No | Hadis Metni | Kaynak |
10335 | Dünyayı terketmek, sabırdan daha acıdır. Fi sebilillah kılıç vurmaktan da şiddetlidir. Bir adam bunu yaparsa, Allah ona şehid sevabı verir. Dünyayı terketmek; az yemek ve doymayı azaltmak ve insanların senasından hoşlanmamaktır. Zira kim insanların övmesinden hoşlanırsa, dünyayı ve nimetlerini sevmiş olur. Kimin de Cennetin ebedi nimetleri hoşuna giderse, dünyayı ve insanların kendini övmesinden hoşlanmayı terketsin. | Ramuz el e-hadis, 250. sayfa, 9. hadis |
10336 | Evlen. İffetine iffet katarsın. Ancak, şu beş türlü kadını alma; "Şehbere, Lehbere, nehbere, Haydere ve Lefut." Ey Allah'ın Resulü! Söylediğinden bir şey anlamadım" dendi. Buyurdu ki: Siz Arablar değilmisiniz? Şehbere, zayıf uzun boylu, Lehbere yüzsüz çakır, nehbere hoşa gitmiyecek kadar kısa, Heydere koca karı, ve Lefut ise, senden başkasından çocuğu olan kadındır. | Ramuz el e-hadis, 250. sayfa, 10. hadis |
10345 | Yetim kızın kendisine sorulur. Eğer susarsa, bu, kabul ediyor demektir. Şayet istemezse, artık onun nikahını yapmaya imkan yoktur. | Ramuz el e-hadis, 251. sayfa, 5. hadis |
10354 | Fakihlerinize ve abidlerinize danışın. Şahsi fikir ile amel etmeyiniz. (Hz. Ali r.a sormuş: Hakkında açık bir emir veya yasak bulamadığımız bir iş gelip çattığında ne yapalım.?) | Ramuz el e-hadis, 251. sayfa, 14. hadis |
10357 | Sadaka verin. Zira sizlerden biri bir lokma veya bir şey verirse, o şey, verdiği adamın eline geçmeden, Aziz ve Celil olan Allah'ın eline gider de, onu, sizlerden birinin bir tayı veya deve yavrusunu büyüttüğü gibi büyütür ve onu kıyamette kendisine verir.(Uyanık adamlar sadakayı hürmetle verir. Allah'a verdiğini bilerek.) | Ramuz el e-hadis, 252. sayfa, 2. hadis |
10361 | Sadaka verin ey kadınlar. Zira sizin çoğunuz cehennem odunudur. Muhakkak ki sizler ekseriyetle şikayet edersiniz ve erkeklerinize küfran-ı nimette bulunursunuz. (Resulallah, bir bayram namazında kadınlara böyle hitap etmiştir) | Ramuz el e-hadis, 252. sayfa, 6. hadis |
10363 | Yemek yedirmek ve tanıdığına da tanımadığına da selam vermektir. (Bir kimse Peygamberimize islamiyetin ne türlüsü iyi? diye sormuştu) | Ramuz el e-hadis, 252. sayfa, 8. hadis |
10369 | Mekke'ye (hacca) gitmekte acele ediniz. Zira hiç biriniz başına ne hastalık veya ne iş gelecek önceden bilemez. (ne mani çıkacağı bilinmez.) | Ramuz el e-hadis, 252. sayfa, 14. hadis |
10370 | Kalbler, bir hasır dokusundaki çubuklar gibi fitnelere maruz kalır. Öyle ki, hangi kalbe bir fitne sinerse, orada bir siyah leke hasıl olur. Hangi kalb de o fitneyi reddederse, orada beyaz bir nokta hasıl olur. Öyle ki kalb, beyaz bir bez misali bembeyaz olur. Ve yerler, gökler durdukça ona fitne zarar veremez. Diğer bulanık kalb ise, siyah bir taş gibidir. Yamuk veya ters bir bardağa benzer. Böyle kalb maruf tanımaz, bilmez. Münkeri yadırgamaz. Bildiği, ancak hevasının hükmettiği şeylerdir. | Ramuz el e-hadis, 252. sayfa, 15. hadis |
10381 | Kur'an-ı okuyun. Onu güzel okuyun. Tahkim edin, ona sahip olun, hüzünle okuyun. Muhammed'in (s.a.v) nefsi kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, insanların kalblerinden onun gidişi, hamile devenin ipinden boşanmasından daha süratlidir. | Ramuz el e-hadis, 253. sayfa, 11. hadis |