No | Hadis Metni | Kaynak |
8962 | Miskinlerin kıyamette saltanatı olacaktır. Onlara denecek ki: "Allah rızası için sana var mı bir şey veren, bir lokma yediren, bir yudum içiren. Bak, onları götür Cennete" (Onlar da bakar. kim Allah rızası için kendilerine bir şey vermişse alıp götürürler) | Ramuz el e-hadis, 130. sayfa, 5. hadis |
8963 | Ölümün mühim korkusu vardır. Bir kardeşinizin ölüm haberi geldiğinde: "İnna lillah ve inna ileyhi raciun. Ve ey Allahım onu salihlere kat, rahmetine erişir, çoluk çocuğuna da sahip ol, kıyamette bizi de onu da mağfiret et. Yarabbi onun ecrinden de bizi mahrum etme. Ondan sonraki yaşıyacağımız günleri de fitnesiz olarak yaşıyalım." diye dua edin. | Ramuz el e-hadis, 130. sayfa, 6. hadis |
8978 | Öyle insan vardır ki, hayrın anahtarıdır ve şerrin üstüne kiliddir. Bir kısmı da şerri açarlar ve oldukları yerde şer yaparlar. Ne mutlu o kimseye ki, hayrın anahtarı onun elindedir. Veyl o kimseye ki, şerrin anahtarı onun elindedir. | Ramuz el e-hadis, 131. sayfa, 11. hadis |
8984 | Malın meydan alması, katiplerin artması, ticaretin çoğalması, cehlin yayılması, insanın ticareti, "Falan kimselerden izin almadıkça olmaz" şeklinde yapması, müstakil bir mahalde katib bulunmaması (ticaretin çokluğundan yazmıya vakti olan adam bulunmaz) kıyamet alametlerindendir. | Ramuz el e-hadis, 132. sayfa, 5. hadis |
8986 | Mamur yerlerin harabe olması, harabe yerlerin imar edilmesi, cihadın terki, devenin pervasızca otlaması gibi bir adamın da elindeki emanetten faydalanması, kıyamet alametlerindendir. | Ramuz el e-hadis, 132. sayfa, 7. hadis |
8989 | Cin taifesinin mü'minlerine de sevap vardır. Denildi ki: "Sevabları nedir?" Buyurdu ki: Onlar Â'rafta olurlar Cennette olmıyacaklar, "Â'raf nedir?" diye soruldu. Buyurdu ki, Cennet duvarıdır. Orada nehirler akar, ağaç ve meyvalar biter. | Ramuz el e-hadis, 132. sayfa, 10. hadis |
8996 | Bu Kur'an, hoşlanmıyan için gayet zordur. Ona ısınana ise gayet kolay gelir. Hadisime gelince, hoşlanmıyan için gayet zor, tâbi olan içinse gayet kolaydır. Bir kimse benim hadisimi dinler, hemen hıfz eder ve tatbik ederse mahşerde Kur'anla haşrolur. Hadisime ehemmiyet vermiyen ise Kur'anı hor görmüş olur. kim de Kur'anı hor görürse dünya ve ahirette hüsrana düşer. | Ramuz el e-hadis, 133. sayfa, 7. hadis |
9003 | Riyanın azı da şirktir. kim Allahın bir dostuna düşmanlık ederse, Allah'a harp açmış olur. Muhakkak ki, Allah, Ebrar, Etkiya ve Ahfiyayı sever. Onlar öyle kimselerdir ki: gözden uzak olunca aranmazlar. Hazır bulundukları zaman çağrılmazlar ve tanınmazlar. Bunlar hidayet nurlarıdır. Ve karanlık yerlerden çıkarlar. | Ramuz el e-hadis, 134. sayfa, 4. hadis |
9009 | Biz öyle bir Ehli Beytiz ki, Allah Bizlere dünyayı değil, ahireti nasib etti. Benden sonra ehli Beytim, bela şiddet ve tarda maruz kalacaklar. Doğu tarafından siyah bayraklılar gelinceye kadar. Bunlar mal istiyecek, kendilerine mal verilmeyecek. Bunlar döğüşecekler, sonra geri çekilecekler, istedikleri kendilerine verilecek, fakat kabul etmiyecekler ve onu, ismi ismime, babasının adı, babamın adına uyan, Ehli Beytimden bir kimseye teslim edecekler. O (Mehdi) arza sahib olur. Ve kendisinden önce baskı ve zulümle dolu olan arzı, doğruluk ve adaletle doldurur. Sizden veya sonra gelenlerden birisi ona yetişirse, kar üzerinde sürünerek dahi olsa, gelsin ona katılsın. Muhakkak ki onlar hidayet sancaklarıdır. | Ramuz el e-hadis, 135. sayfa, 3. hadis |
9021 | Yakında birkaç bölüğe ayrılacaksınız. Bir kısmınız Şam, mısır, lrak ve Yemen'de olacak. Dediler: "Hangi tarafta bulunalım?" Buyurdu ki, Şamdakilere katılın. Veya ona katılamazsanız, Yemen'e gidin ve onun göllerinin suyundan istifade edin. Allah Teala Bana Şam'ı tekefful etti. | Ramuz el e-hadis, 136. sayfa, 7. hadis |