No | Hadis Metni | Kaynak |
9247 | Azameti gökle yer arasını dolduran ve yetmiş bin meleğin tazim ve teşyi ettiği bir sureyi size haber vereyim mi? O "El Kehf" suresidir. Her kim Cuma günü onu okursa, Allah Teala bu sebeble o kimsenin diğer cumaya kadar ki ondan sonra da üç gün ilavesi içindeki günahlarını mağfiret eder. Ayrıca kendisine semaya kadar erişen bir nur verilir. Ve deccal fitnesinden korunmuş olur. Her kim yatacağı zaman bu surenin sonundan beş ayet okursa, korunur ve gecenin istediği vaktinde de uyandırılır. | Ramuz el e-hadis, 164. sayfa, 2. hadis |
9261 | Allah'ın, seni zarardan koruyub menfaatlendireceği bir şeyi haber vereyim mi? Muhakkak ki çeşitli faiz vardır. Ondan bir çeşidi bile yetmiş günaha bedeldir ki; bunun en küçüğü kişinin annesi ile yatması kadar kötü bir iştir. Faizin en ağır olanı ise, kişinin haksız yere, müslüman kardeşinin ırzı hakkında söz etmesi gibidir. | Ramuz el e-hadis, 165. sayfa, 7. hadis |
9286 | Haberiniz olsun ki dünya hazır bir meta olup, ondan iyi de, kötü de yer. Yine biliniz ki hesap günü gelecektir ve haktır. Orada her şeye kadir olan bir melik hükmedecektir. Biliniz ki, hayrın hepsi, bütün kısımlarıyla Cennettedir. Yine biliniz ki, şer de bütün parçalarıyla ateştedir. Gene haberiniz olsun ki, amellerinizi Allah'tan sakınır halde işleyin. Ve biliniz ki, sizler muhakkak surette amellerinizle karşılaşacaksınız. Her kim zerre miktarı hayır işlerse onu görecek ve her kim de zerre miktarı şer işlerse onu görecektir. | Ramuz el e-hadis, 169. sayfa, 1. hadis |
9297 | İyi biliniz ki, her kim eman verilen bir kimseye, zulmeder veya ahdini bozar veya onun gücünün yetmiyeceği şeyi kendisine yükler veya gönül hoşluğu ile vermeyeceği bir şeyi ondan alırsa, kıyamet gününde ben o kimsenin hasmı olurum.(Beyhaki'de ayrıca şu ilave vardır: İyi biliniz ki, her kim Allah ve Resulünün zimmetinde olan bir muahidi (eman verilen kimseyi öldürürse, Allah o kimseye Cennetin kokusunu haram eder ki, onun kokusu yetmiş yıllık mesafeden alınır.) | Ramuz el e-hadis, 170. sayfa, 4. hadis |
9305 | Sizden biri koltuğuna yaslanmış durumda iken "Doğrusu Allah, şu Kur'an'da neyi haram kıldı ise ondan başka şeyin haram kılınmadığını" mı zanneder? Biliniz ki, Ben Allah'a yemin ederim ki, muhakkak ki Ben emrettim, nasihat ettim ve nehyettim. Bir takım şeylerden ki, onlar Kur'an kadardır yahud daha fazladır. Şüphesiz Aziz ve Celil olan Allah, onlar size kendi üzerlerine düşeni verdikleri müddetçe, kitap ehlinin evlerine, kendilerinin izni olmadan girmenizi, kadınlarını dövmenizi ve meyvalarını yemenizi, size helal kılmadı. | Ramuz el e-hadis, 172. sayfa, 1. hadis |
9374 | Bir adam ki, yalan yemin ile birisinin malını alırsa, Cennet ondan el çeker ve Cehennem ona vacib olur. Bu mal, isterse bir misvak dalı olsun. | Ramuz el e-hadis, 178. sayfa, 6. hadis |
9413 | Hangi bir kul ki başına, Allah'ın kendisini ondan men ettiği bir şey (günah) geldi ve sonra da cezası (haddi) kendisine verildi ise, bu had o adama bu günah için kefaret olur. | Ramuz el e-hadis, 182. sayfa, 4. hadis |
9430 | Ey insanlar! Dünya, peşin verilen bir metadır. İyi de kötü de ondan nasibini alır. Ahiret ise sadık (değişmez) bir vaaddır. Orada Kadir olan Melik hükmeder. Hak yerini bulur. Batıl ise zail olur. Ey insanlar! Ahiret evladı olun, dünya uşağı olmayın. Zira evlat anaya tabidir. (Yani dünya çocuğu olursanız., dünya gibi mahvolmaya layık olursunuz) Allah'tan korku üzerine amel ediniz Biliniz ki, amelleriniz sizinle yüzleştirilecektir. Ve yine sizler, mutlaka Allah'a mülaki olacaksınız. Kim, zerre miktarı hayır yaparsa onu görecek ve kim de zerre miktarı şer yaparsa onu görecek. | Ramuz el e-hadis, 184. sayfa, 4. hadis |
9432 | Ey insanlar! Allah'dan korkun. Allah'a yemin ederim ki, bir mü'min bir mü'mine zulmederse, kıyamet gününde Allah mutlaka ondan mazlumun intikamını alır. | Ramuz el e-hadis, 184. sayfa, 6. hadis |
9508 | Eller, tasarrufta üçtür! Allah'ın eli en yüksek olanıdır. Sadaka verenin eli de ondan sonradır. İstiyenin ile ise en aşağı olandır. Böyle olduğu için malının artanını ver ve fırsatı kaçırma. | Ramuz el e-hadis, 192. sayfa, 6. hadis |