Arama Sonuçları al O

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/12726-al-O/4200

NoHadis MetniKaynak
14304

Ebû Hüreyre radıyOlOr:green'>allahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“(İşlerinizde) Orta yOlu tutunuz, dOsdOğru Olunuz. Biliniz ki, hiç biriniz ameli sâyesinde kurtuluşa eremez.” Dediler ki:

Sen de mi kurtulamazsın, ey OlOr:green'>allah’ın elçisi?

“(Evet) ben de kurtulamam. Şu kadar var ki OlOr:green'>allah rahmet ve keremi ile beni bağışlamış Olursa, O başka!

Müslim, Münâfikîn 76, 78. Ayrıca bk. Buhârî, Rikak 18, Merdâ 19; İbni Mâce, Zühd 20
14305

Ebû Hüreyre radıyOlOr:green'>allahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Yararlı işler görmekte acele ediniz. Zira yakın bir gelecekte karanlık geceler gibi birtakım fitneler OrtOlOr:green'>alığı kaplayacaktır. O zamanda insan, mü’min Olarak sabahlar, kâfir Olarak geceler; mü’min Olarak geceler, kâfir Olarak sabahlar. Dinini küçük bir dünyOlOr:green'>alığa satar.”

Müslim, Îmân 186. Ayrıca bk. Tirmizî, Fiten 30, Zühd 3; İbni Mâce, İkâme 78
14306

Ebû Sirve’a (veya Serve’a) Ukbe İbni Hâris radıyOlOr:green'>allahu anh şöyle dedi:

Bir keresinde Medine’de Resûlullah sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem’in arkasında ikindi namazı kılmıştım. Resûlullah selâm verip namazı bitirdi ve sür’atle yerinden kOlOr:green'>alktı, safları yararak hanımlarından birinin Odasına gitti. Cemaat, Peygamber sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem’in bu telaşından endişe ettiler. Peygamber sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem kısa sürede döndü, kendisinin bu acele davranışından dOlayı meraklanmış Olduklarını gördü ve şöyle buyurdu:

Odamızda birazcık OlOr:green'>altın -veya gümüş- Olduğunu hatırladım da beni hayırda acele etmekten OlOr:green'>alıkOymasını istemedim ve derhOlOr:green'>al dağıtılmasını emrettim.”

Buhârî, Ezân 158, el-Amel fi’s-sOlOr:green'>alât 18; Nesâî, Sehv 104 Buhârî’nin bir başka rivayetinde bu ifade şu şekildedir:

Odada, sadaka (Olarak dağıtılacak) bir miktar OlOr:green'>altın -veya gümüş bırakmıştım. Onun gece evde kOlOr:green'>almasını uygun görmedim.” Buhârî, Zekât 20

Buhârî, Ezân 158, el-Amel fi’s-salât 18; Nesâî, Sehv 104
14464

Ebû Hureyre (R) şöyle dedi: Ben Peygamber (S)'den işittim, şöyle buyuruyOrdu: "Sizden biriniz dişi kölesi zina ettiği, aka­binde de zinası (beyyine, gebelik veya ikrar ile) meydana çıktığında, efendisi Onu (hürrenin cezasının yarısı Olan) hadd cezası Olmak üze­re, değnekle kamçılasın. Ve Onu değneklemeden sOnra zinayı başına kakmasın. SOnra üçüncü defa zina eder ve zinası delille meydana çı­karsa, artık efendisi Onu kıldan bir ip karşılığında bile Olsa satsın"

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 176
14307

Câbir radıyOlOr:green'>allahu anh şöyle dedi:

Uhud Savaşı’nda bir adam Nebi sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem’e:

Eğer öldürülürsem, nerede Olurum? diye sOrdu.

Peygamber sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem de:

“Cennet’te” cevabını verdi.

Bunun üzerine adam, (yemekte Olduğu) elindeki hurmOlOr:green'>aları fırlatıp attı; harbe dOlOr:green'>aldı ve şehid düşünceye kadar savaştı.

Buhârî, Meğâzî 17; Müslim, İmâre 143. Ayrıca bk. Nesâî, Cihâd 31
14308

Ebû Hüreyre radıyOlOr:green'>allahu anh şöyle dedi:

Resûlullah sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem’e bir adam geldi ve şöyle dedi:

Ey OlOr:green'>allah’ın elçisi! Hangi sadakanın sevabı daha büyüktür?

Peygamber sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem de şöyle buyurdu:

“Güçlü-kuvvetliyken, sıhhatin yerindeyken, cimriliğin üzerinde, fakir düşmekten endişe etmekteyken, daha büyük zengin Olmayı düşlerken verdiğin sadakanın sevabı daha büyüktür. (Bu işi) can bOğaza gelip de “fOlOr:green'>alana şu kadar”, “filana bu kadar” demeye bırakma. Zaten O mOlOr:green'>al vârislerden şunun veya bunun Olmuştur.”

Buhârî, Zekât 11, Vasâyâ 17; Müslim, Zekât 92
14309

Enes radıyOlOr:green'>allahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem Uhud Savaşı’nda eline bir kılıç OlOr:green'>alıp:

“Bunu benden kim OlOr:green'>almak ister?” diye sOrdu.

Mücahidlerin her biri ellerini uzatıp:

“Ben, ben” diye cevap verdiler.

Nebi sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem bu defa:

“Hakkını vermek şartıyla Onu kim OlOr:green'>alır?” buyurdu.

Bunun üzerine hemen herkes durOlOr:green'>aladı; fakat Ebû Dücâne radıyOlOr:green'>allahu anh:

Hakkını vermek şartıyla ben OlOr:green'>alıyOrum! dedi, OlOr:green'>aldı ve Onunla müşriklerin kellelerini ikiye ayırdı.
Müslim, Fezâilü’s-sahâbe 128
14310

Zübeyr İbni Adî şöyle dedi:

Enes İbni Mâlik radıyOlOr:green'>allahu anh’e gittik ve Haccâc’ın zulmünden şikâyet ettik. Enes şöyle dedi:

- “Rabbinize kavuşana kadar sabredin; zira her gelen gün, geçmiş günden daha kötü Olacaktır. Ben bunu Peygamberimiz’den duydum.”

Buhârî, Fiten 6
14311

Ebû Hüreyre radıyOlOr:green'>allahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Yedi (engelleyici) şey(gelme)den önce iyi işler yapmakta acele ediniz. YOksa gerçekten siz, unutturan fakirlik, azdıran zenginlik, (her şeyi) bOzup perişan eden hastOlOr:green'>alık, saçma-sapan kOnuşturan ihtiyarlık, ansızın geliveren ölüm, gelmesi beklenen şeylerin en şerlisi Deccâl, belâsı en müthiş ve en acı Olan kıyametten başka bir şey mi beklediğinizi sanıyOrsunuz?”

Tirmizî, Zühd 3
14463

Zeyd ibn Hâlid ve Ebû Hureyre (R) ikisi haber verdi­ler ki, kendileri Rasûlullah'tan işitmişlerdir: Rasûlullah'a, muhsan kılınmış hâldeyken zina yapmayı âdet eden bir cariyenin hükmünden sOrulmuştu. Rasûlullah (S): "O cariyeye değnek cezası uygulayın. SOn­ra yine zina ederse yine değnekleme cezası uygulayın. SOnra üçüncü yâhud dördüncü keresinde Onu satınız" buyurdu

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 175