No | Hadis Metni | Kaynak |
9321 | Gıybetten sakının. Zira muhakkak ki gıybet, zinadan daha şiddetlidir. Adam zina eder ve tövbe eder de Allah Onun tövbesini kabul eder. Gıybet sahibine gelince, gıybetini yaptığı kişi Onu affetmedikçe, mağfiret olunmaz. | Ramuz el e-hadis, 174. sayfa, 1. hadis |
9331 | Sultanla oturup kalkmaktan sakınınız. Zira bu, dinin gitmesidir. Ona yardımcı olmaktan da sakınınız. Zira siz Onun işini övemezsiniz.. | Ramuz el e-hadis, 174. sayfa, 11. hadis |
9333 | Hile yapmaktan sakının. Kişinin ganimet taksim edilmeden önce, cariyeye yaklaşması, sonra da Onu getirip taksim yerine bırakması, gene bir adamın elbiseyi giyip yıprattıktan sonra gidip taksim yerine bırakması veya taksimden önce hayvana binip, sonra Onu ganimet hayvanlarını içine iade etmesi aldatmadır. | Ramuz el e-hadis, 174. sayfa, 13. hadis |
9366 | Her hangi bir adam iflas eder de Onun yanında, kimin alacağı aynı mal olarak bulunuyorsa, o malın sahibi, ona diğer alacaklılardan daha ziyade hak sahibidir.(Şayet karşılığında bir miktar da olsa para almamışsa) | Ramuz el e-hadis, 177. sayfa, 10. hadis |
9372 | Herhangi bir adam, bir hastayı ziyarete gidince, Allah'ın rahmetinde yüzer ve Onun yanında oturunca da bu rahmete gömülmüş hale gelir. | Ramuz el e-hadis, 178. sayfa, 4. hadis |
9422 | Ey insanlar! Sanki bu dünyada ölüm bizim için değil de bizden başkasına yazılmış. Hak da sanki başkasına vacib gibi imiş. Bize göre -az miktardaki- ölüleri götürüyoruz. Komşuya götürüyormuş gibi. (Evleri kabirleri imiş gibi) Miraslarını yiyoruz. Sanki biz ölmiyecekmişiz gibi. Ne mutlu o kimseye ki, kendi ayıbı Onu meşgul eder de, başkasının ayıbını görmez. Ne mutlu o kimseye ki, kendi nazarında kendini hor görür de başkasına noksanlık atfetmez. Meskenete düşmeden Allah için tevazu eder ve helalinden kazandığı malı infak eder. Düşkün ve miskin kimseleri hoş tutar. Fıkıh ve Hikmet ehli ile düşüp kalkar. Ne mutlu o kimseye ki, kendini hor görür. Kazancı helal gidişi salih olur ve kimseye bir zararı dokunmasın diye dikkat eder ve insanlardan uzlet eder. Ne mutlu o kimseye ki, ilmi ile amel eder. Malının fazlasını infak eder, sözünün fazlasını ise tutar. | Ramuz el e-hadis, 183. sayfa, 5. hadis |
9430 | Ey insanlar! Dünya, peşin verilen bir metadır. İyi de kötü de ondan nasibini alır. Ahiret ise sadık (değişmez) bir vaaddır. Orada Kadir olan Melik hükmeder. Hak yerini bulur. Batıl ise zail olur. Ey insanlar! Ahiret evladı olun, dünya uşağı olmayın. Zira evlat anaya tabidir. (Yani dünya çocuğu olursanız., dünya gibi mahvolmaya layık olursunuz) Allah'tan korku üzerine amel ediniz Biliniz ki, amelleriniz sizinle yüzleştirilecektir. Ve yine sizler, mutlaka Allah'a mülaki olacaksınız. Kim, zerre miktarı hayır yaparsa Onu görecek ve kim de zerre miktarı şer yaparsa Onu görecek. | Ramuz el e-hadis, 184. sayfa, 4. hadis |
9459 | Bu ümmet içinde Ebdallar otuz kişidir. Bunların kalbleri İbrahim (a.s)'ın kalbi gibidir. Onlardan biri vefat edince Allahü Teala, Onun yerini başka biriyle doldurur. | Ramuz el e-hadis, 187. sayfa, 4. hadis |
9461 | Ebdallar Şamdadırlar, Kırk kişidirler. Biri vefat ettiğinde Allah teala Onun yerine başkasını getirir. Onlar sayesinde yağmur yağdırılır, düşmanlara karşı galib gelinir ve yine onlar sayesinde Şam ehlinden azab kaldırılır. | Ramuz el e-hadis, 187. sayfa, 6. hadis |
9559 | Beyt-i Mamur semadadır. Ve ona "Surah" ismi verilir. Bu, beyt-i Haram misillidir. Ve Onun hizasına gelir. Düşecek olsa, Onun üstüne düşerdi. Her gün yetmiş bin melek Onu ziyarete gelir, her gelen melek bir defa gelmek şartıyla. Onun semadaki kıymeti, Beytullah'ın kıymeti gibidir. | Ramuz el e-hadis, 196. sayfa, 3. hadis |