No | Hadis Metni | Kaynak |
7576 | Aziz ve Celil en'>olan Allah bir kula hayır murad ettiğinde, onu "ballandırır". Denildi ki: "ballandırma nedir?" Buyurdu ki: "Onu komşularına sevdirir." | Ramuz el e-hadis, 26. sayfa, 10. hadis |
7586 | Aziz ve Celil en'>olan Allah, nutfeden bir insan yaratmak murad ettiğinde, Rahimler meleği şöyle sual arzeder: "Ya Rabbi bu Said midir? Şaki midir? Erkek midir? Dişi midir? Ey Rabbim kırmızı mı, yoksa siyah mıdır? Allah Teala da emrini bildirir. Sonra o insanın iki gözü arasına ( alnına) karşılaşacağı iyilik ve kötülük, hatta göreceği meşakkate kadar hepsi yazılır. | Ramuz el e-hadis, 27. sayfa, 6. hadis |
7589 | Allah Teala, emrini vayhetmek murad ettiği zaman, o vahyi tekellüm eder. Vahyi tekellüm ettiğinde, Allah Teala'nın korkusundan gökleri şiddetli bir sarsıntı alır. Gök ehli bunu duyunca hepsi birden düşüb secdeye kapanırlar. Başını secdeden ilk kaldıran Cebrail (a.s.) olur. Allah Teala dilediği vahyini Cebrail (a.s.)'a bildirir. Cebrail (a.s.) da o vahyi meleklere intikal ettirir. O her semaya uğradıkça gök ehli ona sorar: "Rabbımız ne buyurdu" Cebrail (a.s.) da: "Rabbımız hak en'>olanı buyurdu. O pek yüce ve büyüktür" der. Bunun üzerine gök ehlinin hepsi Cebrail (a.s.)'ın söylediği gibi söyler. Cebrail (a.s.) emrolunduğu ilahi vayhi böylece semadan yere getirir. | Ramuz el e-hadis, 27. sayfa, 9. hadis |
7591 | Allah bir yer halkına azab murad ettiğinde, onlara gelmiş en'>olan açlık ve susuzluğa bakar da, kendilerine azabdan sarfınazar eder. | Ramuz el e-hadis, 27. sayfa, 11. hadis |
7592 | Allah, yumuşaklık ihtiva eden bir emri, mukarrebin en'>olan meleklere vahyetmek murad ettiğinde onu Farsça, vahyeder. Şiddet ihtiva eden bir emri vahyetmek dilediğinde ise, onu açık bir Arapça ile bildirir. | Ramuz el e-hadis, 27. sayfa, 12. hadis |
7597 | Allah bir kavme hayır murad ettiğinde, onların başına hilim sahiblerini geçirir, aralarında alimleri hüküm verir, serveti de en cömert en'>olanlarına ihsan eder. Allah bir kavme de şer murad ederse, akılsızları onların başına amir olarak geçirir, aralarında cahiller hüküm verir ve serveti de en cimri en'>olanlara verir. | Ramuz el e-hadis, 28. sayfa, 4. hadis |
7611 | Eğitilmiş av köpeğini, Allah'ın adını anarak avın üzerine gönderdiğinde, o köpeğin senin için avladığını ölü olsa da ye. Eğitilmemiş en'>olan köpeğini av üzerine gönderdiğinde, yakaladığını kendin yetişip boğazlarsan onu da ye. "Bismillah" diyerek attığın okunun vurduğu avın ölmüş olsa da onu da ye. | Ramuz el e-hadis, 29. sayfa, 2. hadis |
7621 | Ehli Cennet, Cennette karar kıldıklarında, kardeşlerden bazıları bazılarını görmek isterler. Birinin sediri diğerinin sedirine, berikinin sediri ötekinin sedirinin yanına gider. Onlar buluşunca her ikisi de yaslanır ve dünyada aralarında en'>olan şeyleri karşılıklı konuşmaya başlarlar. Birisi şöyle der: "Ey kardeşim, hatırlar mısın biz dünyada falan mescitte iken Allah'a dua etmiştik. İşte Allah da bizi bağışladı." | Ramuz el e-hadis, 29. sayfa, 12. hadis |
7627 | Allah Teala Cennet ehlini Cennette iskan ettiğinde, geriye geniş bir mekan kalır. Allah Teala oraya herbiri, yaratıldığından sona ereceği güne kadar ki dünyadan daha büyük en'>olan, üç yüz altmış alemi iskan eder. | Ramuz el e-hadis, 30. sayfa, 5. hadis |
7643 | Sizden birine bir musibet isabet ettiği zaman: "İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râci'ûn." Ey Allahım, bu musibetimin sevabını sen muhafaza et, ondan bana ecir ver. Ve halimi o musibetten daha hayırlı en'>olan şey'e tebdil et." desin. | Ramuz el e-hadis, 31. sayfa, 8. hadis |