Arama Sonuçları aziz eder

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/40643-aziz-eder/20

NoHadis MetniKaynak
11450 aziz ve Celil olan Allah lanet etsin o fakire ki, zengine malından dolayı tevazu gösterir de bundan dolayı dininin üçte ikisini kaybeder.Ramuz el e-hadis, 348. sayfa, 3. hadis
11506 Bu din aziz ve sarp bir halde ve dine kastedenlere zahir olarak devam eder. Hepsi Kureyş'ten on iki halife hükümran oluncaya kadar.Ramuz el e-hadis, 354. sayfa, 12. hadis
11757 aziz ve Celil olan Allah dünyada bir kulu setr ederse, onu ahirette de setr eder.Ramuz el e-hadis, 375. sayfa, 7. hadis
11879 Kendileri arasında masiyet yapılan bir kavim yoktur ki, maasi yapanlardan aziz ve kuvvetli olsunlar da, onlara mani olmasınlar. Allah onların hepsini azaba duçar eder. İstisna etmez.Ramuz el e-hadis, 386. sayfa, 7. hadis
11882 Hiç bir kavim yoktur ki, Allah rızasını taleb ederek aziz ve Celil olan Allah'ı zikretsinler de, semadan bir münadi onlara şöyle nida etmesin; "Mağfur olarak kalkınız, seyyiatınız hasenata tebdil edilmiştir."Ramuz el e-hadis, 386. sayfa, 10. hadis
12054 Bir kimse Allah'a ibadet yolunda nefsini zelil ederse, o kimse masiyetle şeref arayandan daha aziz olur.Ramuz el e-hadis, 400. sayfa, 2. hadis
12165 Bir kimse çok istiğfar ederse, aziz ve Celil olan Allah onu her hemden kurtarır ve her sıkıntıdan halas eder ve onu hiç ummadığı yerden rızıklandırır.Ramuz el e-hadis, 408. sayfa, 6. hadis
12270 Kim acıkır veya muhtaç olur da bunu insanlardan gizler ve onu aziz ve Celil olan Allah'a arz ederse, Allah kendisine helalinden bir senenin rızkını açar.Ramuz el e-hadis, 415. sayfa, 13. hadis
12448 Bir kimse dünyayı iffeti için, başkasının elindekinde gözü olmamak ve ehli iyaline hizmet etmek için helalinden taleb ederse, Allah (z.c.hz.) onu kıyamette yüzü ayın on dördüne benzer şekilde haşreder. Kim de onu (dünyayı) haram olarak, çoğaltmak maksadı ile ve öğünmek için taleb ederse, aziz ve Celil olan Allah'a, Allah ona gadab eder olduğu halde mülaki olur.Ramuz el e-hadis, 428. sayfa, 13. hadis
14329

Saîd İbni Abdülazîz’in Rebîa İbni Yezîd’den; Rebîa’nın Ebû İdrîs elHavlânî’den, onun Ebû Zer Cündeb İbni Cünâde radıyallahu anh’den; Ebû Zer’in Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’den; onun da Allah Tebâreke ve Teâlâ hazretlerinden rivayet ettiğine göre Allah Teâlâ şöyle buyurdu:

“Kullarım! Ben zulmetmeyi kendime haram kıldım. Onu sizin aranızda da haram kıldım. Artık birbirinize zulmetmeyiniz.

Kullarım! Benim hidâyet ettiklerim dışında hepiniz sapıtmışsınız. O halde benden hidâyet dileyin ki sizi doğruya ileteyim.

Kullarım! Benim doyurduklarım hariç, hepiniz açsınız. Benden yiyecek isteyin ki sizi doyurayım.

Kullarım! Benim giydirdiklerim hariç, hepiniz çıplaksınız. Benden giyecek isteyin ki sizi giydireyim.

Kullarım! Siz gece-gündüz günah işlemektesiniz, bütün günahları afveden de yalnızca benim. Benden af dileyin ki sizi bağışlayayım.

Kullarım! Bana zarar vermek elinizden gelmez ki, zarar verebilesiniz. Bana fayda vermeye gücünüz yetmez ki, fayda veresiniz.

Kullarım! Evveliniz ahiriniz, insanınız cinleriniz, en müttaki bir kişinin kalbi ve duygusuna sahip olsalar, bu benim mülkümde herhangi bir şey arttırmaz.

Kullarım! Evveliniz âhiriniz, insanınız cinleriniz, en günahkâr bir kişinin kalbi ve duygusuna sahip olsalar, bu benim mülkümden en küçük bir şey eksiltmez.

Kullarım! Evveliniz âhiriniz, insanınız cinleriniz bir yerde toplanıp benden istekte bulunacak olsalar, ben de her birine istediğini versem, bu benim mülkümden ancak, iğne denize daldırılıp çıkarıldığında denizden ne kadar eksiltebilirse işte o kadar azaltır. (Yani hiç bir şey eksiltmez.)

Kullarım! İşte sizin amelleriniz. Onları sizin için saklar, sonra onları size iâde ederim. Artık kim bir hayır bulursa Allah’a hamd etsin. Kim de hayırdan başka bir şey bulursa öz nefsinden başka kimseyi ayıplamasın.”

Saîd İbni Abdülaziz dedi ki, Ebû İdris el-Havlânî bu hadisi rivâyet ettiği zaman dizleri üzerine çöküverdi.

Müslim, Birr 55