No | Hadis Metni | Kaynak |
8846 | Ümmetim, ümmeti merhumedir. Mağfiret olunmuştur. Allah Tealâ dünyadaki sıkıntıları onlara kefaret kılmıştır. Kıyamet günü gelince müslümanlardan Her bir kimseye yahudi veya nasraniden bir fidye verilir. Ve kendine denir ki: "Bu ateşten senin fidyendir." | Ramuz el e-hadis, 117. sayfa, 9. hadis |
8892 | Sadakai fıtır Her müslümana haktır. Küçük, büyük, erkek, kadın hür veya köle, şehirli veya köylü olsun. Arpadan veya hurmadan bir Saa olarak.(1040 dirhem) | Ramuz el e-hadis, 123. sayfa, 6. hadis |
8922 | Gecede öyle bir saat vardır ki, o saatte bir müslüman dünya ve ahiret işlerinden ne dilek dilerse Allah ona verir. Bu Her gece böyledir. | Ramuz el e-hadis, 126. sayfa, 6. hadis |
8997 | Bu ümmet rahmete mazhar olmuştur. Bunların azabı dünyada ve birbirlerindendir. Kıyamet günü müslümanlardan Her biri için müşriklerden bir kimse ayrılır ve şöyle denir: "İşte bu senin Cehennemden fidyendir." | Ramuz el e-hadis, 133. sayfa, 8. hadis |
9226 | Kıyametin ilk alametleri: Deccal, İsa (a.s.)'ın inmesi, Aden toprağından bir ateşin çıkıp halkı mahşere (Şam'a) sürmesi, öyle ki onlar kaylule (öğle uykusu) yaptığı zaman o ateş bekler. (Onlar yürüyünce o da yürür). Ve bir de Duhan, Dabbe ve Ye'cüc ve Me'cücün zuhurudur. Denildi ki : "Ya Resulallah, Ye'cüc ve Me'cuc nedir?" Buyurduki: Yec'cüc ve Me'cuc bir takım ümmetlerdik ki, Her biri dörtyüz binliktir. Onlardan Her bir kişi etrafında, kendi sulbünden gelme bin tane göz görmedikçe ölmez. Bunlar Adem evladıdır. Ve dünyanın harab olmasına çalışırlar. Geldiklerinde Fırat ve Dicle'den içerler. Taberiye gölünü kuruturlar. Beyt'i Makdise vardıklarında ise şöyle derler: "Dünya halkını tamamen öldürdük. Şimdi de göktekilerini öldürelim." Ve oklarını göğe doğru atarlar da, o oklar kana bulaşmış alarak geri dönerler. Bunun üzerine: "Semadakileri de öldürdük" derler. O sırada İsa (a.s) ve müslümanlar Turi-Sina dağında bulunurlar. Allah, İsa (a.s)'a şöyle vahyeder: "Kullarımı Turdağı ve Eyle etrafında muhafaza et." Sonra İsa (a.s) ellerini semaya kaldırıp dua eder. Müminler de "amin" derler. Bunun üzerine Allah Ye'cüc ve Me'cücün üzerlerine "hegaf" denen ve insanların burnundan giren kurtçukları gönderir. Bu kurtçuklar onları Şam'dan Şark'a kadar sarar ve böylece Ye'cüc ile Mec'ücün hepsi ölürler. Öyleki, onların cifelerinden arz kokar. O zaman Allah, göğe emreder. Ve gökten kırbadan boşanırcasına yağmur yağar, onların cife ve kokularından arzı yıkar. İşte ondan sonra güneşin garbten doğma vakti gelir. | Ramuz el e-hadis, 160. sayfa, 9. hadis |
9290 | Neden dolayı güldüğümü sormayacak mısınız? Allahın, müslüman kulu hakkındaki kazası hoşuma gitti. Doğrusu Allah, müslüman kulu için Her ne hüküm buyursa hayırdır. Allah'ın kazası, Herkes için hayır değildir. Sadece müslim kul müstesna. | Ramuz el e-hadis, 169. sayfa, 5. hadis |
9380 | Hangi bir adam ki, bir cemaati misafir etti ve bu misafirler de orada mahrum kaldı ise, bunlara mal, yiyecek ve hatta gece yatırmak gibi yardımda bulunmak Her müslümana borç olur. | Ramuz el e-hadis, 179. sayfa, 2. hadis |
9382 | Her hangi bir amir (veya vali)ki, müslümanların işlerinden birinin başına geçti ise, kendisini Cehennem köprüsü üzerinde durdururlar ve köprü onu, bir defa öyle bir titretir ki, bütün azaları sarsılır. (Bütün amir ve valiler bunu görecek) | Ramuz el e-hadis, 179. sayfa, 4. hadis |
9390 | Her hangi bir adam ki, bir müslümanı küfre nisbet etti, o adam kafir ise o, değilse kendisi kafir olur. | Ramuz el e-hadis, 179. sayfa, 12. hadis |
9394 | Hangi müslüman ki bir din kardeşiyle musafaha eder ve içlerinde de birbirlerine bir kin olmaz ise, elleri henüz ayrılmadan, Cenabı Hak, Her ikisinin de geçmiş günahlarını mağfiret eder. Gene bir kimse, içlerinde bir kin olmadan, müslüman kardeşine sevgi nazarı ile bakarsa, Allah onların geçmiş günallarını bağışlamadan hiç biri evine dönmez. | Ramuz el e-hadis, 180. sayfa, 4. hadis |