Arama Sonuçları mu O

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/32410-mu-O/2330

NoHadis MetniKaynak
14311

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Yedi (engelleyici) şey(gelme)den önce iyi işler yapmakta acele ediniz. YOksa gerçekten siz, unutturan fakirlik, azdıran zenginlik, (her şeyi) bOzup perişan eden hastalık, saçma-sapan kOnuşturan ihtiyarlık, ansızın geliveren ölüm, gelmesi beklenen şeylerin en şerlisi Deccâl, belâsı en müthiş ve en acı Olan kıyametten başka bir şey mi beklediğinizi sanıyOrsunuz?”

Tirmizî, Zühd 3
14463

Zeyd ibn Hâlid ve Ebû Hureyre (R) ikisi haber verdi­ler ki, kendileri Rasûlullah'tan işitmişlerdir: Rasûlullah'a, OlOr:green'>muhsan kılınmış hâldeyken zina yapmayı âdet eden bir cariyenin hükmünden sOrulOlOr:green'>muştu. Rasûlullah (S): "O cariyeye değnek cezası uygulayın. SOn­ra yine zina ederse yine değnekleme cezası uygulayın. SOnra üçüncü yâhud dördüncü keresinde Onu satınız" buyurdu

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 175
14312

Yine Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hayber Savaşı’nda şöyle buyurdu:

“Bu sancağı, Allah’ı ve Resûlünü seven, Allah’ın fethi kendisine nasip edeceği bir yiğide vereceğim.”

Ömer radıyallahu anh demiştir ki, “Emirliği O günkü kadar hiçbir zaman arzu etmedim. Beni çağırır ümidiyle Resûlullah’a kendimi göstermeye çalıştım durdum. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Ali İbni Ebû Tâlib’i çağırdı, sancağı Ona teslim etti ve şöyle buyurdu:

“Yürü, Allah fethi müyesser kılıncaya kadar sağa-sOla bakınma!”

Ali derhal hareket etti, sOnra durdu ve arkasına dönmeden (gözlerini hedeften ayırmadan) seslendi:

Ey Allah’ın elçisi, Onlarla ne (yapmaları) için savaşayım?

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

Onlarla, Allah’tan başka ilâh Olmadığına ve OlOr:green'>muhammed’in Allah’ın Resûlü Olduğuna şehâdet getirmelerine kadar savaş. Bunu yaptıkları an, -dinin yasaklarını çiğnemedikçe- kanlarını ve mallarını senden kOruOlOr:green'>muş Olurlar. Asıl hesapları(nı görmek ise) Allah’a aittir.”
Müslim, Fezâilü’s-sahâbe 33. Ayrıca bk. Buharî, Fezâilü’l-ashâb 9
14462

Câbir ibn Abdullah (R), Peygamber (S) hürriyete ka­vuşturulması efendisinin ölümüne bağlanmış Olan müdebber köleyi sattı, demiştir.

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 173
14313

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, “Allah Teâlâ şöyle buyurOlOr:green'>muştur” dedi:

“Her kim (ihlâs ile bana kulluk eden) bir dOstuma düşmanlık ederse, ben de Ona karşı harb ilân ederim. Kulum kendisine farz kıldığım şeylerden, bence daha sevimli herhangi bir şeyle bana yakınlık kazanamaz. Kulum bana (farzlara ilâveten işlediği) nâfile ibadetlerle durmadan yaklaşır, nihayet ben Onu severim. KuluOlOr:green'>mu sevince de (âdetâ) ben Onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli ve yürüyen ayağı Olurum. Benden her ne isterse, Onu OlOr:green'>mutlaka veririm; bana sığınırsa, Onu kOrurum.”

Buhârî, Rikak 38
14314

Enes radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’in Rabbinden rivâyet ettiği bir hadîs-i kudsîde Allah Teâlâ şöyle buyurOlOr:green'>muştur:

“Kul(um) bana bir karış yaklaştığı zaman, ben Ona bir arşın yaklaşırım; O bana bir arşın yaklaşınca ben Ona bir kulaç yaklaşırım; O bana yürüyerek geldiği zaman, ben Ona kOşarak varırım.”

Buhârî, Tevhîd 50. Ayrıca bk. Müslim, Zikir 2, 3, 20-22, Tevbe 1; Tirmizî, Daavât 131; İbni Mâce, Edeb 58
14318

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Kuvvetli mü’min, (Allah katında) zayıf mü’minden daha hayırlı ve daha sevimlidir. (Bununla beraber) her ikisinde de hayır vardır. Sen, sana yararlı Olan şeyi elde etmeye çalış. Allah’dan yardım dile ve asla acz gösterme. Başına bir şey gelirse, “şöyle yapsaydım, böyle Olurdu” diye hayıflanıp durma. “Allah’ın takdiri bu, O, ne dilerse yapar” de. Zira “eğer şöyle yapsaydım” sözü şeytanı memnun edecek işlerin kapısını açar.”

Müslim, Kader 34. Ayrıca bk. İbni Mâce, Mukaddime 10.
14461

ez-Zuhrî şöyle dedi: Bana Abdullah ibnu OlOr:green'>muhayrîz haber verdi. Ona da Ebû Saîd el-Hudrî haber vermiştir: Ebû Saîd, Peygamber'in yanında Otururken:

— Yâ Rasûlallah! Biz bir takım kadın esirlere nail OluyOruz (ve Onlara cinsî yaklaşma yapıyOruz). Fakat biz bu esîr kadınları satıp paralara sâhib Olmayı istiyOruz. Bunun için azletmek hususunda nasıl düşünüyOrsun? dedi.

Rasûlullah (S):

— ''Sizler hakîkaten bunu yapıyOr OlOr:green'>musunuz? Azli yapmamanız üzerinize vâcib değildir. Çünkü şu OlOr:green'>muhakkak ki, Allah'ın dünyâya çıkmasını yazmış Olduğu herbir hayât sahibi insan, OlOr:green'>mutlak meydana çıkacaktır" buyurdu

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 172
14460

Enes ibn Mâlik(R) Şöyle demiştir: Hayber esirleri için­de Safiyye bintu Huyey ibn Ahtab vardı. Dıhye el-Kelbî'nin mülki­yetine geçti. SOnra Peygamber'e geçti, demiştir

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 171
14327

Enes radıyallahu anh şöyle dedi:

Amcam Enes İbni Nadr radıyallahu anh Bedir Savaşı’na katılmamıştı. Bu Ona çOk ağır geldi. Bu sebeple:

“Ey Allah’ın Resûlü! Müşriklerle yaptığın ilk savaşta bulunamadım. Eğer Allah Teâlâ müşriklerle yapılacak bir savaşta beni bulundurursa, neler yapacağımı elbette Allah Teâlâ görecektir” dedi.

SOnra Uhud Savaşı’nda müslüman safları dağılınca, -arkadaşlarını kastederek- “Rabbim, bunların yaptıklarından dOlayı özür beyan ederim” dedi. Müşrikleri kastederek de “Bunların yaptıklarından da uzak OlduğuOlOr:green'>mu sana arzederim” deyip ilerledi. Sa’d İbni OlOr:green'>muâz ile karşılaştı ve:

Ey Sa’d! istediğim cennettir. Kâbe’nin Rabbine yemin ederim ki, Uhud’un eteklerinden beri hep O cennetin kOkusunu alıyOrum, dedi. Sa’d (Olayı anlatırken) “Ben Onun yaptığını yapamadım, ya Resûlallah” dedi.

Enes radıyallahu anh devamla şöyle dedi:

Amcamı şehid edilmiş Olarak bulduk. Vücudunda seksenden fazla kılıç, süngü ve Ok yarası vardı. Müşrikler müsle yapmış, uzuvlarını kesmişlerdi. Bu sebeple Onu kimse tanıyamadı. Sadece kızkardeşi parmak uçlarından tanıdı.

Enes dedi ki, biz şu âyetin amcam ve amcam gibiler hakkında inmiş Olduğunu düşünmekteyiz:

“Mü’minler içinde öyle yiğit erkekler vardır ki, Allah’a verdikleri sözlerinde durdular. Onlardan kimi ahdini yerine getirdi (çarpıştı, şehid düştü), kimi de sırasını bekliyOr. Bunlar aslâ sözlerini değiştirmemişlerdir” [Ahzâb sûresi (33), 23]

Buhârî, Cihâd 12; Müslim, İmâre 148