Arama Sonuçları en iyi

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/12809-en-iyi/80

NoHadis MetniKaynak
8856 Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. en aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz."Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis
8926 Cehennemde bir vadi vardır. Cehennem her gün, bu vadiden yetmiş defa Allaha sığınır. Allah bu vadiyi amelleriyle riya yapan, okumuş mürailer için hazırladı. Allah indinde en fazla buğza layık kullar, sultanlara, baştakilere sokulan alimlerdir.Ramuz el e-hadis, 127. sayfa, 2. hadis
8983 Hırsızların hırsızı, Emirin lisanını çalan kimsedir. (Emire nüfuz edip onun yularını eline alma) Hataların en büyüğü, bir müslüman malını haksız yere almaktır. Hasta ziyareti güzel işlerdendir. Ziyaretin tamamlanması da elini onun üzerine koyman ve nasıl olduğunu sormandır. Şefaatin efdali ise dargın evlilerin arasını bulmaktır. Dondan önce gömleği giymek (uzun gömlek olmalı) Peygamber giyimindendir. Dua ederken aksırmak ise duanın kabulunun işaretlerindendir.Ramuz el e-hadis, 132. sayfa, 4. hadis
9002 Zekeriya (a.s.)'ın oğlu Yahya (a.s.) Allah'tan niyaz etti ve dedi ki: "Ya Rabbi, beni insanların diline dolama." Allah Teala ona vahyetti ki: "Ya Yahya, ben onu kendime yapmadım. Onu sana nasıl yapayım? Oku kitabı ezeliyi, orada bulacaksın. Yahudiler dediler ki; Üzeyir Allah'ın oğludur. Nasraniler de Mesih Allah'ın oğludur dediler. Allah'ın eli bağlıdır (veremez) dediler de dediler." Yahya (a.s.) Ya Rabbi beni mağfiret et. Bir daha böyle istekte bulunmam" dedi.Ramuz el e-hadis, 134. sayfa, 3. hadis
9048 Ebrar'a "Ebrar" isminin verilmesi ana, baba ve çocuklarına iyilik etmelerindendir. Nasıl ki, ananın, babanın senin üzerinde hakkı varsa, çocuklarının da senin üzerinde hakkı vardır.Ramuz el e-hadis, 138. sayfa, 14. hadis
9074 Benden evvelki peygamberlerden, ümmetimi deccal ile korkutmıyan hiç kimse olmadı. Onun sol gözü şaşı, sağ gözü ise perdelidir. Ve alnında kafir diye yazılıdır. Yanında Cennet, Cehennem diye iki vadi olur. Cennet dediği Cehennem, Cehennemi ise Cennetir. Yanında Peygamber kıyafetinde iki melek bulunur. Biri sağında biri solundadır. Bu beraberlik insanları imtihan içindir. Ve deccal onlara sorar: "Ben sizin Rabbiniz değilmiyim? Diriltiyorum, öldürüyorum." Meleklerden biri "Yalan söylüyorsun" der. Fakat bu sözü yanındaki melekten başkası duymaz. İkinci melek diğerine "Doğru söylüyorsun" der. İkinci meleğin sözünü ise insanlar işitir. Ve zannederler ki, deccalı tasdik etti. Bu da imtihan içindir. Sonra Medine'ye yürür. Giremeyince: "Bu O'nun (s.a.v)ülkesidir" der. Sonra Şam'a yürür. Orada "Akıbeti Efik" mevkiinde Allah onu helak eder.Ramuz el e-hadis, 140. sayfa, 11. hadis
9131

Dün gece rüyamda acaib şeyler gördüm. Ümmetimden bir kimse gördüm ki, azab melekleri onu kuşatmışlardı da abdesti gelib, onu içinde bulunduğu bu istenmiyen halden kurtardı. Gene bir kimse gördüm ki kabir onu sıkıyordu. Namazı ona geldi ve onu kabir azabından kurtardı. Gene bir kimseye şeytanların musallat olduğunu gördüm. Zikrullahı ona geldi ve şeytanın tasallutundan onu kurtardı. (Şeytanın tasallutu yürek sıkıntısından anlaşılır) Gene ümmetimden bir kimse gördüm ki susuzluktan dili çıkmıştı. Ramazan orucu geldi onu suvardı. Yine bir recul gördüm, kendisini zulmet sarmıştı. Haccı ve umresi geldi ve onu o karanlıklardan çıkardı. Birini de gördüm. Melekül Mevt ruhunu kabz etmek için ona gelmişti. Anasına, babasına yaptığı iyilikler gelip o meleğe karşı çıktı ve geri çevirdi. Bir recul de görüm. "müslamanlarla konuşayım" diyor amma konuşturmuyorlardı. Buna da sılai rahmi gelip "Bu adam akrabasına giderdi" diyerek şefaat etti. Onlarla konuştu ve beraber oldu. Birini de gördüm, Peygamberlerin yanına gitmek istiyor, halka halka kovuyorlar onu. Onu da cünüplükten korkar olması (gusül abdesti) geldi de aldı, onu da yanıma oruttu. Bir recul de gördüm, ateşin şiddetinden eliyle korunmak istiyordu. Sadakası geldi de başı üzerinde gölge yaptı ve yüzüne perde oldu. Birini de gördüm, zebaniler kendisini almaya gelmişti. Yaptığı emri bil maruf, nehyi anil münkeri geldi de kendisini kurtardı. Bir recul de gördüm, ateşe atılmış (Allah korkusundan döktüğü) göz yaşları geldi de onu Cehennemden kurtardı. Birini de gördüm, defterini solundan veriliyor. Allah korkusu geldi, onu kurtardı ve defterini sağa aldı. Terazisi hafif gelen bir kimse gördüm. Kendinden evvel ölen çocukları gelip mizanını ağırlaştırdı. Cehennemin kenarında bir adam gördüm, onu da oradan Allah korkusu kurtardı. Birini de gördüm, hurma sazı gibi titriyordu. Allah'a hüsnü zannı geldi ve titremesi durdu. Sırat köprüsünde düşe kalka giden birini gördüm. Onu da selatı selamı gelip kurtardı ve sıratı geçene kadar doğrulttu. Biriside Cennetin kapısına kadar geldi fakat kapılar kapanıyordu. Onu da Kelimei Şehadeti gelip Cennete koydu.

Ramuz el e-hadis, 147. sayfa, 8. hadis
9154 Ben bütün Peygamberlerin seyyidiyim, iftihar yok. Ve Ben bütün Peygamberlerin sonuncusuyum, iftihar yok. Ben şefaat edicilerin ilkiyim, iftihar yok.Ramuz el e-hadis, 151. sayfa, 2. hadis
9160 Ben, kıyamet gününde Adem oğlunun seyyidiyim, iftihar etmem. Livâhül Hamd elimdedir, iftihar etmem. O günde Benim sancağımın altında Adem (a.s.) dahil, toplanmayan hiç bir Peygamber yoktur. Ben arzın yarılıpta baas olunacak insanların ilkiyim, iftihar etmem. Ben şefaatçilerin ilkiyim. Ve şefaati makbul olanların da ilkiyim. Gene de iftihar etmem.Ramuz el e-hadis, 152. sayfa, 2. hadis
9162 Ben, baas olunduklarında, bütün Peygamberlerin seyyidiyim. (Mahşere) vardıklarında, onların en önde olanıyım. Onlar ye'se düştüklerinde müjde vericileriyim. Secde ettiklerinde onların imamıyım. (Allah huzurunda toplanıldığında) Allah'a en yakın olanıyım. Ben konuşurum. Allah beni tasdik eder. Ben şefaat ederim, şefaatim kabul olunur. Ben isterim, o da verir.Ramuz el e-hadis, 152. sayfa, 4. hadis