Arama Sonuçları ya onu

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/57112-ya-onu/960

NoHadis MetniKaynak
13672 Konuşmak için oturunca, çok kere nazarlarını semaya dikerlerdi.Ramuz el e-hadis, 529. sayfa, 15. hadis
13673 Konuşmaya oturduklarında, ayakkabılarını çıkarırlardı.Ramuz el e-hadis, 529. sayfa, 16. hadis
13690 Hitabede bulunduğunda mübarek gözleri kızarır, Sesi yükselir, heyecanı artardı. "Akşam vakti" veya "Sabah vakti" diyerek sanki bir orduyu uyarır gibi konuşurdu.Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 2. hadis
13691 Harp zamanı (ashabına) hitap ettiğinde, bir yay kirişine dayanarak konuşur, Cuma günü hitap ettiğinde bir asaya dayanarak konuşurlardı.Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 3. hadis
13740 Gözünü kaldırıp semaya baktıklarında şöyle derlerdi: "ya musarrifel kulûbi sebbit kalbî alâ taatike." (Ey gönüllere tasarruf eden Allahım, kalbimi Senin taatın üzerinde sabit kıl)Ramuz el e-hadis, 534. sayfa, 11. hadis
13756 Müezzini işittiklerinde onun dediği gibi derler. "Hayyaalesselati hayyaalel felahe" geldiğinde "La havle vela kuvvete illa billah" derlerdi.Ramuz el e-hadis, 535. sayfa, 14. hadis
13770 Sabah namazını kıldıktan sonra yüzünü halka döner ve cemaate "İçinizde hastası olan var mı, onu ziyaret edeyim", "hayır" dediklerinde, "İçinizde cenazesi olan var mı, onu teşyi edeyim", "Hayır" dediklerinde, "İçinizde bir rüya gören varsa onu bize anlatsın" buyururlardı.Ramuz el e-hadis, 536. sayfa, 12. hadis
13792 İhvanından birini üç gün görmeyince onu sorardı. Şayet sefere gitmiş ise onun için dua ederdi. Orada ise evine giderdi. Hasta ise ziyaret ederdi.Ramuz el e-hadis, 538. sayfa, 5. hadis
13809 Gaza, umre veya hacdan geldiklerinde, yüksek bir yerde üç defa tekbir alırlar ve sonra, "Lâ ilâhe illallahu vahdehû lâ şerike leh, lehül mülkü ve lehül hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr" derler ve şu mealdeki duayı okurlardı. "Biz vazifeden dönüyoruz, Allah'a tövbe ediyoruz. Rabbımıza ibadet edip secde ediyor ve ona hamd ediyoruz. Allah vaadinde sadıktır. Kuluna yardım edip fırkaları hezimete uğratmıştır."Ramuz el e-hadis, 539. sayfa, 6. hadis
13847 Fırtına şiddetlendiğinde, rüzgara karşı dururlar ve iki dizleri üzerine kalkıp ellerini uzatarak şöyle dua ederlerdi: "yarabbi, bu rüzgarın hayrını ve onunla gönderilenin iyiliğini Senden isterim. onun şerrinden ve onunla gönderilenin zararından Sana sığınırım. Allahım onu bir Rahmet kıl ve azab vesilesi eyleme. ya Rabbi onu rahatlık vesilesi kıl ve onu faydasız kılma."Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 1. hadis