Açılır Menü
HadisAraBul.com
Son Eklenen 100 Hadis
Ravilerine Göre Hadisler
Hadislerde Arama Yap
Arama Sonuçları
p bir
Hızlı Erişim Linki:
https://www.hadisarabul.com/hadisbul/31477-p-bir/1430
No
Hadis Metni
Kaynak
14385
<
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">el-Berâ ibn Âzib (R) şöyle demiştir: Rasûlullah (S) Medine'ye hicret edi
p
geldiğinde onaltı yâhud onyedi ay Kudüs'teki Bey-tu'l-Makdis tarafına doğru namaz kıldırdı. Fakat her zaman kıblesinin Ka'be'ye karşı döndürülmesini arzu eder dururdu (ve bu arzusunu gökyüzüne bakarak Yüce Allah'a karşı izhâr eylerdi). Bunun üzerine Yüce Allah: "Biz, yüzünü çok kere göğe doğru eviri
p
çevirdiğini muhakkak görüyoruz. Şimdi seni her hâlde hoşnûd olacağın
bir
kıbleye döndürüyoruz. (Namazda) yüzünü artık Mescidi Haram tarafına çevir. Siz de nerede bulunursanız yüzlerinizi o yana döndürünüz..." (ei-Bakara: 144) âyetini indirdi. Bu suretle kıble, Ka'be tarafına yöneltildi.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">O gün sâhâbîlerden
bir
zât ikindi namazım
p
eygamber'le beraber Ka'be'ye doğru kılmıştı. Bu zât sonra (ertesi gün sabah vakti) Medîne'den çıktı ve Küba'da sabah namazı kılmakta olan
bir
Ensâr cemâatine uğradı. Bunların Kudüs'e doğru namaz kıldıklarım görünce, namâzdakilere:
p
eygamber'le beraber namaz kıldığını ve
p
eygamber'in Kabe'ye yöneltildiğini ve kendilerinin ikindi namazında rukû'da iken Ka'be'ye doğru döndüklerini şehâdet suretiyle haber verdi. Kubâ halkı da Şam'a doğru namaz kılarlarken Ka'be tarafına yönediler
p
>
el-Berâ ibn Âzib
14386
<
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Enes ibn Mâlik (R) şöyle demiştir: Ben üvey babam Ebû Talha el-Ensârî'ye, Ebû Ubeyde ibnu'l-Cerrâh'a, Ubeyy ibn Ka'b'a hurmadan ya
p
ılan fadîh içkisi veriyordum. Bu sırada
bir
isi geldi de:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— İçki haram kılınmıştır, dedi. Bunun üzerine Ebû Talha bana:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— Yâ Enes, şu şarâb kü
p
lerine, doğru kalk da onları kır! diye emretti.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Enes: Bu emir üzerine ben taştan oyulu
p
içine içki konulan "Mihrâs" kabımıza doğru kalktım da onun aşağısından vurdum, o da kırıldı, demiştir
p
>
Enes ibn Mâlik
14405
<
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Bize Şuayb, ez-Zuhrî'den tahdîs etti. O şöyle demiştir:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Bana Saîd ibnu'l-Müseyyeb ve Ebû Seleme ibnu Abdirrahmân tahdîs ettiler ki, Ebû Hureyre (R) şöyle demiştir: Sizler; Ebû Hureyre, Rasûlullah'tan hadîs rivayetini çok ya
p
ıyor diyorsunuz ve yine sizler: Muhâcirler'in ve Ensâr'ın hâlleri nedir ki bunlar Rasûlullah'tan Ebû Hureyre'nin hadîs rivayet edişi gibi hadîs rivayet etmiyorlar, diyorsunuz. Şu muhakkak ki Muhacir kardeşlerimiz çarşılarda alışveriş etmek meşgul ediyordu. Ben ise karın tokluğuna karşılık Rasûuıllah'tan hiç ayrılmaz, dâima O'nunla beraber olurdum. Bunun için onların bulunmadıkları zaman ben hâzır bulunur, onlar unuttuklarında ben hafızamda tutar ezberlerdim. Ensâr'dan olan kardeşlerimi de mallarındaki çalışmaları meşgul ediyordu. Ben ise Suffa fakirlerinden olan fakır
bir
kişi idim. Diğer sahâbîler hadîsleri unuturlarken, ben ezberimde tutar bellerdim. Muhakkak Rasûlullah (S) söylemekte bulunduğu
bir
hadîs hakkında: "Ben şu makaalemi bitirinceye kadar elbisesini yayacak; sonra da elbisesini kendine doğru to
p
layacak her kişi elbette benim söyleyeceğim sözleri kesin olarak ezberleyecektir*' buyurmuştu. Bunun için ben hemen üzerimdeki renkli bezi Rasûlullah o makaalesini bitirinceye kadar yaydım, akabinde o bezi göğsüme doğru to
p
ladım. Artık sonra Rasûlullah'ın bu konuşmalarından hiç
bir
şeyi unutmadım
p
>
Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 1
14387
<
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Bize Şu'be, Ebû İshâk'tan; o da Sıla ibn Zufer el-Absî'den; o da Huzeyfe ibnu'l-Yemân(R)'dan tahdîs etti ki,
p
eygamber (S) Necrân hey'eti, kendisinden emîn
bir
kimse gönderilmesini istediklerinde, onlara:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— "Size elbette hakkıyle emîn olan
bir
kimse göndereceğim" buyurmuş.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Bunun üzerine
p
eygamber'in sahâbîleri bu emînliğe rağbet ederek her
bir
i kendisinin gönderilmesini dikkatle bekledikleri sırada
p
eygamber, Ebû Ubeyde'yi göndermiştir.
p
>
Huzeyfe ibnu'l-Yemân
14388
<
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Bize Hammâd ibn Zeyd, Yahya ibn Saîd'den; o da Ubeyd ibn Huneyn'den; o da İbn Abbâs'tan tahdîs etti ki, Umer ibnu'l-Hattâb (R) şöyle demiştir: Ensâr'dan (Evs ibn Havlî isminde)
bir
adam vardı. O, Rasûlullah'tan ayrı ve uzakta bulunduğu zaman ben Rasûlullah'ın meclisinde hazır bulunur ve o gün Rasûlullah'tan olacak söz, fiil ve hâlleri ona getirirdim. Ben Rasûlullah'm meclisinden uzakta kaldığım zaman ise, o zât, Rasûlullah'ın meclisinde hazır bulunur ve o gün Rasûlullah'tan meydana gelen söz, fiil ve hâlleri bana getirirdi
p
>
Umer ibnu'l-Hattâb
14389
<
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Bize Şu'be, Zubeyd'den; o da Sa'd ibn Ubeyde'den; o da Ebû Abdirrahmân'dan; o da Alî(R)'den şöyle tahdîs etti.
p
eygamber (S)
bir
asker
bir
liği hazırlayı
p
başlarına
bir
adamı kumandan ta'yîn etti. Yolda odun to
p
latı
p
ateş yaktırdı da askerlere:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— Bu ateşin içine girin! dedi.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Onlardan
bir
kısmı ateşe girmek istediklerinde, diğerleri:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— Biz ateşten kaçı
p
Rasûlullah'a sığınmış kimseleriz! dediler. Seferden dönüşte bu hâdiseyi
p
eygamber'e zikrettiklerinde,
p
eygamber ateşe girmek isteyenler için:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— "Eğer ateşe girmiş olsalardı, kıyamet gününe kadar ateşten
bir
daha ayrılmazlardı" buyurdu.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Diğerlerine hitaben de:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— "Ma'siyet hakkında kula itaat yoktur. îtâat ancak ma'ruftadır (ma'kûl ve meşru' olan emirler hakkındadır)" buyurdu
p
>
Hz. Alî
14390
<
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Ebû Hureyre (R) şöyle demiştir: Bizler Rasûlullah'ın huzurunda bulunduğumuz sırada
bir
den bedevilerden
bir
adam ayağa kalktı ve:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— Yâ Rasûlallah! Benim için Allah'ın Kitabı ile hükmet! dedi. Akabinde onun muhâsımı olan kimse de ayağa kalktı ve:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— Yâ Rasûlallah, hasmım doğru söyledi. Sen onun için Allah'ın Kitabı ile hükmet ve söz söylemek üzere bana izin ver! dedi.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">
p
eygamber (S) de ona:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— "Sözünü söyle!" buyurdu. O da şöyle dedi:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— Benim oğlum, bu a'râbî'nin yanında asîf, yânî ücretle çalışan
bir
kimse idi. Oğlum bunun karısıyle zina etmiş. İnsanlar bana oğlum üzerine taşlanmak cezası olduğunu haber verdiler. Ben bu adama oğlum adına yüz koyun ve
bir
de cariyeyi fidye vererek, oğlumu bu cezadan kurtardım. Bundan sonra ben bu mes'eleyi ilim ehlinden sordum. Onlar da bana, onun karısı üzerine taşlama cezası düştüğünü, benim oğluma da ancak yüz deynek vurulma ile
bir
yıl gurbete sürgün edilmek cezası olduğunu haber verdiler! dedi.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Rasûlullah da:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— "Nefsim elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki, ben sizin aranızda elbette Allah 'in Kitabı ile hükmedeceğim: Câriye ile koyunları kendi sahibine geri veriniz. Senin oğluna gelince; onun üzerinde yüz deynek cezası ve
bir
yıl gurbete sürgün edilme cezası vardır" buyurdu.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Bundan sonra Eşlem kabilesinden
bir
adam olan Uneys'e de.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— "Sana gelince yâ Uneys! Sen de bu adamın karısına git! Tahkikini ya
p
, eğer kadın suçunu itirâf ederse, onu recm et!" buyurdu.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Râvî: Uneys o kadına gitti, kadın da suçunu i'tirâf etmesi üzerine, Uneys ona taşlama cezası uyguladı, demiştir.
p
>
14403
<
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Bize Ebu'n-Nu'mân tahdîs etti. Bize Hammâd ibn Zeyd, Eyyûb'dan; o da Muhammed ibn Sîrîn'den tahdîs etti ki, Selmân ibn Âmir (R): "Erkek çocuğun doğumu ile beraber akîka vardır" demiştir.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Ve Haccâc ibn Minhâl şöyle dedi: Bize Hammâd ibn Seleme tahdîs etti. Bize Eyyûb, Katâde, Hişâm ibn Hassan el-Ezdî ve Habîb ibnu'ş-Şehîd; bunların dördü de Muhammed ibn Sîrîn'den; o da Selmân ibn Âmir(R)'den; o da
p
eygamber(S)'den olmak üzere haber verdi.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">(Sufyân ibn Uyeyne ve)
bir
çokları da Âsim ibn Selmân'dan ve Hişâm ibn Hassân'dan; onlar da Hafsa bintu Sîrîn'den; o da er-Rebâb (ibn Âmir ed-Dabbî)'dan; o da Selmân ibn Âmir ed-Dabbî'den; o da
p
eygamber'den olmak üzere söyledi.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Bu hadîsi Yezîd ibnu İbrâhîm, îbn Sîrîn'den; o da Selmân ibn Âmir'den onun sözü olarak, yânî mevkuf olarak rivayet etti.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Ve Esbâğ ibnu'l-Ferec de şöyle dedi: Bana Abdullah ibnu Vehb, Cerîr ibn Hâzım'dan; o da Eyyûb es-Sahtıyânî'den; o da Muhammed ibn Sîrîn'den haber verdi. O da dedi ki: Bize Selmân ibnu Âmir ed-Dabbî tahdîs edi
p
şöyle dedi: Ben Rasûlullah(S)'tan işittim, şöyle buyuruyordu: "Erkek çocuğun doğumuyla beraber akîka vardır. Onun adına akîka kurbânı kanı dökünüz ve çocuktan ezayı gideriniz!"
p
>
Buhari - KİTABU'L-AKIKA - 5
14391
<
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Bize Alî ibnu Abdillah el-Medînî tahdîs etti. Bize Sufyân ibnu Uyeyne tahdîs etti. Bize Muhammed ibnu'l-Munkedir tahdîs edi
p
şöyle dedi: Ben Câ
bir
ibn AbdilIah(R)'tan işittim, şöyle dedi:
p
eygamber (S) Hendek günü insanlardan (düşmanın haberini bana kim getirir diye) çağırı
p
istedi.
p
eygamber'in bu da'vet ve isteğine ez-Zubeyr icabet etti. Sonra
p
eygamber insanlardan bunu tekrar istedi. Bu isteğe de ez-Zubeyr ibnu'I-Avvâm icabet etti. Sonra yine insanlardan bunu ya
p
acak kimse istedi. Bu sefer de yine ez-Zubeyr icabet etti. Bunun üzerine
p
eygamber:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— "Her
p
eygamberin
bir
havarisi vardır, benim havarim, natıs yardımcım ise ez-Zubeyr'dir" buyurdu
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Sufyân ibn Uyeyne: Ben bu hadîsi İbnu'l-Munkedir'den belledim, dedi.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Eyyûb es-Sahtıyânî de İbnu'l-Munkedir'e künyesiyle hitâb ederek:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— Yâ Ebâ Bekr! Sen insanlara Câ
bir
'den hadîs söyle. Çünkü to
p
luluk senin Câ
bir
'den hadîs söylemenden hoşlanıyorlar, dedi.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Bunun üzerine Îbnu'l-Munkedir de mecliste bulunanlara:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— Ben Câ
bir
'den işittim, ben Câ
bir
'den işittim, diyerek dört hadîsnarasını arka arkaya uladı.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Alî ibnu'l-Medînî dedi ki: Ben Sufyân ibn Uyeyne'ye:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— Sufyân es-Sevrî "Hendek günü" yerine "Kurayza günü" şeklinde söylüyor, dedim.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">İbnu Uyeyne:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— Ben Îbnu'l-Munkedir'den bunu senin "Hendek günü" oturuşun gibi kesin olarak bu lafızla belledim, dedi.
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Sufyân ibn Uyeyne:
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— O,
bir
gündür, yânî "Hendek günü" ile "Kurayza günü"
bir
günden ibarettir, dedi ve bunu söylerken Sufyân ibnu Uyeyne gülümsedi
p
>
Câbir ibn AbdilIah
14392
<
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">Bize Şu'be, Hâlid ibn Mıhrân el-Hazzâ'dan; o da Ebû Kılâbe'den; o da Enes(R)'ten tahdîs etti ki,
p
eygamber (S):
p
> <
p
style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">— "Her
p
eygamberin, ümmetinin güvendiği emîn
bir
kimsesi vardır. Ve şu bizim ümmetimizin emînide Ebü Ubeyde'dir" buyurmuştur
p
>
Hz. Enes
İlk Sayfa
<
142
143
144
145
>