman. | Ramuz el e-hadis, 261. sayfa, 6. hadis |
10481 | Bir kimse şu üç şeyi yaparsa imanın tadını tatar: Yalnız Allah'a kul olur ve "La ilahe illallah" der, gönül hoşluğu ile zekatını verir, şöyle ki: yaşlısını, zayıfını, hastasını, adisini değil, fakat malın ortasından verir. Muhakkak ki Allah, onun en güzelini sizden istemez. Lakin, en kötüsünü de emretmemiştir. Nefsini tezkiye eder. Denildi ki, "Nefsi tezkiye ne demektir?" Buyurdu ki: "Kişinin nerede olursa olsun, Allah'ın kendisi ile beraber olduğunu bilmesidir. | Ramuz el e-hadis, 262. sayfa, 7. hadis |
10484 | Üç şey vardır ki, insan, kıyamet gününe o vasıflarla gelmezse, ona bir şey (mükafat) yoktur: kendisini Allah'ın haramından men edecek verağ, halk ile iyi geçinecek ahlak, sefihin cehaletini karşılayacak hilim. | Ramuz el e-hadis, 262. sayfa, 10. hadis |
10485 | Üç şey vardır ki, kimde üçü veya biri bulunmazsa, amelinden hiç bir şey ona fayda vermez: kendisini, Allah'ın bildirdiği günahlardan alıkoyan takva, insanlarla iyi geçinmeyi sağlıyan güzel ahlak, sefihi karşılayan hilim. | Ramuz el e-hadis, 262. sayfa, 11. hadis |
10501 | Şu üç şey kul için, öldükten sonra da câri kalır: Sadaka-i cariye, faydalı ilim, kendisinden sonra Allah'ı zikreden nesil. | Ramuz el e-hadis, 264. sayfa, 6. hadis |
10509 | Üç kimse, kıyamette, Allah'ın gölgeliklerinden başka hiçbir gölgenin olmadığı günde Arş-ı Âlâ'nın gölgesinde bulunacaktır: Nereye yönelse, Allah'ın kendisi ile olduğunu bilen adam. Bir kadının zina teklifini reddeden adam. Bir kimseyi, Allah'ın Celali için seven adam. | Ramuz el e-hadis, 266. sayfa, 2. hadis |