Arama Sonuçları al O

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/12726-al-O/4170

NoHadis MetniKaynak
14279

Ebû Zer Cündeb İbni Cünâde ve Ebû Abdurrahman Muâz İbni Cebel radıyOlOr:green'>allahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Nerede ve nasıl Olursan Ol, OlOr:green'>allah’dan kOrk.

Kötülük işlersen, hemen arkasından iyilik yap ki, O kötülüğü silip süpürsün.

İnsanlarla güzel geçin!”

Tirmizî, Birr 55
14469

Adiyy ibn Hatim (R) şöyle demiştir: Ben Peygamber(S)'e mi'râd avını sOrdum. Peygamber:

—  "Okun sivri tarafı isabet eden avı ye! Okun enli tarafı isabet eden avı yeme! Çünkü Okun enli tarafıyle vurulan av vekîze'dir (sO­pa ile vurulmuştur; haramdır)" buyurdu.

Ben Peygamber'e köpekle yapılan avın hükmünü de sOrdum. Pey­gamber şöyle buyurdu:

—  "Köpeğin senin için tuttuğu (ve muhafaza ettiği) avı ye! Çünkü köpeğin avı yakOlOr:green'>alayıp tutması şer'î kesimdir. Eğer köpeğin avı yaka­layıp öldürmüş ise ve kendi köpeğinin veya köpeklerinin yanında başka bir köpek de bulursan ve bu sebeble yabancı köpeğin kendi köpeğin ile birlikte avı yakOlOr:green'>alayıp öldürmüş Olmasından endişelenirsen, bu hâlde O avı yeme! Çünkü senin ava sOlOr:green'>alıverirken çektiğin Besmele kendi kö­peğine âiddir, başka köpek için değildir"

Buhari - KITABU'Z-ZEBAIH VE'Ş-SAYD - 1
14280

Abdullah İbni Abbas radıyOlOr:green'>allahu anhümâ’dan nakledildiğine göre şöyle demiştir:

Bir gün Hz. Peygamber’in terkisinde bulunuyOrdum. Bana:

“Yavrucuğum, sana bazı kaideler öğreteyim” dedi ve şöyle buyurdu: “OlOr:green'>allah’ın buyruklarını gözet ki, OlOr:green'>allah da seni gözetip kOrusun. OlOr:green'>allah’ın (rızâsını) her işte önde tut, OlOr:green'>allah’ı önünde bulursun. Bir şey isteyeceksen OlOr:green'>allah’tan iste. Yardım dileyeceksen, OlOr:green'>allah’tan dile! Ve bil ki, bütün bir ümmet tOplanıp sana fayda temin etmeye çOlOr:green'>alışsOlOr:green'>alar, ancak OlOr:green'>allah’ın senin için takdir ettiği faydayı temin edebilirler. Yine eğer bütün ümmet, sana zarar vermeye kOlOr:green'>alksOlOr:green'>alar, ancak OlOr:green'>allah’ın senin hakkında takdir ettiği zararı verebilirler. Çünkü artık kaderi yazan kOlOr:green'>alem yazmaz Olmuş, yazıları değişmeyecek şekilde kesinleşmiştir. (Bundan sOnra takdirde herhangi bir değişiklik söz kOnusu değildir.) Tirmizî, Kıyâmet 59

Tirmizî dışında bir rivayette de (Ahmed İbni Hanbel, Müsned, I, 307) şöyle buyurulmaktadır: “OlOr:green'>allah’ın emir ve yasaklarını gözet, O’nu önünde bulursun. BOlluk içindeyken (emirlerine bağlı kOlOr:green'>almakla) sen OlOr:green'>allah’ı tanı ki O da darlığa düşünce (kurtarmak suretiyle) seni tanısın. Bil ki senin hakkında yazılmamış Olan şey başına gelmez. Sana takdir edilen de seni atlayıp (başkOlOr:green'>alarına) gitmez. Bil ki zafer sabırla, sevinç üzüntüyle, kOlaylık da zOrlukla birliktedir.”

Tirmizî, Kıyâmet 59
14281

Enes İbni Mâlik radıyOlOr:green'>allahu anh şöyle dedi:

“Siz kıl kadar bile önemsemediğiniz birtakım işler yapıyOrsunuz ki, biz Onları, Resûlullah sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem zamanında helâk edici büyük hatOlOr:green'>alardan sayardık.”

Buhârî, Rikak 32
14282

Ebû Hüreyre radıyOlOr:green'>allahu anh’den rivayet edildiğine göre Nebî sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

OlOr:green'>allah Teâlâ kıskanır. OlOr:green'>allah’ın kıskanması, haram kıldığı şeyi kulun işlemesindendir.

Buhârî, Nikâh 107; Müslim, Tevbe 36. Ayrıca bk. Tirmizî, Radâ 4
14283

Ebû Hüreyre radıyOlOr:green'>allahu anh’den rivayet edildiğine göre kendisi, Nebî sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem’in şöyle buyurduğunu işitmiştir:

“İsrâil Oğulları arasında biri OlOr:green'>ala tenli (abraş), biri kel, biri de kör üç kişi vardı. OlOr:green'>allah Teâlâ Onları sınamak istedi ve kendilerine bir melek gönderdi.

Melek OlOr:green'>ala tenliye geldi:

En çOk istediğin şey nedir? dedi. OlOr:green'>ala tenli: Güzel (bir) renk, güzel (bir) ten ve insanların iğrendiği şu hOlOr:green'>alin benden giderilmesi, dedi. Melek Onu sıvazladı ve OlOr:green'>ala tenlilik gitti, rengi güzelleşti. Melek bu defa: En çOk sahip Olmak istediğin mOlOr:green'>al nedir? dedi. Adam: Deve (yahut da sığır)dır, dedi. Ona On aylık gebe bir deve verildi. Melek: OlOr:green'>allah sana bu deveyi bereketli kılsın! diye dua etti.

SOnra kele gelerek:

En çOk istediğin şey nedir? dedi. Kel: Güzel (bir) saç ve insanları benden uzaklaştıran şu kelliğin giderilmesi dedi. Melek Onu sıvazladı, kelliği kaybOldu. Kendisine gür ve güzel (bir) saç verildi. Melek sOrdu: En çOk sahip Olmak istediğin mOlOr:green'>al nedir? Adam: Sığır… dedi. Ona da gebe bir inek verildi. Melek: OlOr:green'>allah sana bunu bereketli kılsın! diye dua ettikten sOnra körün yanına geldi ve : En çOk istediğin şey nedir? dedi. Kör: OlOr:green'>allah’ın gözlerimi iâde etmesini ve insanları görmeyi çOk istiyOrum, dedi. Melek (Onun gözlerini) sıvazladı. OlOr:green'>allah Onun gözlerini iâde etti. Bu defa Melek: En çOk sahip Olmak istediğin şey nedir? dedi. O da: KOyun… dedi. Bunun üzerine Ona döl veren bir gebe kOyun verildi.

Deve ve sığır yavruladı, kOyun kuzuladı. Neticede birinin vâdi dOlusu develeri, diğerinin vâdi dOlusu sığırı, ötekinin de bir vâdi dOlusu kOyun sürüsü Oldu.

Daha sOnra melek OlOr:green'>ala tenliye, eski kılığında geldi ve:

Fakirim, yOluma devam edecek imkânım yOk. Gitmek istediğim yere önce OlOr:green'>allah sOnra senin yardımın sâyesinde ulaşabilirim. Rengini ve cildini güzelleştiren OlOr:green'>allah aşkına senden yOlculuğumu tamamlayabileceğim bir deve istiyOrum, dedi.

Adam:

MOlOr:green'>al verilecek yer çOOOk, dedi. Melek: Ben seni tanıyOr gibiyim. Sen insanların kendisinden iğrendikleri, fakirken OlOr:green'>allah’ın zengin ettiği abraş değil misin? dedi. Adam: Bana bu mOlOr:green'>al atOlOr:green'>alarımdan miras kOlOr:green'>aldı, dedi. Melek: Eğer yOlOr:green'>alan söylüyOrsan, OlOr:green'>allah seni eski hOlOr:green'>aline çevirsin, dedi.

SOnra melek, eski kılığına girip kelin yanına geldi. Ona da abraşa söylediklerini söyledi. Kel de abraş gibi cevap verdi. Melek Ona da:

YOlOr:green'>alan söylüyOrsan, OlOr:green'>allah seni eski hOlOr:green'>aline çevirsin! dedi.

Körün kılığına girip bu defa da Onun yanına gitti ve:

Fakir ve yOlcuyum. YOluma devam edecek imkânım kOlOr:green'>almadı. Bugün önce OlOr:green'>allah’ın sOnra senin sâyende yOluma devam edebileceğim. Sana gözlerini geri veren OlOr:green'>allah aşkına senden bir kOyun istiyOrum ki, Onunla yOluma devam edebileyim, dedi. Bunun üzerine (eski) kör: Ben gerçekten kördüm. OlOr:green'>allah gözlerimi iâde etti. İstediğini OlOr:green'>al, istediğini bırak. OlOr:green'>allah’a yemin ederim ki, bugün OlOr:green'>alacağın hiçbir şeyde sana zOrluk çıkarmayacağım, dedi. Melek:

MOlOr:green'>alın senin Olsun. Bu sizin için bir imtihandı. OlOr:green'>allah senden razı Oldu, arkadaşlarına gazap etti, cevabını verdi (ve Oradan ayrıldı).

Buhârî, Enbiyâ 51; Müslim, Zühd 10
14468

Ebû Cuhayfe'nin Oğlu Avn haber verip şöyle demiş­tir: Ben babam Ebû Cuhayfe'nin kan OlOr:green'>alma tedavisi yapan bir köle satın OlOr:green'>aldığını gördüm. (Ebû Cuhayfe emretti de bunun âletleri kırıl­dı.) Ben babama bu kan OlOr:green'>alma âletlerinin kırılma sebebini sOrdum. Babam: Rasûlullah (S) kan OlOr:green'>alma bedelinden, köpek bedelinden, ka­dın kölenin (haram Olan) kazancından nehyetti. Ve yine Rasûlullah döğme yaptırana, ribâ yiyiciye, ribâ kazancı yedincisine la'net etti; suret yapan musavvir kişiye de la'net etti, dedi

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 180
14284

Ebû Ya’lâ Şeddâd İbni Evs radıyOlOr:green'>allahu anh’den rivayet edildiğine göre Nebî sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Akıllı kişi, nefsine hâkim Olan ve ölüm sOnrası için çOlOr:green'>alışandır. Âciz kişi de, nefsini duygularına tâbi kılan ve OlOr:green'>allah’tan dileklerde bulunup duran (bunu yeterli gören) dır”

Tirmizî, Kıyâmet 25. Ayrıca bk. İbni Mace, Zühd 31
14467

Ebû Mes'ûd, Ukbe ibnu Amr(R)'den (şöyle demiş­tir): Rasûlullah (S) köpek bahâsından, zina kazancından, kâhinlik üc­retinden nehyetti 

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 179
14285

Ebû Hüreyre radıyOlOr:green'>allahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sOlOr:green'>allOlOr:green'>allahu OlOr:green'>aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Kendisini (dOğrudan) ilgilendirmeyen şeyi terketmesi, kişinin iyi müslüman Oluşundandır.”

Tirmizî, Zühd 11. Ayrıca bk. İbni Mâce, Fiten 12