Arama Sonuçları Ve öyle

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/47261-Ve-oyle/10

NoHadis MetniKaynak
7346 Biraz önce Cibril (a.s) Bana geldi Ve: "İnnâ lillah Ve innâ ileyhi râci'ûn" dedi. Ben de: "EVet, biz Allah'ınız Ve ona dönücüyüz. Fakat ne sebeble böyle söyledin Ya Cibril?" dedim. Buyurdu ki: "Senin ümmetin, çok değil, Senden az bir zaman sonra fitneye düşecektir." Ben de: "Küfür fitnesi mi, yoksa dalalet fitnesi mi?" diye sordum. Buyurdu ki: "Bunların hepsi olacak." "Ben onlara Allah'ın kitabını bırakıyorum, bu fitne nereden doğar?" dedim. Dedi ki: "Allah'ın kitabını bırakmaları sebebiyle dalalete düşerler. Ve bu onların Uleması Ve Umerası ile başlar. Umera halkın haklarını kendilerine Vermez Ve aralarında kıtal vaki olur. Ulema da umeranın arzu Ve heVeslerine tabi olur Ve onların dalalette devamlarına sebep olurlar. Sonra da bu hallerinden çekinmezler." Ben de: "Ya Cibril! Onlardan kurtulmak isteyen kimse ne ile kurtulur?" dedim. Buyurdu ki: "Çekinmek Ve sabır etmekle ki, hakları Verilirse alırlar, Verilmezse vazgeçerler"Ramuz el e-hadis, 10. sayfa, 9. hadis
7347 Cibril (a.s.) Bana geldi Ve buyurdu ki: "Ya Muhammed (s.a.s.) Rabbin Sana selam ediyor Ve şöyle buyuruyor: "Kullarımdan öyle kimse vardır ki, onun imanı ancak zenginlikle salah bulur. Eğer onu fakir kılsa idim o küfranı nimet ederdi. Ve yine kullarımdan öyle kimse vardır ki, onun imanı ancak fakirlikle salah bulur. Eğer onu zengin kılsa idim o küfrederdi. Kullarımdan öylesi de vardır ki onun imanı ancak sıhhatta olması ile tamam olur. Eğer ona hastalık Versem, o küfrederdi. (Diğer bir nüshada şu ilaVe vardır) Kullarımdan öyle kimse de vardır ki, onun imanı ancak kendisinin hastalık içinde bulunması ile tamam olur. Eğer onu sıhhatte kılsam, o küfranı nimet ederdi"Ramuz el e-hadis, 11. sayfa, 1. hadis
7356 Ey insanlar! Duada cehd etmeyi seVer misiniz? Öyle ise, "Allahümme e'innâ alâ şükrike Ve zikrike Ve hüsnü ibâdetike." (Allahım Verdiğin nimete şükretmemiz, Seni zikretmemiz Ve Sana güzelce ibadet edebilmemiz için bize yardım et) deyiniz.Ramuz el e-hadis, 11. sayfa, 10. hadis
7384 Gücünüz yettiği ölçüde zulümden sakının. Zira bir insan kıyamet günü hasenatı ile gelir Ve öyle zanneder ki, bir hasenatı onu kurtaracaktır. (O sırada) denir ki: "Filanın senin üzerinde hakkı vardır." Bunun üzerine buyurulur ki: "Onun hasenatından silin." Öyle ki, hiçbir hasenatı kalmaz. Bunun misali, bir çöle inen yolcuların hali gibidir ki, yanlarında odunları yoktu. O insanlar ateş için odun toplamak üzere dağıldılar. Derledikleri odunları yakıp istediklerini pişirdiler. İşte günahlar da böyledir. (Hasenatı yakar kül eder.)Ramuz el e-hadis, 13. sayfa, 13. hadis
7386 Benden, bildiğinizin haricinde hadis naklinden sakının. Zira her kim kasden yalan bir hadis söylerse ateşten oturacağı yeri hazırlasın. Ve her kim de, Kur'an'ı kendi rey'i ile tefsir ederse, gene ateşten oturacağı yeri hazırlasın.Ramuz el e-hadis, 14. sayfa, 2. hadis
7405 İsra gecesi bir kavme uğradım. Onların dudakları ateşten makaslarla kesiliyordu. Dudakları her kesilişde yeniden tamamlanıyordu. " Ya Cibril! Bunlar kimlerdir?" dedim. Buyurdu ki: "Bunlar ümmetinin hatipleridir ki, yapmadıklarını söylerler Ve Allah'ın kitabını okurlar, fakat onunla amel etmezler."Ramuz el e-hadis, 15. sayfa, 5. hadis
7411 İki (kişi) bir'den hayırlıdır. Ve üç iki'den hayırlıdır. Ve dört de üç'ten hayırlıdır. Öyle ise siz cemaatle birlikte olunuz. Muhakkak ki Allah'ın eli (Rahmet Ve yardımı) cemaat üzerindedir. Aziz Ve Celil olan Allah ümmetimi ancak hidayet üzerinde birleştirir. Biliniz ki, cemaaten uzak olan her kişi için ateşe düşme vardır.Ramuz el e-hadis, 15. sayfa, 11. hadis
7426 EVet, Ben Kur'an'ı fehm ile okuyorum. Siz ise zahiri ile okuyorsunuz . Dediler ki: "Ya Resulallah, zahir ile batın (fehm)'in farkı nedir?" Buyurdu ki: "Ben Kur'an'ı okuyorum Ve tefekkür ediyorum. Ve ahkamı ile amel ediyorum. Halbuki siz şöyle okuyorsunuz, buyurdu Ve elini süratle geçirerek işaret etti. (Bu hadis-i şerif Ashabın peygamber Efendimize şöyle demeleri üzerine varid olmuştur: "Ya Rasülallah! Siz Kur'an-ı Kerim'i okuduğunuz zaman öyle bir manevi haz duyuyoruz ki, kendi kendimize okuduğumuzda bu halaVeti duyamıyoruz.")Ramuz el e-hadis, 16. sayfa, 9. hadis
7437 Allah Teala'ya en sevimli gelen şu dört sözdür: "Sübhanellahi, Velhamdülillahi, Ve lâ ilâhe illallahu, Vallahu ekber." Onların hangisinden başlarsan mahzuru yoktur. Erkek çocuğuna "Yessar, Rebbah, Necid Ve Eflak" diye isim Verme. Zira bir yerde (Bu isimlerden birisi için) "Orada var mı?" diye sorarsın. O çocuk da orada yoktur. Cevaben "Hayır" denir. Böylece ismin manasının aksine olarak hoş olmayan bir mana belirir.Ramuz el e-hadis, 17. sayfa, 3. hadis
7442 Sizin Allah'a en sevimli geleniniz, ahlakça en güzel olanlarınızdır. Onlar öyle mütevazi kimselerdir ki, başkaları ile ülfet ederler Ve kendileri ile de ülfet olunur. Sizin Allah Teala'ya en sevimsiz olanlarınız ise, insanlar arasında laf taşıyan, onların hatalarını araştıran Ve kardeşler arasını ayıran kimselerdir.Ramuz el e-hadis, 17. sayfa, 8. hadis