Arama Sonuçları yüz sene

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/26273-yuz-sene

NoHadis MetniKaynak
7312 Ey Muhacirinin fıkara topluluğu! Kıyamet gününde tam bir nura mazhar olmakla müjdelenin. Siz Cennete halkın zenginlerinden (kıyamet günüyle), yarım gün evvel gireceksiniz ki, bu dünya senesi ile beşyüz senedir.Ramuz el e-hadis, 7. sayfa, 6. hadis
7313 Mehdi ile müjdelenin. O Kureyş'ten ve Ehlibeytimden bir kişidir. O insanların ihtilaf ve içtimai sarsıntılar içinde bulundukları bir sırada çıkar. O yeryüzünü, kendinden önce zulüm ve baskı ile doldurulduğu gibi, adalet ve insaf ile doldurur. Ondan yer ve gök ehli razıdır. Ve O malı "Sahâhan" olarak taksim eder. Dediler ki: "Sahâhan nedir?". Buyurdu ki: "Seviye üzere" demektir. Ve ümmeti Muhammed (s.a.s.)'in kalblerini zenginlikle doldurur ve adaleti onları ihata eder. O kadar ki bir munadiye: "Kimin ihtiyacı varsa bana gelsin" diye nida etmesi emrolunduğunda, bir kişiden başka kimse gelmez. O kimse istekte bulunur. O da "Sâdin'e (hazinedara) git, sana versin" der. O da gider ve: "Ben Mehdi tarafından kendisine istediği verilmesi için gönderilen kimseyim" dediğinde hazinedar: "Al " der. O da alır. Fakat aldığını taşımaya gücü yetmez. Bunun üzerine taşıyabileceğini alır, fazlasını geri bırakır. O malla çıkar ama sonra pişman olur ve: "Ümmeti Muhammed'den (s.a.s.) nefis cihetinden en aç gözlüsü herhalde benim. Onların hepsi de bu mala davet olundukları halde benden başkası buna icabet etmedi" diyerek aldığı malı iade etmek ister. Hazinedar da: " Biz verdiğimizi katiyyen geri almayız" der. Bu devir altı, yedi, sekiz veya dokuz sene devam eder. Bundan sonraki hayatta ise hayır yoktur.Ramuz el e-hadis, 7. sayfa, 7. hadis
7478 Hz. İbrahim(a.s.) yüzyirmi yaşında iken sünnet oldu. Ondan sonra seksen sene daha yaşadı.Ramuz el e-hadis, 20. sayfa, 1. hadis
7563 Sizden biriniz, müslümanlık görevini güzel yaptığı zaman, amel ettiği her hasene için, kendisine on mislinden yedi yüz katına kadar sevap yazılır. Yaptığı her bir seyyie için ise misli kadar yazılır. Allah'a kavuşuncaya kadar bu böyledir.Ramuz el e-hadis, 25. sayfa, 12. hadis
7628 Bir kul (yeni) müslüman olduğu ve islamı da güzel olduğu zaman, Allah o kimsenin evvelce yapmış olduğu her hasenesini yazar, evvelce yaptığı bütün seyyielerini ise silip atar. Bundan sonra yeni hesap başlar, her hasenesi on mislinden yedi yüz misline kadar yazılır. Günahı (Seyyiesi) ise misliyle kaydolur. Ancak Allah Teala'nın vazgeçtiği seyyie hariç.Ramuz el e-hadis, 30. sayfa, 6. hadis
8077 sene yüz otuz beş olunca, Davud oğlu Süleyman (a.s.)'ın deniz adalarında hapsettiği şeytanların azılıları serbest kalır. Ve onların onda dokuzu lrak'a gider. Ve orada Kur'an hakkında (şeytanca) mücadele ederler. Onda biri ise Şam'da kalır.Ramuz el e-hadis, 60. sayfa, 1. hadis
8160 Bir kul mescidde tükürmeğe davranırsa, mescidin duvarları sarsılır. O kimse, bir dalın ateşte yanarkan kıvranması gibi zorlanarak da olsa o tükürüğü yutarsa, Allah o kimseden yetmiş iki hastalığı çıkarır ve yine bu yüzden o kuluna iki milyon hasene yazar.Ramuz el e-hadis, 65. sayfa, 4. hadis
8197 İşte şu gecenizi görüyor musunuz? Bundan yüz sene sonra, şu anda arz üzerinde bulunan insanlardan o zaman hiç kimse kalmaz.(Şu andaki insanlar yüz sene içinde ölüler.)Ramuz el e-hadis, 67. sayfa, 13. hadis
8411 Ümmetim beş tabaka üzeredir: 40 senelikler vefa ve takva ehli, 120 senelikler birbirini yoklarlar, 160 senelikler birbirlerine yüz çevirir ve samimiyeti keserler. Bundan sonra hercümerc içinde kalınır.Ramuz el e-hadis, 83. sayfa, 2. hadis
8578 Arzlar, her arz ile onu takip eden arz arası, 500 senelik mesafedir. Birincisi bir balık üzerindedir. Öyle bir balık ki, iki ucu gökte, balık kaya üzerinde, kayayı da bir melek tutuyor. İkinci arz tabakası ise havayı hapseden tabakadır. Allah (z.c.hz.) Ad kavmini helak edeceği zaman onun melaikesine emretti: "Bir delik aç" O da: "Bir öküz burnu kadar açayım mı?" dedi. Allah: "Hayır, o bütün insanları helaka yeter. Sen bir yüzük kadar aç." O rüzgar öyle bir rüzgardır ki, Allah Teala kitabında onun hakkında şu mealde buyurmuştu: "O rüzgar, uğradığı şeyi, çiğnenmiş ot parçası gibi yaptı." Üçüncü tabakada cehennem taşları vardır. Dördüncü tabakada cehennem kibritleri vardır. Dediler ki: "Cehennem için kibrit var mı?" Evet var, dedi. Allah'a yemin ederim ki, o Cehennemde kibritten öyle bir vadi var ki, oraya dağlar gönderilse erirdi. Beşinci tabakayı Cehennem yılanları teşkil ediyor. Onların ağızları kafirleri yalıyor, onda et bırakmıyor, sinir ve kemik kalıyor. Altıncı tabakada Cehennem akrebleri var. Onların en küçükleri katır kadardır. Kafirlere tekme vurur. Onu sokması, Cehennem ateşini unutturur. Yedinci tabakada iblis hapsedilmiştir. Bir eli önde bir eli arkada demire bağlanmıştır. Allah onu birine musallet edeceği vakit çözer. (İşini bitince tekrar bağlanır.)Ramuz el e-hadis, 95. sayfa, 11. hadis