Arama Sonuçları Ta sana

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/41098-Ta-sana/100

NoHadis MetniKaynak
13689 Evden çıktıklarında şöyle dua ederlerdi: "Bismillahi tevekkeltü alellah, La havle vela kuvvete illa billah, Allahümme innî eûzubike en edılle ev udalle ev ezille ev üzelle ev azlime ev uzleme ev echele ev üchele aleyye ev ebğî ev yubğâ aleyye." (Bismillah, tevekkeltü alellah La havle vela kuvvete illa billah, dalalete düşmekten veya düşürülmekten, kaymakTan veya kaydırılmakTan, zulüm yapmakTan veya zulme uğramakTan cahillik etmekten veya edilmekten, Taşkınlık etmekten veya edilmekten sana sığınırım.)Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 1. hadis
13697 Helaya girecekleri zaman şöyle dua ederlerdi: "Bismillah, Allahümme innî eûzübike minel hubsi vel habâis" (Bismillah, Allahım şeyTanlıklardan ve murdarlıklardan sana sığınırım.)Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 9. hadis
13699 Büyük hacet için çıktıklarında: "Ya Rabbi, her türlü kir ve murdarlıkTan ve kovulmuş şeyTanlıkTan sana sığınırım" derlerdi.Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 11. hadis
13701 Helaya girecekleri zaman şöyle dua ederlerdi: "Allahım kir ve murdarlıkTan, başkalarını kirletecek necasetten, Taşlanmış şeyTandan sana sığınırım." Heladan çıktıklarında da şöyle dua ederlerdi: "Hamd olsun o Allah'a ki, nimetin lezzetini bana Tattırdı, kuvvetini bende ibka etti ve eza verenini benden uzaklaştırdı."Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 13. hadis
13706 Çarşıya girdikleri zaman şöyle dua ederlerdi: "Bismillah, Allahım bu çarşının ve çarşıda bulunanların en hayırlısını senden dilerim ve burada bulunanların şerrinden sana sığınırım. Allahım bu pazarda yalan yeminle karşılaşmakTan ve kayba uğratıcı hile ile karşılaşmakTan sana sığınırım."Ramuz el e-hadis, 532. sayfa, 5. hadis
13790 Yemek bittikten sonra şu duayı ederlerdi: "Allahım Hamd sana mahsustur. Yedirdin içirdin, doyurdun, suya kandırdın. Nimetine nankörlük edilmeksizin ve nimetin terkedilmeksizin ve Senin nimetinden müsTağni kılınmaksızın Hamd ancak sana mahsustur.Ramuz el e-hadis, 538. sayfa, 3. hadis
13808 Kendisine yemek gelince, "Bismillah" derler yemeği yerlerdi. Sonra da bitince şu duayı okurlardı: "Allahım muhakkak ki Sen, yedirdin, içirdin, zengin kıldın, mal verdin, hidayet ettin ve seçtin, (mümTaz kıldın) Allahım verdiğin nimetten sana hamd olsun"Ramuz el e-hadis, 539. sayfa, 5. hadis
13847 Fırtına şiddetlendiğinde, rüzgara karşı dururlar ve iki dizleri üzerine kalkıp ellerini uzaTarak şöyle dua ederlerdi: "Yarabbi, bu rüzgarın hayrını ve onunla gönderilenin iyiliğini Senden isterim. Onun şerrinden ve onunla gönderilenin zararından sana sığınırım. Allahım onu bir Rahmet kıl ve azab vesilesi eyleme. Ya Rabbi onu rahatlık vesilesi kıl ve onu faydasız kılma."Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 1. hadis
14048 Bir kadına Talib olunca şöyle derlerdi: Senin için şu şu ve Saadın "Cefne"si vardır (bir sini). Her nereye gidersen o Benimle beraber sana gelir.Ramuz el e-hadis, 553. sayfa, 12. hadis
14484

_*Bize Vekî' ve Yezîd İbn Hârûn Tahdîs ettiler. Lafız Yezîd'indir: Onlar da Kelımes ibnu'l-Hasen'den; o da Abdullah ibn Bureyde'den; o da Abdullah ibnu Mugaffel(R)'den. Abdullah ibn Mugaffel bir kimseyi sapan ile Taş aTarken gördü de ona:

— Böyle Taş atma! Çünkü Rasûlullah (S) böyle sapan ile Taş at­makTan (ümmetini) nehyetti -yâhud sapanla Taş atmayı çirkin görürdü-, demiştir.

Râvî İbn Mugaffel devamla:

— Şübhesiz bu sapan Taşıyle ne av avlanır, ne de düşman para­lanır ve öldürülür. Ancak bu Taş bazen diş kırar, bazen de göz çıka­rır, demiştir.

Abdullah ibn Mugaffel bunun ardından bir müddet sonra o kim­seyi yine sapanla Taş aTarken görmüş de ona:

— Ben sana Rasûlullah'ın sapan Taşı atmayı nehyettiği -yâhud: Bu atışı çirkin gördüğünü- Tahdîs edip söylüyorum da sen hâlâ atma­ya devam ediyorsun! Artık seninle bundan sonra şu kadar şu kadar zaman konuşmam! demiştir