No | Hadis Metni | Kaynak |
8458 | Allah (z.c.hz.) Beni seçti. Benim için de ashabı seçti. Onlar bana yardımcı ve akraba olur. Kim ki onlara fena söz söylerse. Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların lâneti Onun üzerine olsun. Kıyamette Allah, böyle kimselerden, ne farz ve ne de nafile ibadet kabul etmeyecektir. | Ramuz el e-hadis, 86. sayfa, 7. hadis |
8481 | Allah (z.c.hz.) Adem'in Hamurunu kırk gün, kırk gece yoğurdu. Aldı, ikiye kesti. Sağ tarafa iyiler, sol tarafa habisler ayrıldı. Sonra tekrar yoğurdu. Onun içindir ki iyilerden kötü, kötülerden iyiler çıkabilir. | Ramuz el e-hadis, 88. sayfa, 7. hadis |
8485 | Allah (z.c.hz.) şu üç şeyi mekruh kıldı: Kur'an okurken kOnuşmayı, Yüksek sesle dua etmeyi, Secdede dirsekleri yere yapıştırmayı. | Ramuz el e-hadis, 89. sayfa, 2. hadis |
8494 | Allah (z.c.hz.) mü'min kuluna belâyı yetiştirmeyi deruhde eder. Bir babanın evlâdına hayır yetiştirmek istemesi gibi. Ve yine Onu, bir hastaya yemek perhizi yaptırıldığı gibi, dünyadan korur. | Ramuz el e-hadis, 89. sayfa, 11. hadis |
8495 | Allah (z.c.hz.) Zekâtı, malınızın geri kalanının güzelleşmesi ve temizlenmesi için farz kıldı. Mirası da sizden sonrakiler için. Bak sana haber vereyim; en iyi hazine saliha kadındır. Kocası yüzüne bakınca, içi açılır, bir şey emrettimi yerine getirir ve kocasının gıyabında Onun ırzını ve malını korur. | Ramuz el e-hadis, 89. sayfa, 12. hadis |
8512 | Allah (z.c.hz.) zulmetmedikçe, kadı ile beraberdir. Zulmedince himayesini çeker. Ve Onu şeytanla yalnız bırakır. | Ramuz el e-hadis, 90. sayfa, 17. hadis |
8542 | Allah (z.c.hz.) üç kimseyi sever, üçüne de buğz eder. Sevdikleri kimseler: Fisebillâh gaza eden, sabırla ve ihtisapla (ecrini ümid ederek) ölünceye kadar harp eden; Eza eden komşusuna, Allah Onu, elinden kurtarıncaya kadar sabreden; Bir cemaatle sefere çıkan, geceleyin uyku bastırıp inip uykuya yattıklarında kalkıp temizlenen ve Allah'dan ümid ve korku ile namaz kılan. Buğz ettiği kimseler ise: Başa kakıcı, hasis; Böbürlenen kibirli kimse; Çok yemin eden tacir. | Ramuz el e-hadis, 93. sayfa, 1. hadis |
8566 | Allah (z.c.hz.) buyurur: "Humma (sıtma, tifo) benim ateşimdir. Ben Onu mü'minlere ahirette ateşleri kalmasın diye veririm." | Ramuz el e-hadis, 94. sayfa, 11. hadis |
8578 | Arzlar, her arz ile Onu takip eden arz arası, 500 senelik mesafedir. Birincisi bir balık üzerindedir. Öyle bir balık ki, iki ucu gökte, balık kaya üzerinde, kayayı da bir melek tutuyor. İkinci arz tabakası ise havayı hapseden tabakadır. Allah (z.c.hz.) Ad kavmini helak edeceği zaman Onun melaikesine emretti: "Bir delik aç" O da: "Bir öküz burnu kadar açayım mı?" dedi. Allah: "Hayır, o bütün insanları helaka yeter. Sen bir yüzük kadar aç." O rüzgar öyle bir rüzgardır ki, Allah Teala kitabında Onun hakkında şu mealde buyurmuştu: "O rüzgar, uğradığı şeyi, çiğnenmiş ot parçası gibi yaptı." Üçüncü tabakada cehennem taşları vardır. Dördüncü tabakada cehennem kibritleri vardır. Dediler ki: "Cehennem için kibrit var mı?" Evet var, dedi. Allah'a yemin ederim ki, o Cehennemde kibritten öyle bir vadi var ki, oraya dağlar gönderilse erirdi. Beşinci tabakayı Cehennem yılanları teşkil ediyor. Onların ağızları kafirleri yalıyor, onda et bırakmıyor, sinir ve kemik kalıyor. Altıncı tabakada Cehennem akrebleri var. Onların en küçükleri katır kadardır. Kafirlere tekme vurur. Onu sokması, Cehennem ateşini unutturur. yedinci tabakada iblis hapsedilmiştir. Bir eli önde bir eli arkada demire bağlanmıştır. Allah Onu birine musallet edeceği vakit çözer. (İşini bitince tekrar bağlanır.) | Ramuz el e-hadis, 95. sayfa, 11. hadis |
8597 | Hiç şüphe yok, deccal çıkacaktır. Onun sol gözü kördür. Ve üzerinde beyaz bir ben vardır. Gözsüzleri ve abraşı iyi eder. Ölüleri diriltir. Ve "ben rabbinizim" der. Kim Onu tasdik ederse fitneyi deccale düştü. Kim de "Rabbim Allah" der ve böyle ölürse o zaman deccalın fitnesine düşmemiş olur ve ona bir daha fitne ve azab yoktur. Deccal yerde Allah'ın dilediği kadar kalır. Sonra İsa (a.s.) gelir. O Bana vekil ve Benim dinim üzerine gelir. Deccalı öldürür. Ondan sonra kıyamet kopar. | Ramuz el e-hadis, 97. sayfa, 5. hadis |