No | Hadis Metni | Kaynak |
11263 | Kalbini iman için halis eden iflah oldu. Yine kalbini selim, lisanını sadık, nefsini mutmain, ahlakını mustakim, kulağını dinler, gözünü de görür eden de iflah oldu. Kulak, işittiğini kalbe götüren bir alet gibidir. Göz de kalbin muhafaza edeceği şeyin tesbit vasıtasıdır. İflah oldu o kimse ki, Allah onun kalbini hıfz edici kıldı. | Ramuz el e-hadis, 333. sayfa, 12. hadis |
11307 | Cennetteki huriler yakut ve mercan gibidirler. Adam onlardan birinin yüzüne bakar da, kendini onun yanağında, aynada gördüğünden daha berrak görür. Onların incilerinin en ednası şark ile garbı ışıklandırır. Ona bakış, üstündeki yetmiş kat elbiseden iliğine kadar işler. | Ramuz el e-hadis, 337. sayfa, 7. hadis |
11315 | Beni İsrail'den "Kıfl" isimli biri vardı. Günahtan pek sakınmaz ve onu işlerdi. Ona bir kadın geldi (paraya ihtiyacı vardı.) onunla münasebette bulunmak şartı ile kadına altmış altın verdi. Kadınla bir mevkiye geldiler. O zaman kadının kemikleri titredi ve ağladı. Adam dedi ki: "Neden ağlıyorsun? Seni zorladım mı?" Kadın dedi ki: "Hayır, fakat ben bu işi şimdiye kadar asla yapmamıştım. Buna beni ihtiyacım sürükledi." Adam dedi ki: "Madem ki sen yapmadığını yapmak durumundasın öyleyse git, para da senindir. "Adam ayrıca yemin ederek: "Vallahi bundan sonra ben de bu işi bir daha yapmam" dedi ve o gece de öldü. Sabahleyin kapısına şöyle yazılmış olduğu görüldü: "Allah muhakkak Kıfl'e mağfiret etti." (Asi, fakat iffeti takdir eden ve merhametli bir kimse imiş ve tevbesi nasib ve kabul olmuş.) | Ramuz el e-hadis, 338. sayfa, 1. hadis |
11359 | Hangi söz ki, onda Allah zikri bulunmaz ve Bana selatü selam getirilmeden başlanır, o bereketten mahrumdur ve onun hayrı noksandır. | Ramuz el e-hadis, 341. sayfa, 4. hadis |
11372 | Allah Teala günahlardan dilediğinin cezasını kıyamet gününe kadar geciktirir. Anaya-babaya isyan müstesna. Zira Allah Teala onun cezasını sahibine, ölmeden evvel dünya hayatında, acele olarak verir. | Ramuz el e-hadis, 342. sayfa, 2. hadis |
11466 | Herşeyin kendisini bozan bir afeti vardır. Ümmetime isabet eden en büyük afet ise onların dünyaya, altına ve gümüşe olacak muhabbetleridir. Ya Eba Hureyre! Mal toplayanın çoğunda hayır yoktur. Meğer ki Aziz ve Celil olan Allah onu hakkına sarfettire. | Ramuz el e-hadis, 349. sayfa, 7. hadis |
11481 | Allah, Adem (a.s.)'ın bedenini yaratıp bıraktıktan sonra iblis dolaşıp ona bakmaya başladı. Vaktaki onu içi boş gördü, "Bu kendine sahip olamaz, benim için kolay ele geçirilebilir bir yaratık" dedi. | Ramuz el e-hadis, 352. sayfa, 3. hadis |
11493 | Allah (z.c.hz.) Musa (a.s.) ile konuştuktan sonra O, on fersah mesafeden, karanlık, gecede kaya üzerindeki karıncanın yürüyüşünü görür oldu. | Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 7. hadis |
11503 | İçki içmedikçe, kul, dininde genişlik görmekte devam eder. İçki içerse, Allah ondan perdesini yırtar ve şeytan onun velisi, kulağı, gözü ve her şerre sevkeden ve her hayırdan geri bırakan ayağı olur. | Ramuz el e-hadis, 354. sayfa, 9. hadis |
11541 | Adem oğluna maldan iki dere akıtılsa, üçüncüsünü temenni eder. Adem oğlunu ancak toprak doyurur. Allah ise tevbe edenin tevbesini kabul eder. ( Mala gönül vermek bir suçtur. Tevbe eden kurtulur) | Ramuz el e-hadis, 358. sayfa, 1. hadis |