No | Hadis Metni | Kaynak |
10891 | Ümmetime yakında, ahir zamanda, kader meselesinden bir kapı açılır. Ve onu hiçbir şey kapamaz. onu açanlara rastlarsanız, kendilerini şu mealdeki ayetle karşılarsanız size kafi gelir: "Arzda ve nefislerinizde her kime isabet eden bir musibet yoktur ki, kitapta tesbit edilmiş olmasın." | Ramuz el e-hadis, 302. sayfa, 6. hadis |
10908 | Ahir zamanda lûtî denilen bir taife çıkar ve üç sınıf olur: Bir sınıfı yüze bakmak ve konuşmakla, diğeri musafaha ve kucaklaşmakla yetinirler. Bir sınıfı da bu işi bilfiil yaparlar. Allah'ın laneti bunların üzerine olsun. Meğer ki tevbe ederler. Tevbe edenin tevbesini Allah kabul eder. | Ramuz el e-hadis, 303. sayfa, 11. hadis |
10995 | Allah Teala temsil getirdi ki, bir doğru yol o yolun iki tarafında iki sur var. Onlarda açık kapılar ve o kapılar üzerinde sarkıtılmış perdeler var. O doğru yolun giriş kapısının üzerinde bir davetçi var ki şöyle bağırır: "Ey insanlar hepiniz bu yola girin, sapmayın." Yolun üstünde diğer bir davetçi de, bir kimse bu perdelerden birisini açmak istediği zaman der ki: "Sakın o perdeyi açma. Eğer onu açarsan harama girersin." İşte bu doğru yol islamdır. İki tarafındaki surlar, Allah'ın hudutlarıdır. Açık kapılar Allah'ın haram kıldıklarına açılır. Bu yolun başındaki davetçi, Allah'ın kitabıdır. Yolun üstünden davet eden diğeri ise her müslümanın kendi kalbindeki Allah öğütçüsüdür. | Ramuz el e-hadis, 310. sayfa, 13. hadis |
11021 | Şu bedenlerinizi temizleyin ki, Allah da sizi temizlesin. Zira temiz geceleyen hiçbir kul yoktur ki, onunla beraber iç çamaşırında bir melek gecelemiş olmasın. O kul gece yatağında kımıldadığında o melek şöyle der: "Allahım şu kulunu mağfiret eyle. Zira o temiz gecelemiştir." (Abdestli yatmak meselesi.) | Ramuz el e-hadis, 313. sayfa, 1. hadis |
11027 | Tûbâ! (Ne mutlu) Beni görüp de iman edene. Sonra ne mutlu, ne mutlu yine ne mutlu Beni görmeden, Bana iman edene. Denildi ki: "Tûbâ nedir?" Buyurduki: "Tûbâ Cennette bir ağaçtır. Büyüklüğü yüz yıllık yer tutar. Ve Cennet elbiseleri de onun tomurcuklarından yapılır. | Ramuz el e-hadis, 313. sayfa, 7. hadis |
11119 | İki garip şey vardır: Biri sefih kimseden çıkan "hikmet sözü" ki onu kabul edin. Diğeri Hakim adamın sefih sözü ki, onu affedin. Zira hiç bir hakim yoktur ki ayağı sürçmesin. Ve hiç bir hakim yoktur ki, tecrübe sahibi olmasın. | Ramuz el e-hadis, 320. sayfa, 15. hadis |
11195 | Allah (z.c.hz.) buyuruyor: "Kulum bir iyilik yapmayı kast edib yapamadığında, bir sevap yazarım. Yaparsa on sevaptan yediyüz sevaba kadar yazarım. Bir kötülüğe kastedene, onu yapmadıkça birşey yazmam. Yaparsa bir seyyie yazarım." | Ramuz el e-hadis, 327. sayfa, 10. hadis |
11202 | Allah Tebareke ve Teala buyurur: "Kullarımdan birine, bedeninde veya evladında veya malında bir musibet tevcih ettiğimde, o da onu sabrı cemille karşıladığında, kıyamet günü haya ederim, onun için ne defter açarım, ne de mizan dikerim." | Ramuz el e-hadis, 328. sayfa, 4. hadis |
11227 | Allah (z.c.hz.) buyurur: "Benim dostlarımdan birine eza eden adam, Bana harp ilan etmiş demektir. Bana yaklaşmak için de farzlara benzer bir şey yoktur. Kul Bana nafile ibadetle o derecede yaklaşmakta devam eder ki, Ben onu severim ve Ben onu sevince de gören gözü, işiten kulağı, tutan eli, yürüyen ayağı, akleden gönlü, konuşan dili olurum. Dua ederse kabul eder, bir şey isterse veririm. Yaptığım işler içinde, böyle kulumun ölümüne karar vermek kadar Bana güç gelen bir şey yoktur. Çünkü o kul ölümü sevmez, Ben de onu gücendirmeyi sevmem." | Ramuz el e-hadis, 330. sayfa, 5. hadis |
11230 | Allah (z.c.hz.) Adem (a.s.)'a buyurdu ki: "Ya Adem (a.s.) Ben emaneti yere, göğe arzettim, kaldıramadılar. Sen onu, ondakiyle yüklenebilecek misin?" Dedi ki: "Ya Rabbi, onda bana ne var?" Buyurdu ki: "Muhafaza edersen sevap, etmezsen azap var." Adem (a.s.) dedi ki: "Ondakiyle beraber yüklendim." Böyle dedi de Cennette öğleden ikindiye kadar kalabildi. Taki şeytan onu oradan çıkardı. | Ramuz el e-hadis, 330. sayfa, 8. hadis |